Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,2401
Dolar
Arrow
34,4862
İngiliz Sterlini
Arrow
43,5545
Altın
Arrow
2962,0000
BIST
Arrow
9.367

Mühendis müteahhitlerimiz alaylılara karşı

Son yazılarımda ülkemizi imar ettiği gibi dünyanın diğer 135 ülkesinde de imar ve inşaat faaliyetleri yürüten, yurt dışı taahhüt işlerinden yaklaşık 500 milyar dolarlık döviz girdisi yaratan Mühendis-Müteahhitlerimizi yazdım. Başarılarını anlatmaya çalıştım.

Modern Türkiye’nin gelişimine yaptıkları katkıdan ve uygarlık yolunda ülkemize yarenliğinden söz ettim. 'NAFİA' adlı belgeselini hazırladık ve kitabını yazdık. TRT ve Anadolu Üniversitesi'nden Allah razı olsun.

Çalışmalarımıza katkı veren Mühendis-Müteahhitlerimizin hakkı ödenemez.

Soru şu, "Bu kadar kabiliyetli mühendislerimiz, mimarlarımız ve sektörümüz var iken, neden depremlerde çoluk çocuk molozların altında trajik biçimde ölüyoruz?" 

Neden kolonların-kirişlerin-tabliyelerin altında kayboluyoruz? 

Cesetlerimiz neden bulunamıyor?

İsimsiz bebek mezarlarımız neden rüyamıza giriyor?

Neden mezar taşımızda “ismimiz” yerine “rakam” yazıyor? 

Neden mi? Hadi bakalım neden!

Marmara Denizi'nin altına inşa edilen Avrasya Tüneli'nden 100 milyondan fazla araç geçmiş. 

Henüz tünele girip de çıkmayan bir araç rapor edilmemiş. 

Osman Gazi Köprüsü'nden 55 milyondan fazla araç geçmiş.

Henüz denize düşen araç rapor edilmemiş.

Marmaray’ı kullanan yolcu sayısı bir milyara yaklaşmış. Henüz boğulan bir yolcu rapor edilmemiş.

İstanbul köprülerinden günlük 250 bin araç geçiyormuş.

Henüz Boğaz'a gömülen bir araç rapor edilmemiş.

İstanbul-İzmir Otoyolu'nu yüzbinlerce araç kullanmış.

Henüz çukura düşen bir araç rapor edilmemiş. 

İstanbul-Ankara-Antalya havalimanlarımıza günlük 3 binden fazla uçak inip kalkmış. 

Henüz tekerini pistten kesemeyen ya da piste koyamayan bir uçak rapor edilmemiş.  

Dünyanın en büyük betonarme barajı yapılmış.

Bir damla su sızıntısı rapor edilmemiş.

Çanakkale Köprüsü henüz yapıldı ama orada da şimdiye kadar rapor edilen bir aksaklık yok. 

Ne oldu da Maraş Depremi'nde 400 binden fazla konutumuz çöktü, 50 binden fazla insanımız öldü? Alt yapımız patladı.

Cevabını ben biliyorum. 

Mesela aşağıdakilere benzer kurallarımız olsaydı netice yine aynı mı olurdu?

Projelerimiz lisanslı, teknik yeterlilik sahibi, bünyesinde profesyonel yetkin mühendisi istihdam eden, alt yapı-üst yapı konusunda uzman mühendis-müteahhitlerimize yaptırsaydık,

Okur-yazar olmayan, sığırını satıp inşaat sektörüne atlayan haydutlara 'dur' deseydik,

Kamu kayıtlarında sayısı 300 bine yaklaşan alaylı müteahhitlerin lisansını iptal etseydik,

Televizyonlarda “kalitesiz inşaatlar yaptım” diye zırvalayanlara pirim vermeseydik,

Yapı Denetim Şirketleri daha kamusal-kurumsal hale getirseydik,

En önemli yapı taşı olan beton üretim tesislerinin kalite kontrol sürecini sürekli izleyen bir sistem kursaydık,

3-4 kat üstü bina projesine ciddi bir proje denetim sistemi kursaydık,

Özellikle 7-8 kat üstü projelerin proje tasarımını özel eğitimden geçmiş lisanslı mühendislerin yapmasını sağlasaydık,

Hayır, bu yıkım olmazdı.

Japonya gibi, Şili gibi basit hasarlar ile bu afeti atlatırdık. 

Ancak, son elli yılda canımıza ve malımıza kasteden aç gözlüleri durduramadık. 

Öyle bir durduramadık ki Yeşilçam bile konuya duyarsız kalamamış.

Yönetmenliğini Erden Kıral’ın yaptığı, senaryosunu Tuncel Kurtiz’in yazdığı 1979 yapımı  (Orhan Kemal’in 1954 yılında yazdığı aynı adlı romanından) “Bereketli Topraklar Üzerinde” filmi başımıza gelecek olan felaketi “bir kalfanın serzenişi” ile aslında taa o zamanlar fark etmiş. 

Sonuç:

Mühendis-Müteahhitlerimiz ayağa kalkmadan, seslerini yükseltmeden, alaylı müteahhitlere karşı cephe açmadan, hurdadan alınma ağır hasarlı lüks araç kullanan, lüks mağazadan aldığı streç pantolonun içine pazardan 5 tanesi 10 liralık don giyen, nargile kafelerde sivri burun parlak ayakkabıları ile bağdaş kurup sektörü yönlendiren, kendilerine de 'müteahhit' diyen ayak takımı şarlatan inşaatçıları sistemden temizlemeden aynı torbaya konmaktan kurtulamayız.

Amacımız oyun bitince şah da piyon da aynı torbaya konmasın.

Bu gidişle, Avrasya Tüneli'ni ve Deriner Barajı'nı yapan ile 50 binden fazla kişinin ölümüne sebep olan aynı torbaya girecek. 

Mesleğimizin itibarını da kimse kusura bakmasın kurtaramayacağız.