Buradan elimizden geldiğince, aklımız erdiğince yetkili büyüklerimize fikirlerimizi yazıyoruz.
Gündemleri yoğun olduğu için yanlarına pek gidemiyoruz.
Gitsek de bir ılık çay içimi süresince, derdimizi pek anlatamıyoruz
Bizi bekleyen en büyük tehlikeyi şuraya yazayım da belki okuyan, duyan okur.
Çürüme ve Çürütülme önümüzdeki en büyük tehlike.
Amerikayı model aldığımızdan beri, sosyal devlet ilkelerini göz ardı eder olduk.
50 yıllık ömrümün 5 yılı Amerika’da geçti.
Sınıfsal geçişin pek mümkün olmadığı bir ülke.
Yani bir kapıcının çocuğunun hakim, hekim, akademisyen olduğunun pek görülmediği fırsatlar ülkesi.
İşçisin sen işçi kal felsefesi yaygındır.
Nüfusunun yaklaşık yüzde 15’ini oluşturan zenciler için durum daha da vahim.
Hapishaneler zencilerle dolu.
İdam edilenlerin neredeyse tamamı zenci.
Keza portorik dedikleri İspanyollar da hiç iyi durumda değil.
Onların da çoğu suça itilmiş.
Devlet bunları entegre etmek için bir program uygulamıyor.
“Saldım çayıra mevlam kayıra” modeli ile idare ediyor.
Kelepçeliyor ya da sallandırıyor.
Sisteme entegre olamayan bu kesimlerin çocukları da çürüyor ve de etrafını çürütüyor.
Kasa içinde olan bir çürük domatesin, kasanın tümünü çürütmesi gibi.
Daha önce rol model aldığımız Avrupa, sosyal devlet konusunda daha ciddi politikalar ürettiği için, entegrasyon konusunda çok daha başarılı.
Okumayan ya da elinde mesleği olmayan kimse yok.
Sokaklarda boş gezenin boş kalfasına pek rastlanmıyor.
Devlet, geliri düşük vatandaşlarını gözetiyor, kolluyor ki çürüme olmasın ya da olan çürüme tedavi edilsin ve topluma yayılıp da sorunları büyütmesin.
Fakir Türkiye eskiden bu konuda çok hassas ve de başarılı idi.
İpsiz sapsızı pek yoktu.
Şimdilerde bozulan gelir adaleti, çürüme ve çürütmede tehdit oluşturmaya başladı.
Benim etrafımda genelde, iyi veya özel okullarda okuyan çocuklar var.
Yurtdışı kamplarına katılıyorlar. Yazları yazlıktalar.
Bilgisayar ve yapay zeka gözlükleri kullanıyorlar, yabancı dil öğreniyorlar.
Neredeyse obez derecesinde iyi besleniyorlar.
Bir oturuşta bir kilo kavurmayı hüpletiyor.
Kıyafetleri düzgün.
Ama çürütülme riski altındalar.
Eğer ki toplumun büyük bir bölümünü oluşturan, gelir seviyesi düşük çocukları da bu çocuklar gibi eğitmezsek, bizim gürbüz çocuklar da çürütülecek.
O zaman ne yapmalı.
Köy İkmal Üniversiteleri kurulmalı.
Zengin ve fakir çocuklar yılın belli dönemlerinde bu kampüste kaynaşmalı.
Birlikte yiyip içmeli.
Tümüne olmasa bile, besili çocukların imkânlarının bir kısmına kavuşmalı gariban çocukları da.
Yabancı dil öğrenmeli, bilgisayar kullanmalı, pastırma değilse bile etli kuru fasülye yemeli, uzun boylu, akça pakça olmalı.
Kasa çürümeden, bir an önce başlamalı.
Zor mu, hiç değil.
Para lazım mı?
Değil.
Ne lazım?
Niyet ve Kamu desteği.
Yoksa maliyeti çok daha ağır olur.
Amerika’daki gibi ülkenin epeyce bir kısmı çöplük olur.
Daha çok polis istihdam etmek ve daha çok hapishane yapmak zorunda kalırız.
Çok Okunanlar
İşte Türkiye'de en çok dinlenen şarkı ve sanatçılar...
Gelinim Mutfakta 5 Aralık Perşembe günü birincisi kim oldu? Altını kim aldı?
İlber Ortaylı'yı doktorlar hastanede tutmaya çalışıyor
Entübe edilen Ankaralı Turgut’tan üzücü haber!
İtirafçı Nevzat Bahtiyar'ın avukatından çarpıcı açıklamalar
Nasuh Mahruki ve 9 gencin tutuklanmasında konuşulmayan ayrıntılar
Cep telefonu satışında yeni düzenleme
Devlet memurlaru kanunu değişiyor
CHP'li belediye başkanı AKP'ye geçti
Cevdet Yılmaz'dan en düşük emekli maaşıyla ilgili düzenleme sinyali!