Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,3594
Dolar
Arrow
34,4660
İngiliz Sterlini
Arrow
43,6304
Altın
Arrow
2935,0000
BIST
Arrow
9.367

Şimşek Makkuin

Aslında pazartesi günleri yazmam. Pazar günleri orman içindeki evimde şömineyi yakar, çay-kahve ve bahçemdeki vişne ve kayısı ağacından yaptığım likörü yudumlarım.

Yine öyle bir pazar günü yaşarken, birden kredi kartından vergi alınacağı haberi düştü önüme.

Ardı arkası kesilmiyor.

Kafamda Şimşek Bey ile ilgili kurguladığım bir yazı vardı.

Denk geldi dedim.

Bizim bir enişte vardı.

Vardı diyorum, çünkü sepetlediler.

Bir gün telefonum çaldı.

Acil para lazım dedi enişte.

İstediği parayı gönderdim.

Daha geri ödemeden tekrar aradı ve acil para istedi yine.

Niçin diye sordum.

Kelepir bir arsa varmış.

Bire alıp beşe satacakmış.

Derken bir telefon daha.

Ardından bir telefon daha.

Meğersem bizim enişte kumara takılmış.

Ne verirsen yutuyor rulet allahsızı.

Dipsiz bir kuyuya, bizden de bir miktar zekat attık.

Meğer, benden önce de diğer akrabaların fitre ve zekatlarını slot makinelerine gömmüş enişte.

Elde avuçta bir şey kalmayınca, üstüne de Tonyalılara borçlanınca, aile meclisi toplandı.

Enişteye soruldu, borç ne kadar, toplaşıp ödeyelim diye.

Eniştenin ağzını bıçak açmıyor.

Dili çözülmüyor.

Bir şeyler mırıldanıyor, o kadar.

Anladık ki eniştenin borcun miktarımdan haberi yok.

Beklemeye başladık.

Bekledikçe, alacaklılar sıraya dizildi.

Miktar her geçen gün artıyor.

Baktık ki borç ödenecek miktarı fersah fersah aşmış.

Değil sülalenin, ahalinin malı borcu ödemiyor,

Herkes bi rahatladı, kalan paramız cebimizde kaldı diye.

Ne mi oldu,

Enişteyi kurban verdik, borç silindi.

Ahirette hesaplaşırlar artık.

Bu hikayeyi yazarken hem sayın Şimşek’i düşündüm hem de aklıma eski bir beyit geldi.

Şalvarı şaltak Osmanlı

Eğeri kaltak Osmanlı

Ekmede yok, biçmede yok Yemede ortak Osmanlı

Yani Şimşek bey, kafaya koymuş.

Şöminenin başında öyle rahat rahat oturup, vergisiz likörü içmek yok.

Madem sen likörü vergisiz içip eğleniyorsun, al sana.

Kaçırdığım vergiyi, şak gadabak alacak.

Hayırlı olsun.

Biz kökten devletçi, kuvayi milliyenin vatan sever evlatlarıyız.

Kim demişki vergiden kaçınırız.

Ben şahsım adına 200.000 lira vergi ödemeyi kabul ediyorum.

Gerekirse 1.000.000 lira da hazır.

Emir gelsin, tak, hesabında, şimşek beyin.

Ama bu iş, bizim eniştenin işine benzeyecek gibi bir his var içimde.