Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
46,8931
Dolar
Arrow
40,0731
İngiliz Sterlini
Arrow
54,5306
Altın
Arrow
4282,0000
BIST
Arrow
10.358

Avukat Hüseyin Özbek, sembolik silah bırakmayı değerlendirdi: “İkinci Habur mu, İkinci Mondros mu?”

Terör örgütü PKK'nın Süleymaniye'de düzenlediği sembolik silah bırakma töreni, kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Türkiye Barolar Birliği önceki dönem başkan yardımcısı ve hukukçu yazar Hüseyin Özbek, süreci ‘İkinci Mondros’ olarak nitelendirdi.

Avukat Hüseyin Özbek, sembolik silah bırakmayı değerlendirdi:  “İkinci Habur mu, İkinci Mondros mu?”

Bugün (11 Temmuz 2025) Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi sınırları içindeki Süleymaniye’de gerçekleşen ve PKK terör örgütüne yakın kaynaklar tarafından "barışa atılan tarihi adım" olarak servis edilen PKK'nın sembolik silah bırakma töreni, sadece siyasi tartışmaları değil, tarihsel kıyaslamaları da beraberinde getirdi.

Avukat Hüseyin Özbek, yaşananları “İkinci Habur değil, İkinci Mondros” olarak tanımladı. 

Özbek’e göre bu gelişme, Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısı ve bütünlüğü açısından ciddi bir beka sorununun işaret fişeği. 

“BU BİR TESLİMİYET BELGESİDİR”

Özbek, süreci “emperyalizmin bölgesel aparatı PKK'nın silah bırakma tiyatrosu” olarak tanımlıyor. Terörün sonlanacağına dair verilen sözlerin gerçeği yansıtmadığını belirten hukukçu yazar, şu ifadeleri kullanıyor:

“'Akan kan duracak' yalanı üzerinden yürüyen bu propaganda, esasen etnik ayrılıkçılığı meşrulaştırmak için kurgulanmış bir düzendir. 11 Temmuz 2025, İkinci Habur değil, İkinci Mondros’tur. Bu tablo, 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi’ni çağrıştırıyor.”

TARİHTEN HATIRLATMALAR: “MONDROS, SEVR’İN ÖN SÖZÜYDÜ” 

Hüseyin Özbek, 1918 tarihli Mondros Ateşkes Antlaşması ile bugünkü gelişmeler arasında çarpıcı bir benzetme yaptı. Mondros’un, Osmanlı’ya galip devletler tarafından dayatılan bir “teslimiyet belgesi” olduğunu anımsatan Özbek, dönemin yöneticilerinin bu belgeyi bir başarı olarak yutturmaya çalıştığını belirtti. 

“Dönemin Sarayı ve Mütareke Hükümeti, bu utanç belgesini büyük bir diplomatik zafer olarak gösterdi, hatta hatıra pulu bile bastı. Bugün Süleymaniye'deki tiyatronun anı pulu ne zaman basılır bilemiyoruz, ama aynı teslimiyet duygusu topluma yeniden enjekte ediliyor.”

Özbek, Mondros belgesinin imzalandığı İngiliz zırhlısının adının “Agamemnon” olmasına da dikkat çekerek,  “Agamemnon’un Troya’yı yerle bir eden komutan olduğunu hatırlayacak tarih bilincinden yoksundular”diyerek devlet aklının zayıfladığı dönemlere vurgu yaptı.

"DEVLET AKLI YİTİRİLDİ, BEKA SORUNU DERİNLEŞİYOR" 

PKK'nın Süleymaniye’de düzenlediği törenin sadece sembolik değil, tarihsel anlamlar taşıdığını savunan Hüseyin Özbek, bu gelişmenin ulusal güvenlik açısından  önemli kırılma noktalarından biri olduğunu belirtti.

“Devlet aklının yitirildiği, milli duyarlılıkların buharlaştığı dönemler, yalnızca basit siyasi kırılmalar değil, topyekûn beka sorunlarının başlangıcıdır.”

 

 İŞTE HÜSEYİN ÖZBEK'İN YAZISININ TAMAMI   


İkinci Habur mu ikinci Mondros mu? 

Hüseyin Özbek

Emperyalizmin bölgesel aparatı PKK'nın silah bırakma tiyatrosunun kazananı etnik ayrılıkçılık, kaybedeni Türkiye'dir. 

'Terörün sonlanacağı, akan kanın duracağı' kuyruklu yalan, etnik ayrılıkçılığın meşrulaştırılıyor olması gerçektir. 

11 Temmuz 2025,  İkinci Habur'dan çok, İkinci Mondros'u hatırlatıyor. 30 Ekim 1918 Mondros Silah Bırakışması (Mütarekesi) yenik Osmanlı'ya, 1.Dünya Savaşı galiplerinin dayatmasıyla imzalatılmıştı. 

Mondros, Türklerin ebedi ölüm belgesi Sevr'in önsözü olarak tasarlanmıştı. 

Dönemin Mütareke Hükümeti ve Saray, Türk Milleti'ni ölüm yoluna sokan, utanç ve teslimiyet belgesi Mondros'u, büyük diplomatik zafer olarak yansıtmış ve hatıra pulu bastırmıştı. 

Utanç belgesinin imzalandığı İngiliz zırhlısının bordasındaki 'Agamemnon' yazısı da bizim gafil diplomatları uyarmaya yetmemişti! 

Çünkü onlar Agamemnon'un antik dönemde, Troya'yı yerle bir eden işgalci Yunan Ordusu'nun başkomutanı olduğunu hatırlamak için gereken tarih bilincinden ve diploması kültüründen yoksun zavallılardı! 

Süleymaniye tiyatrosunun anı pulu ne zaman basılır bilemeyiz ama devlet aklının yitirildiği, milli duyarlılığın buharlaştığı dönemlerin yıkıcı etkisinin, ülkenin beka sorununa dönüşmekte olduğunu kesin olarak söyleyebiliriz. 

 


Haber Kaynağı : 12punto

PKK pkk fesih Terör örgütü PKK
Wodo Network