Türk akademisi çöktü.
Bunu uluslararası sıralamalardan net bir şekilde görüyoruz.
G20 içinde olmayan ülkelerin üniversiteleri bile bizi sollamaya başladı.
Geçen gün yazdığım doçentlik sınav sisteminin değişmesi, zaten tabuta son çiviydi.
Allahın izniyle o iş halloldu vesselam da akademinin beli kırıldı.
Halbu ki tüm sisteminde arıza olan Türkiye’nin, en ciddi sınavıydı.
Ruhuna fatiha okumaktan başka çare kalmadı.
Okuryazar olduğu şüpheli isimler profesör oldu ve hatta rektör oldu.
Şimdi doktoralar da sabunlanıyor.
Kim olduğu belli olmayan, yeni doçentlik hülle sisteminin hocaları artık doktora yönetiyor.
Tezleri de sahte araştırma şebekesine paslıyorlar.
Hem veri toplama süreci hem de analizler, şebeke tarafından sabunlanıyor.
Doktora hocası, tez izleme komitesini ve savunma jürisini, tanıdığı sahte hocalardan kuruyor.
Zaten tez de tezden çıkan yayın da sahte.
Dolayısıyla imzalar da sahte.
YÖK’e bunu biliyor ama ben yine de bir uyarı göndereyim.
Doktora tez savunmalarının jüri üyeleri de merkezi sistemle atansın.
En azında, 5 kişilik jürinin 2 ya da 3 üyesi havuzdan atansın ki, hem aday hem de hocası işi daha ciddiye alsın.
Çok Okunanlar

Dünyanın en güzel 40 ülkesi belli oldu!

İmamoğlu'ndan dikkat çeken DEM, DEVA ve Gelecek çıkışı

Midas kapitalizmi!

Türkiye'nin en zengini artık Murat Ülker değil

Kürtçe tartışmalarına sessiz kalmadı

Enflasyon düşecekmiş: Kendi söylediği lafa inanmayanlar

Doktora tezleri de şebeke tarafından sabunlaştırılıyor

Atatürk bunları söylerken bu günü mü kast etmiş?

Dilan Polat intihar girişiminde bulundu iddiası yalanlanmıştı

Ali Mahir Başarır, '200 TL' üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslendi