İstanbul’un fethinin 572’nci yıldönümünden bir gün önce Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak’ın ev sahipliğinde düzenlenen 18’inci Balkan Ülkeleri Genelkurmay Başkanları Konferansı’na katılmak ülkemize gelen Yunanistan Genelkurmay Başkanı Dimitrios Houpis bu toplantı dışında başta icraatlara (!) da imza attı.
Örneğin; İstanbul’a “Konstantinopol” dedi...
Kendisini kabul eden Fener Rum Patriği Bartholomeos için “Ekümenik” unvanını kullandı...
Ve Bartholomeos’a 1585’te çizilen, İstanbul ve Trakya’yı Türkiye sınırları dışında gösteren bir Helen haritası takdim etti...
Sonra da gidip Balkan Ülkeleri Genelkurmay Başkanları Konferansı’na katıldı.
Konferansın ardından Genelkurmay Başkanımız Orgeneral Gürak, misafirlerine BAYKAR Milli Teknoloji Merkezi’ni gezdirdi.
Ama aralarında Yunanistan Genelkurmay Başkanı yoktu. Zira Yunanistan’a dönüp Savunma Bakanı Nikos Dendias’la birlikte İstanbul’un fethinde “şehit düşenler” ile Bizans İmparatoru XI. Konstantinos anısına düzenlenen törenlere katılması gerekmişti.
Yunanistan Savunma Bakanı Dendias da o törenlerde; “Konstantinopolis’in düşüşünün sadece Ortodokslar değil, tüm Hıristiyanlık için trajik olduğunu” anlattıktan sonra sözü Türkiye’nin Avrupa Savunma Fonu’na katılmasına getirerek, “Avrupa savunması deney konusu olamaz.” dedi. Ayrıca Türkiye’nin kendilerine komplo kurduğunu ve tehdit ettiğini öne sürüp TBMM’nin 1995’te aldığı Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkarmasını “casus belli-savaş sebebi” sayan kararın kaldırılması şartını koştu.
Ankara’dakiler bu rezaletlerin hiçbirisini görmez ve duymazken iktidar medyasının bir yazarı, Bartholomeos’a o haritayı hediye eden Yunanistan Genelkurmay Başkanı Houpis’ı “provokatör bürokrat” ilân edip yine iki ülke ilişkilerindeki “yumuşama, yakınlaşma” sürecinden dem vurdu ve şunları kaydetti:
“Yunanistan Hükümeti’nin karar vericisi Başbakan Miçotakis’in, İstanbul’un tekrar Yunanistan toprağı olması gibi gerçeküstü bir hayali yok ama bürokratları durduk yere tartışmalara yol açabiliyorlar. Ege’nin barış denizi olması için uğraşanlardan birisi olarak, onların tuzağına düşmeyeceğim. Onlar istiyorlar ki, Türk medyası iki ülke arasında çıkacak bir savaştan söz edelim, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gücünden söz edelim. Yok, karşımızdakinin onurunu kırarak barışa ulaşamayız. Başbakan Miçotakis’in bu gerçeği Yunanistan bürokrasisinin provokatörlerine mutlaka öğretmesi gerekiyor.”
Yunanistan Savunma Bakanı Dendias ve Genelkurmay Başkanı Houpis kötü, Miçotakis iyi, öyle mi?
Türkiye’nin Avrupa Savunma Fonu’na katılmaması konusunda bizzat kampanya yürütenin ve “casus belli”nin kaldırılması şartını koşanın o olduğunu da duymazdan ve görmezden gelirseniz tabii ki, Miçotakis “iyi” olur!..
Herhalde ABD-NATO’nun ayan beyan Türkiye’ye karşı dibimizdeki Dedeağaç yakınında gerçekleştirdiği son tatbikatı da Dendias ve Houpis, Miçotakis’ten habersiz yaptı!..
Sadece Harita mı?
Yunanistan Genelkurmay Başkanı Houpis’in İstanbul’daki icraatlarının (!) üzerinden 9 gün geçti.
Dün Milli Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk’ün haftalık basın bilgilendirme toplantısı vardı. Gazeteciler, Houpis’in Patrik Bartholomeos’a verdiği o haritayı sordu. Bunun üzerine “MSB kaynakları” şu açıklamayı yaptı:
“Geçmişin mesaj vermek için araçsallaştırılması nostaljik bir avuntudan ibarettir. İki ülkenin liderleri tarafından ortaya konan yapıcı yaklaşımları sekteye uğratmaya, Türk ve Yunan halkları arasına fitne sokmak suretiyle siyasi kariyer yapmaya çalışanları nostaljik avuntulardan vazgeçerek gerçekleri görmeye, anlamaya ve kabul etmeye davet ediyoruz.”
Görüldüğü üzere maalesef MSB’miz de olan bitenin Yunanistan’ın devlet politikasının gereği değil, sadece Savunma Bakanı ile Genelkurmay Başkanı’nın işleri olduğunu sanıyor.
Bir başka konu; harita soruldu da Yunan Genelkurmay Başkanı’nın “Konstantinopol” demesi ve Patrik Bartholomeos için “Ekümenik” unvanını kullanması niye sorulmadı, önemsiz miydi? Haydi sorulmadı; MSB kaynakları harita vesilesiyle o hezeyanlar hakkında da iki kelam edemez miydi?
Yoksa bunlar da mı “nostaljik avuntu” sayılıyor?!
Vatikan’da19 ve 29 Mayıs Tesadüfü
O zaman Vatikan’a gidelim.
Malûm, yeni Papa 14. Leo’nun göreve başlaması münasebetiyle 18 Mayıs’ta bir tören düzenlendi. Bu törende Türkiye’yi Kültür ve Turizm Bakanı Nuri Ersoy temsil etti, ama Fener Rum Patriği Bartholomeos da oradaydı.
Ertesi gün yani bizim Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutladığımız 19 Mayıs’ta Papa ve Bartholomeos özel bir görüşme yaptı. Görüşmede Bartholomeos’un aynı zamanda Vatikan Devlet Başkanı olan Papa’yı Birinci İznik Konsili’nin 1700. yılı vesilesiyle yapılacak toplantı için Türkiye’ye davet ettiği bildirildi.
Şimdi Papa’nın 19 Mayıs tarihli resmi programına bakalım. Programda o görüşme, “Konstantinopol Ekümenik Patriği Bartholomeos” olarak listelendi.
Bartholomeos, o buluşmadan sadece 9 gün sonra, tam da İstanbul’un fethinin yıldönümü üzeri, bir ödül töreni vesilesiyle yine Vatikan’a gitti.
29 Mayıs değil, ama 30 Mayıs’ta bir kez daha Papa’yla buluşup Türkiye ziyaretinin detayları ile diğer güncel dini konuları ele aldı.
Ve bu görüşme Papa’nın resmi programında yine; “Konstantinopol Ekümenik Patriği Bartholomeos” ifadesiyle duyuruldu.
Demek ki, “nostaljik avuntu” içinde olan sadece Yunanistan değilmiş!..
“Olimpos Dağı’nın Çocukları” Kim?
Ankara-Atina arasındaki orantısız, alttan almaya veya görmezden gelmeye dayalı ilişkiler ortadayken, geçenlerde AKP’nin Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman şunu söyledi:
“Olimpos Dağı'nın çocuklarının bu ülkenin örfünün, dininin, milli değerlerini ve kültürünü anlamasını asla beklemiyoruz. Onların hayran oldukları kültür belli.”
Kimdir bu “Olimpos Dağı’nın çocukları”; keşke ismiyle, cismiyle açıklasa da bilsek!..
Şu sıcak olayla bitirelim.
Bir maçta Yunanistan’ın köklü basketbol kulüplerinden Panathinaikos’un hocası Ergin Ataman ile Türkiye aleyhinde küfürlü tezahüratta bulunuldu.
Ataman da küfürbazlarla atıştı ve oyundan atıldı. Hatta tutuklanması istendi.
Bunun üzerine Ataman, medyamızda “dik durdu” ifadesiyle sür manşetten görülen şu açıklamayı yaptı:
“Ülkeme küfrettirmem. Bana edebilirsiniz, ama Türkiye’ye küfredemezsiniz... Yine olsa yine aynı şeyi yaparım.”
“Kıbrıs’ta işgâlcisiniz... Ege adaları bizim... Casus Belli’yi kaldırın... Rumlara- Ermenilere soykırım yaptınız... Konstantinopol... Ekümenik Patrik”... Helen haritaları ve niceleri...
Ülkemizi yönetenlerin de Ergin Ataman gibi, “ülkemize küfrettirmeyiz” demesi için acaba daha ne söylenmesi gerekiyor?!
Tüm okurlarımızın bayramı kutlu olsun.
Müyesser YILDIZ
6 Haziran 2025
Çok Okunanlar

İstanbul’un Fethinin Yıldönümünde Vatikan’da ne oldu?

Gelinim Mutfakta 6 Haziran Cuma puan durumu: Bugün kim elendi?

Rönesans Rezidans’ın Mühendisi Hüseyin Yalçın Coşkun, Sırbistan’da ölü bulundu

İtirafçı müteahhitte tam gaz destek: Fotoğrafları sildirdiler

Hüseyin Çelik'in ardından AKP'den bir çatlak ses daha...

CHP'den tarihi fark: Aradaki fark ilk kez bu kadar arttı

Ünlü kasapta skandal patladı, yurttaş ayakta!

PKK'nın sözde fesih kongresinde ortaya çıktı!

Yandaş medya yeni düzenlemenin detaylarını duyurdu

Bayram Ekonomisi: Gelenek, Tüketim ve Toplumsal Döngü