CHP'den AKP'nin kalesi Düzce'de tarihi miting: Yavaş konuştu, İmamoğlu'nun mektubu okundu! Özgür Özel'den operasyonlara ilk tepki
CHP'nin "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingleri bugün Düzce'de düzenlendi. CHP Düzce İl Başkanı Özcan Dağıstanlı, Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun mektubu okuduktan sonra, kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Özel yapılan operasyonlarla ilgili konuştu.

Türkiye bu sabaha yine operasyonla uyandı. 19 Mart'ta İBB'ye yönelik yolsuzluk iddiasıyla yürütülen soruşturmanın 5. dalga operasyonu bu sabah düzenlendi.
4 ayrı soruşturma kapsamında 47 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Belediye başkanları ve yöneticileri dahil 32 kişi gözaltına alındı.
CHP ve İBB'ye yönelik operasyonların ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, önceden planlanan Düzce ve Antalya mitingleri için 'devam' kararı aldı.
Millet İradesine Sahip Çıkıyor sloganıyla düzenlenen mitinglerin bugünkü durağı Düzce oldu. Miting, Düzce'nin Anıtpark Meydanı'nda saat 14.00'te başladı.
ÖNCE MANSUR YAVAŞ KONUŞTU
İlk olarak kürsüye Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş çıktı. Şafak operasyonlarına tepki gösteren Yavaş konuşmasında "Bu yapılanların siyasi olduğu konusunda hiç kimsenin en ufak bir şüphesi yoktur" dedi.
"Bizler 2019 yılından beri, ben Ankara'da 11 büyükşehir Belediye Başkanımızla kendi illerinde hizmet ettiler. Farklı bir belediyecilik anlayışıyla çalıştık. Halktan yana, kamudan yana ki biz harcadığımız paranın, sizlerden çıktığını, milletten çıktığını bilerek asla israf etmeden 5 yıl boyunca çalıştık. Bu ülkenin dürüst yönetilebileceğini ispat için 5 yıldır çalışıyoruz.
Şimdi belediye kanunu değiştirmek istiyorlar. Belediyelerin bir gün daha iyi yönetecek birilerinin eline geçeceğini düşünmediler. Şimdi diyorlar ki; 'Bunların yetkileri çok. Yetkilerini alalım.' Nerede başı yere düşen, ihtiyacı olan varsa belediyelerimiz onun yanındadır. Bütün Türkiye'de böyledir. Bu nedenle siyasi operasyonlara başlandı. Türk halkının yüzde 65'i bu operasyonların siyasi olduğuna inanıyor.
Masumiyet karinesi diye bir şey vardır. Yargıtay kişinin cezasını onaylayana kadar herkes kanun nazarında masumdur. Tutukluluk istisnadır. Şimdi öyle değil. Daha savcılıkta suç örgütü lideri ediliyor insanlar. Twitter hesapları, fotoğrafları yasaklanıyor. Bu tamamen Anayasaya aykırıdır.
Başta Ekrem başkanımız olmak üzere hepimizi TRT'de canlı yayınlayın. Kaçmıyoruz. Ümit Özdağ ceza alsa bile alacağı cezadan fazlasını yattı. Neyi yargılayacaksınız?"
İMAMOĞLU'NUN MEKTUBU OKUNDU
Yavaş'ın ardından kürsüye çıkan CHP Düzce İl Başkanı Özcan Dağıstanlı, Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun mektubunu okudu.
"Türkiye'yi içinde çıkılmaz uçurumlara sürükleyemeyecekler. Vatandaş kimin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Koltuk altlarında gidiyor diye hukuk kisvesi altında akla hayale gelmeyen hilelere başvuruyorlar. Hodri meydan
Korkunun ecele faydası yok.Önce 30 yıllık diplomamı iptal ettiler. Sesimden, görüntümden dahi korkuyorlar. O kadar korkuyorlar ki bana hapishanede görüş yasağı uyguluyorlar."
“Düşünüyorlar ki, bu israf düzeni hiç bitmeyecek. Hiç umutlanmasınlar. Bizi istedikleri kadar ‘suç örgütü’ diye yaftalasınlar. Vatandaşın bu iftiralara artık karnı tok. Vatandaş, kimin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Bir avuç azınlığı değil, bu topraklarda yaşayan, vatan sathına yayılmış herkesi koruyup gözetenin kim olduğunu biliyor. İmamoğlu, bu israfçıları dört kere yendi, daha da yenmeye devam edecek. Bu israfçılar, her seçim döneminde ellerindeki tüm imkanları, bakanları, milletvekillerini seferber ettiler, yine de bileğimi bükemediler. Şimdi, koltuk altlarından gidiyor diye, hukuk kisvesi altında olmadık, akla hayale gelmedik hilelere başvuruyorlar. Hodri meydan. Madem tüm yargı mekanizması elinizin altında, bir an önce iddianameyi hazırlatın. Dökün ortaya her şeyi. Ne doğru ne yanlış, kim gerçeği söylüyor, kim yalanı; görsün cümle alem.
