Husi Saldırılarının Ardındaki Gerçek Nedir?
Hamas'ın İsrail'e saldırmasıyla Ortadoğu'da başlayan krizin sınırları büyümeye devam ediyor. Şimdi de oyuna ağırlıklı olarak Yemen'de faaliyet gösteren Husiler girdi.
Ortadoğu'da yangın daha geniş alanlara yayılmaya devam ediyor. Son olarak Yemen'de faaliyet gösteren Husi isyancıları, Kızıldeniz'deki ticaret gemilerine saldırılarını artırdı. 12punto Yazarı Reyhan Küçük, ARD Kahire muhabiri Anne Allmeling'nin, Alman haber ajansı Tagesschau için yazdığı konuyla ilgili haberini 12punto okurları için çevirdi. İşte o haber:
Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırılarının ardından, Yemen'deki Husi isyancılarının Kızıl Deniz'deki ticaret gemilerine yönelik saldırıları da arttı. İran'ın desteklediği bu isyancıların arkasındaki gerçekler neler?
Şii milislerin Irak'taki ABD güçlerine, Lübnan'daki Hizbullah savaşçılarının İsrail'deki hedeflere saldırıları ve Yemenli Husi isyancılarının Kızıl Deniz'deki ticaret gemilerine yönelik eylemleri, 7 Ekim'de Hamas'ın İsrail'e yaptığı saldırı, bölgedeki çatışmayı daha genişletiyor gibi.
Asıl soru, Bu saldırılar, Orta Doğu'da büyük bir çatışma riskini artırıyor mu?
İRAN'IN HUTHİ DESTEĞİ
Bir zamanlar yalnızca kendi çıkarlarını takip eden bir silahlı grup olarak görülen Husi, özellikle 2014 yılında Yemen'in kuzeyindeki dağlık bölgelerden başkent Sana'yı ele geçirip, ülkenin büyük bir bölümünü kontrol altına aldıktan sonra, İran'dan giderek artan boyutlarda destek almaya başladı.
İran'ın mali ve askeri desteğiyle Husi, sadece Yemen'de hakimiyet mücadelesi yapmakla kalmıyor, aynı zamanda Suudi Arabistan liderliğindeki askeri koalisyonu da püskürtüyor. Bu koalisyon, sürgündeki Yemen hükümetini yeniden iktidara getirmeyi amaçlamıştı.
Suudi Arabistan'ın Veliaht Prensi Mohammed bin Salman'ın, 2015'te başlattığı hava saldırılarıyla kısa sürede Huthi'yi yenmeyi planlamıştı. Ancak Veliaht Prens hesaplarina Husi’yi katmamış olacak ki, Husi, gerilla taktikleriyle ve Yemen'in engebeli arazisindeki ustalıklarıyla Mohammed bin Salman’ın bu hesaplarını bozdu.
YEMEN'DEKİ VEKİL SAVAŞI
Yemen'de yıllardır süren savaş, son aylarda kırılgan bir ateşkesle sonuçlandı. Bu, Suudi Arabistan ve İran'ın, Çin'in ara buluculuğuyla birbirlerine yaklaşmaları sonucu mümkün oldu. Her iki taraf da artık diğerini yenemeyeceklerini anlamış gibi görünüyor.
Bu çatışma sıklıkla vekil savaşı olarak adlandırılıyor. Çünkü Yemen hükümeti Suudi Arabistan tarafından, isyancı Husi ise İran tarafından destekleniyor. Bu iki bölgesel güç, Orta Doğu'da hakimiyet mücadelesi içindeler.
Suudi Arabistan modern silahlarla ve diğer ülkelerin desteğiyle savaşırken, İran diğer ülkelerdeki silahlı grupları kendi çıkarları için savaştırıyor ve bu grupları silahlandırıyor. Bu, Irak, Suriye, Lübnan ve artık Yemen'deki Husi için de geçerli.
HUSİ'NİN İSRAİL ÜZERİNDEKİ BASKISI
Bu durum, Husi'yi sadece kendi amaçları için değil, aynı zamanda İran'ın çıkarları doğrultusunda da hareket etmeye itiyor. "Husi'nin Kızıl Deniz'deki ticaret gemilerine yönelik saldırıları, özellikle bir amaca hizmet ediyor," diyor Kahire'deki Ahram Stratejik Çalışmalar Merkezi'nde araştırmacı olan Mısırlı siyaset bilimci Mohammed Ezz Al-Arab.
"Husi, bu saldırılarla İsrail'e baskı yapmayı ve Gazze Savaşı'nı sonlandırmayı hedefliyor. Çünkü Husi, İran'ın desteklediği ve İsrail'e karşı mücadele eden 'Direniş Ekseni'ne ait." Hamas da bu eksene ait ve İran tarafından silahlandırılıyor.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki kara harekatını genişletmesiyle, İran'ın müttefikleri de saldırılarını artırdı. Ancak İran, çoğunlukla geri planda kaldı. 1979 Devrimi'nden bu yana İslam Cumhuriyeti nadiren aktif olarak savaşa dahil oldu ve bu durumun değişeceğine dair az işaret var.
İran'ın, açık düşmanı İsrail'le savaş başlatması durumunda, ABD'ye karşı da savaşması gerekecek. Böyle bir savaşın kazanılamayacağının İran'daki güçlü kişiler tarafından da anlaşıldığı düşünülüyor. Bu, Hizbullah'ın - İsrail-Lübnan sınırındaki ölümcül çatışmalar dışında şu ana kadar İsrail'e karşı savaşa girmemesinin olası bir nedeni olabilir.
GENEL ENDİŞE
Husi'nin Kızıl Deniz'deki gemilere yönelik saldırıları, Orta Doğu ve ötesindeki pek çok insanı endişelendiriyor. Siyaset bilimci Mohammed Ezz Al-Arab, bu tehditlerin Gazze Savaşı'nın bölgesel bir çatışmaya dönüşeceğinin bir işareti olduğuna inanmıyor. "Bu, ABD'ye, İsrail'e ve bazı Arap ülkelerine belirli mesajlar gönderme amacı taşıyor," diyor.
Ayrıca, Siyaset bilimci Mohammed Ezz Al-Arab, Husi'nin Yemen Savaşı'nda kalıcı bir çözüm üzerine yapılacak müzakerelerde daha önemli bir rol oynamak istediğini belirtiyor. Gazze Savaşı'nın tüm bölgeye yayılmasından önce, sadece İran destekli milisler değil, özellikle Tahran'daki kilit oyuncular da hamle yapmalarının gerekliliğini vurguluyor.
Anne Allmeling'in 05 Aralık 2023 tarihli Raporu
Haber Kaynağı : 12punto
Çok Okunanlar
BEDAŞ 21 Kasım'da İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı
A101 21 Kasım 2024 Perşembe aktüel ürünler kataloğu yayımlandı!
Hasan Arat'tan Fenerbahçe'ye Rafa Silva'lı 'Talisca' yanıtı
21 Kasım 2024 burç yorumları
Fatih Altaylı'dan Acun Ilıcalı ve yasa dışı bahis yorumu
21 Kasım Perşembe maç programı: Bugün maç var mı, hangi maçlar var, saat kaçta?
Ebru Baki Sözcü'den ayrıldı mı?
UEFA Uluslar Ligi'nde Türkiye'nin rakibi kim olacak? Play-off maçı ne zaman?
Atatürk için 21 Kasım 1938'de yapılan resmi cenaze töreninin fotoğrafları
20 Kasım reyting sonuçları 2024: Annem Ankara, Kuruluş Osman, Leyla