Suadiye'de oturuyorum.
Marmaray veya Metrobüs ile Florya’ya işe gidiyorum.
Günlük rutinim.
Dün bu rutinimi bozarak, “work and travel” programı ile Amerika’ya giden oğlumu havalimanına bıraktım.
Aracımla gittiğim İstanbul Havalimanında, oğlumun bavullarını ilk güvenliğe kadar bırakıp geri döndüm.
10-15 dakika sürdü sürmedi.
Vedalaşma, yedek bir kredi kartı ver verme savaşı ve bir iki de fotoğraf.
Hepsi bu.
Geri geldim, aracımda beklemeye başladım ki uçağa bindiğinde ayrılayım havalimanından.
Araçta telefon ile oyalanırken, dalmışım.
Biri güzelce bir kız, iki polis camımı tıkladı kimlik istedi.
Hayırdır dedim ama uzatmadım.
TC'me bakıp, sorgulayıp gittiler.
Akşam eve tekrar metrobüs ile döndüm ki Söğütlüçeşme durağında tekrar rutin yaya çevirmesi.
Aslında bu konuya girmeyecekti ama havaalanı dönüşü e-devletten gelen park cezası sinirimi bozdu.
Dörtler yanık halde, oğlumun bavullarını ilk güvenliğe kadar götürmek için harcadığım 11 dakika bekleme süresi için 900 küsür liralık ceza yazmışlar.
Yani benim anladığım ya ben gangaster tipliyim ki pek öyle olduğu söylenemez her yerde kimliğime bakıyorlar ya da devlet bir şey deniyor.
Artık insaf.
Çok Okunanlar

AKP kulislerinde CHP endişesi

Kayyum kararı sonrası ilk anket...

İrem'in iki bacağını, şoförsüz tır koparmış

Görev süresinin sonuna yaklaşırken Ali Erbaş'a piyango

İşte Cumhur ittifakında yaşananların perde arkası!

İktidar cephesinde seçim planları

Şener Üşümezsoy'dan İstanbul için yeni deprem açıklaması

Sivas Kongresi ve Milli Mücadelenin ilk gazetesi

Hikmet Çetin ve Devlet Bahçeli görüşmesinde ne konuşuldu?

Afganistan depremi ardından Naci Görür'den Türkiye'ye deprem uyarısı