Ancak, bu israfçılar da biliyor ki, ortada ne suç var ne de suç örgütü. Alnımız ak, başımız dik. Dolduramadıkları iddianameyle süreç uzadıkça uzuyor, mesnetsiz olduğu için bütün o iddialar ellerinde patlıyor. Korkunun ecele faydası yok. Bakın korkuları o kadar büyük ki, neler neler yapmadılar. Önce 30 yıllık diplomamı iptal ettirdiler. Yetmedi; daha iddianame bile yokken, bizi suçlu ilan edip, zindana attırdılar. Baktılar olmuyor, sosyal medyada beni engellettiler. Sesimden, görüntümden dahi korkup, benim videolarımı, afişlerimi yasaklamaya kalktılar. O kadar panik halindeler ki, bana hapishanede görüş yasağı bile uyguluyorlar. Ama hesapları tutmadı, tutmuyor, tutmaz. Sindirmeye çalıştıkları, sesini kısmaya kalktıkları vatandaş, daha gür sesle, kükreyerek koşuyor meydanlara. Bu milleti hafife alanlar, iradesini hor görenler, çok yakında nasıl bir hata yaptıklarını acı bir şekilde anlayacaklar.”
ÖZGÜR ÖZEL DÜZCE'DEN MEYDAN OKUDU
İmamoğlu'nun mektubunun okunmasının ardından CHP lideri Özgür Özel, şu sıralar mitingde konuşma yaptı.
İşte Özgür Özel'in yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar:
"Bugün bütün zulümlere karşı Düzce'nin vicdanına sığınmaya ve sesimizi yükseltmeye geldik
19 Mart darbesinden sonra tüm Türkiye ayağa kalktı. 7 gün 7 gece mücadele verdik. Sabahın erken saatinde kayyum diye kalkanlar, karşısında milleti buldu. Yarın da Antalya'da olacağız. Ama Düzce bizi öyle içten öyle yürekten çağırdı ki; buraya gelmeden, sizinle göz göze gelmeden, bu itirazı buradan yükseltmeden edemedik.
Gitme dediler, AK Parti'nin kalesidir dediler. Düzce'yi tanımamışlar. O eski siyaset, kutuplaşmalar geride kaldı. O kaleler geride kaldı. Düzce, AK Parti'nin ya da başkasının kalesi değildir; milletin kalesidir. Türkiye'nin tüm demokratları bir otokrata karşı birleştik.
"19 Mart Darbesi'nden sonra Türkiye'nin dört bir yanı ayağa kalktı. Sabahın erken saatinde kayyum diye kalkanlar karşısında milleti buldular. Düzce'ye gitme AKP'nin kalesi dediler. Düzcelilerin engin vicdanını, adalet duygusunu unutmuşlar. Artık Düzce ne AKP'nin ne bir başkasının, sadece milletin kalesidir.
Biz artık Türkiye'nin tüm demokratları bir otokrata karşı birleştik. Bütün demokratlar bir aradayız. Kaleler geride kaldı. Varsa benim bir kalem o da millete feda olsun. Bundan sonra küsenlere, küstürenlere, kutuplaştıranlara inat iyilik kazanacak kötüler kaybedecek.
Düzce'nin, Karadeniz'in Ekrem İmamoğlu'na muhabbeti birilerini rahatsız etti. Aynı 27 Mayıs gibi, 12 Mart gibi, 12 Eylül gibi, 15 Temmuz gibi darbeye kalkıştılar. Darbe bu kez postalla tankla değil savcı cübbesiyle geldi.
18 Mart'ta bir iftar vakti Ekrem Başkan iftar sofrasındayken kendisine verilen diplomayı, sırf cumhurbaşkanı olamasın diye iptal ettirdiler. Diplomayı iptal edenleri unutmadık. Hesabını soracağız. 19 Mart sabahı ise bu kez sahur vaktinde, yüzlerce polisle kapısına dayandılar. Bir yıl önce her iki oyun birinden fazlasını alan İstanbul'un iradesine darbe yaptılar, gözaltı yaptılar.
Hatırlatmak isterim ki Erdoğan, İBB başkanı iken Ekrem İmamoğlu'na atılan bu iftiraların her birine muhataptı ve yargılandı. Rüşvetten, irtikaptan, ihaleye fesat karıştırmadan, terör örgütüne yardım etmekten yargılandı. Yargılamayı bir gün bile tutuklu yapmadılar. Erdoğan yargılandı, ceza aldı, kesinleşene kadar beklediler. Cezaevinde şiir albümü yaptı kimse engellemedi.
