Yıllardır akademide araştırma projeleri yürütüyorum.
Daha çok kuramsal olmak üzere ancak bazen de pratik çalışmalar yaptığım oluyor.
Ampirik verileri işleyip nümerik hale getirmeye çalışıyorum.
Daha kolay anlaşılsın diye.
Uzun zamandır da Müteahhitler nasıl büyür ve neden batar temalı bir çalışma yürütüyorum.
Yurtdışında da muadilleri olan bu çalışmayı önceleri mali verileri inceleyerek yapalım istedik.
Ancak verilerin dengesizliği ve anlamsızlığı istatistiksel olarak ne lineer ne de nonlineer netice vermeyince, ampirik modele yöneldik.
80’lerin daha çok da 90’ların müteahhitlerinden bilgi alalım istedik.
Kayyum ve konkordato sonucu, iflas sistemine giren verilerin ışığında bazı müteahhitlere ulaştık.
Büyüme stratejilerini ve neden iflas ettiklerini sorduk.
Hikayeler çok benzer.
Hızlı büyüme, hormonlu kontrolsüz nakit akışı, dengesiz yaşam sitili, yetersiz teknik kadro.
Bu sebeplerden ağırlığı en az olanı yetersiz teknik kadro idi.
Yani etraflarında işten anlayan mühendisler varmış ama pek lafları dinlenmemiş.
Hızlı büyüme ve dengesiz nakit akışları en anlamlı ağırlığa sahipti.
Kurcalayınca, siyaseten kayırma usulü ile aldıkları ihalelerden çok para kazandıkları anlaşılıyor.
Siyasetçilerin istasyonu rolüne soyunmuşlar.
Numara çevirmeye başlamışlar.
Devleti kazıkladıklarını sanmışlar ki battıktan sonra farkına varmışlar, aslında kazıklananın kendileri olduğunu.
Bilerek ve isteyerek zamanında bitirilmeyen işler, enflasyon numarası ile şişirilen fiyat farkları, on kata varan keşif artışları ve şişirilmiş hakedişler kazancı logaritmik olarak artırmış.
Avantayı düştükten sonra kalan anormal karlar, müteahhitlerin dengesini bozmuş.
Eğitim seviyesi de çok düşük olunca, bozulan dengeyi toparlamak imkansız hale gelmiş.
Denge bozulunca, gereksiz harcamalar tavan yapmış.
Gerçek müteahhitler yani sistemli çalışan mühendis müteahhitler bu tuzağa düşmemiş.
Vurkaççıların ise giderleri kontrol edilemez hale gelmiş.
Önce aile hayatı rayından çıkmış.
Sürekli hale gelen iş gezileri, pahalı yaşam şekli müteahhitlerin zihnini bulandırmış.
Kontrolsüz zenginlikle karşılaşan çocuklar da bu düzensizlikten payını almış.
Eğitim meselesi unutulmuş.
Nasıl olsa para var algısı, çocukları gerçeklikten koparmış.
Alın terinin kutsallığı, aile meclisinde konuşulmaz olmaz.
Görerek öğrenmeye programlı çocuklar, rol modellerini yanlış seçmiş ve büyük felaket kaçınılmaz olmuş.
Kısacası kirli para kirli nesiller üretmiş ve çürüme ailenin yakasına yapışmış.
Gerisi bildiğiniz hikaye.
Değişen siyasal düzenin ardından kesilen kaynaklar.
Ödenemeyen borçlar.
Aile içi huzursuzluk.
Sıkıntıların büyümesi ile kapıyı çalan enfarktüs.
Nekrozlu kalpler.
Erkenden tahtalı köye yolculuk.
Reddi miraslar.
Üç harflilerde reyon dizen çocuklar.
Çok Okunanlar

Süleymancılar cemaatinde 'miras' ve 'cinayet' iddiası !

İstanbul 19 Mayıs konser ve etkinlik takvimi 2025

İktidarın masasına gelen anketi açıkladılar

Atatürk’ün 1927’deki seri fotoğraf çekimine ait görüntüleri ortaya çıktı

Artık onlara da maaş bağlanacak! Yasal düzenleme yolda

İzzet Ulvi Yönter'in paylaşımları sonrası Türkiye'ye geleceği iddia edilmişti

Yıllar öncesinde yapılan plan gerçek oluyor: Suriye 5'e bölünecek

Amerika yol haritasını 2007'de çizmiş

Bilal Erdoğan'dan Fenerbahçe için adaylık açıklaması!

Gelinim Mutfakta 19 Mayıs Pazartesi puan durumu: Bugün çeyrek altını kim aldı?