AKP'de Ekrem İmamoğlu krizi: Parti içinde çatlak mı var? 'CHP'ye mağduriyet çıkmasın' çıkışı

Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanarak görevden alınması, AKP kulislerinde geniş bir yankı uyandırdı. Parti içinde sürecin nasıl yorumlanması gerektiği konusunda üç farklı yaklaşım öne çıkarken, her bir görüşün savunucuları konuyu farklı açılardan değerlendiriyor.

Gerçek Gündem’den Ünsal Ergel’in haberine göre, AKP’deki üç ana görüş şu şekilde şekillendi:

1. Operasyonun Gerekliliği ve Yolsuzluk İddiaları

Bir kesim, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını savunarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde büyük bir yolsuzluğun yapıldığını iddia ediyor. Bu görüşü benimseyen AKP’liler, soruşturmanın hukuki gereklilik taşıdığını belirtiyor ve İstanbul’un kaynaklarının bir grup tarafından sömürüldüğünü savunuyor. 

Ayrıca, İmamoğlu'nun adaylık süreciyle ilgili oluşturulan finansal yapıların şeffaf olmadığı ve buna göz yummanın mümkün olmadığı ifade ediliyor. Bu gruptaki isimler, operasyonun yolsuzlukla mücadele adına atılmış önemli bir adım olduğunu düşünüyor.

2. CHP’ye Yarar Sağlayan Mağduriyet Algısı

Bir başka kesim ise, operasyonun zamanlaması ve yöntemi nedeniyle CHP’ye zarar vermek yerine avantaj sağladığını ileri sürüyor. Bu grup, İmamoğlu’nun mağduriyet algısı yaratmasının, CHP'nin elini güçlendirdiği görüşünde. 

Operasyonun, son iki yıldır uygulanan ekonomik politikaların olumsuz etkilerini de artırabileceğini belirten AKP’liler, operasyonun “gereksiz bir mağduriyet algısı” doğurduğunu vurguluyor. Bu süreçte, İmamoğlu’nun mağduriyet söylemiyle kamuoyundan daha fazla destek topladığı ve AKP’nin bunu engellemek için farklı yollar araması gerektiği belirtiliyor.

Bu görüşü savunanlar, "Her adımın siyasi sonuçları hesaplanmalı. Hırsızlıkla mücadele elbette önemli ama bunun yolu bu olmamalıydı. Şimdi İmamoğlu, mağduriyet söylemiyle daha fazla destek topluyor. Bunu engellemenin başka yolları olabilirdi" diyerek, operasyonun siyasi sonuçlarına dikkat çekiyor.

3. Hukuki Sürecin Siyasetten Bağımsız Olması Gerekliliği

AKP içindeki üçüncü görüş, sürecin tamamen siyasetten bağımsız bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu kesim, CHP'nin her olayı siyasi mağduriyet yaratmak amacıyla kullanmaya çalıştığını, ancak yargı sürecinin tüm vatandaşlar için eşit şekilde işlemesi gerektiğini ifade ediyor. 

AKP’li isimler, sürecin iktidar ile ilişkilendirilmesinin doğru olmadığı görüşünde birleşiyor. Yargının bağımsızlığının korunması gerektiği ve devletin kurumlarının yıpratılmaması gerektiği vurgulanıyor.