Ekrem Başkan hakkında iddia var iddianame yok, iftira var kanıt yok, cezaevi var yargılama yok, olsa karar yok. Sanki suçluymuş gibi posterlerine afişlerine yasak getiren onun resminden bile korkan bir anlayış var.
Başsavcı ki kanuna göre siyasete girerse geri dönemez. Ödüllendirildi bakan yardımcısı oldu siyasete geçti o makamdan tekrar İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na getirildi. Sürekli Ekrem Başkan'dan suçlu yaratmaya çalışıyor. Bizde inatla sabırla mücadele ediyoruz.
Bu yapılanları yanınıza kar bırakmayacağım. Hesap soracağım.
Bana diyor ki; meydanlardan çekil partine git orada otur. Yani sokağa çıkar mücadele edersen seni de yerinden ederim diyor. Bu tehdidi yapanlara, evlat katillerini üstümüze salanlara, bu meydanda bile sahte ihbar yapıp huzuru bozanlara diyorum ki:
Ben iki emekli öğretmenin oğluyum. Yatılı okulda büyümüş; ya devletin anama babama verdiği maaşla ya da karavanadan çıkanla olmuş. Bu çocuk normalde bu kadar koca koca adamların tehditlerinden belki korkardı. Eğer oturduğu koltuk Gazi Mustafa Kemal'in koltuğu olmasaydı.
Birileri koltuğum gidiyor diye hesap kitap içine girecekler, CHP'ye operasyon çekecekler. Ne CHP'yi ne Ekrem başkanı bırakırız. Biz Kuva-i Milliye'yiz, senden mi korkacağız? 12 yaşındaki Çınarın, tertemiz devlet memuru Kadriye hanımın gözyaşlarında boğulacaksınız.
19 Mart darbesi 82 milyon insanın her birinin cebinden 28'er bin lira almıştır. Bu darbe yapıldığında yakılan rezerv 60 milyar doları aşmıştır. Mehmet Şimşek'in aslında darbenin mali ayağı ortaya çıkmıştır. 60 milyar dolar neden gitti deyince 'Bugünler için biriktirdik. Bugünler için harcadık' diyebilmiştir. Bu para ile emekli maaşını 30 bin lira yapabilirdik. Bütün çiftçilerin bütün borçlarını kapatabilir faizini de onlara verebilirdik. İşsizlerin tamamına 15 bin lira işsizlik maaşı bağlayabilirdik. Atanmayan öğretmenlerin hepsini atayıp 3 yıllık maaşını peşin verebilirdik. Güya Ekrem İmamoğlu'ndna kurulabilmek için böyle bir parayı yaktılar. Bunu yaparak ne Ekrem Başkan'ın cumhurbaşkanı olmasından ne de mahşerde hesabından kurtulamazsınız. Emeklinin çiftçinin eli yakanızda.
Operasyonu cumartesi yapıyorlar. Borsa düşmesin, dolar fırlamasın diye. Yaptığın işe güveniyorsan neden çarşamba öğleden sonra değil de hafta sonu yapıyorsun. Bu iftiraları atan kişi Aziz İhsan Aktaş, bizim belediyelerimizde seçimden önce ihale almış, bizim başkanlarımız bıraktırmış. Yargıtay'ın THY'nin TBMM'nin ihalesini bu almış. Devlet Hava Meydanları'nın, Elektrik üretimi AŞ'nin, AKP'li belediyelerin ihalelerini bu almış.
Bizim belediyeler bütün ihale dosyalarını yolluyor. Bana 2019 sonrası lazım diyorlar. Adalet arayan savcı, Ekrem Başkan dönemine bakıp da 2019 öncesini alın götürün, benim işim Ekrem'in dönemi diyorsa adalet peşinde değil hırsızlık peşindedir. Türkiye'nin geleceğini çalmaktadır.
Yaptığı darbe ile artık Cumhurbaşkanı değil cuntanın başıdır."
Haber Kaynağı : 12punto
Çok Okunanlar

Marmaray'da babaya yapılan saldırının perde arkası ortaya çıktı!

Teğmenler olayında 'Dört Dörtlük' tasfiye!..

Murat Ongun'u gözaltına alan Başkomiser ile ilgili dikkat çeken iddia

Ekonomik bağımsızlık öyküsü: Bir Karış Fazla Şimendifer

Aziz Yıldırım sahaya indi, Fenerbahçe'de imza sayıları katlanarak arttı

Bu telefonlar kullanıcıları adım adım izliyor

Yorulduk!

Gazeteler, İBB'ye 5. dalga operasyonunu nasıl gördü?

Miss World 2025'in birincisi belli oldu

Geçmiş olsun Türkiye
