BERGAMA’DAN SİYANÜR GÜNLÜKLERİ-11
Bilgi ve birlikte yaşamak insanın en önemli güçleridir.
Başlangıcından bu yana sahip olduğu zekâ ile insan, öğrendiklerini biriktirip yorumlamış, yeni çıkarımlar yapmış, paylaşmış, birbirine aktarmıştır,
Böyle böyle vahşi doğada, sınırlı fiziksel yeteneklerine rağmen hayatta kalmayı, varlığını sürdürmeyi başarmıştır.
Modernite çağında, varlığını tehdit edebilecek “siyanür” zehri kapılara dayandığında insanların ilk tepkisi bu maddeyi öğrenmeye çalışmak oldu.
Siyanürün kullanılacağı “altın madenleri”nin insana ve çevresine verdiği zararlar konusunda çok sayıda söylenti, yakıştırma ve endişe vardı.
Ancak bu durum, doğru bilgiyle aşılabilirdi ya da ona göre davranılabilirdi.
Sıradan insanın günlük korkularına karşı birileri zenginliklerine zenginlik katmak istiyordu.
Üstelik zehir kullanacak bu şirketler yabancıydı.
İzi tozu belli değildi!
(Sivas-Kangal’da insanlar “siyanür”e karşı)
Zehir kullanarak, çevreye zehir saçarak altın elde etmek isteyen dev şirketlerin yöre insanlarını bu belaya razı etmek için çok güçlü propaganda araçları ve elemanları vardı.
Yerelde çıkar sağlamaları yetmiyor, her karış yurt toprağına ulaşılmaya çalışılıyor, “siyanürlü altının” ulusal ekonomiye yapacağı katkı abartıla abartıla anlatılıyordu.
"Siyanürlü madenlere karşı çıkmak, ülkenin ekonomik gelişimine zarar vermek anlamına geliyordu”.
“Zengin madenlerin fakir bekçisi olunamazdı”
“Bizi kıskanan başka devletler altın çıkarıp zengin olmamızı istemiyorlardı.”
Böyle yanıltıcı çıkışlara karşı, can ve mal güvenliğinden endişeli yöre halkının bilgiye ihtiyacı vardı.
İzmirli Mühendis Odaları, böyle bir işletmeyle ilgili sakıncalar konusunda Bergama çevrecilerini uyarmıştı ama verdikleri bilgi yeterli değildi.
Onlarda da kapsamlı bilgi yoktu. Teknoloji karmaşıktı. Konu ülkede yeniydi.
Zehircilerin zehirli propagandalarına karşı insanların kendini savunabilmesi için doğru verilere ihtiyaç vardı; yalnızca bilgi onları koruyabilirdi.
****
(Greenpeace, iklim değişikliklerine yol açan petrol kullanımına karşı eylemde)
Bu arada İzmir limanına, çevrecilik konusunda Dünyaca namlı “Greenpeace” (Yeşilbarış) kuruluşunun gemisi “Sirius”un geldiği öğrenildi.
15 Eylül 1971'de Kanada'nın Vancouver kentinde kurulmuş Greenpeace adlı örgüt Dünya çapında yaptığı çarpıcı eylemlerle “çevre korumacı”, saygın bir örgüt olarak tanınıyordu.
Çevresel sorunlara dikkat çekmek ve küresel ölçekte farkındalık yaratmak için kurulan bir sivil toplum hareketi olarak biliniyordu.
Greenpeace yetkilileri giderlerini bağışlarla karşıladıklarını belirtiyorlardı!
Bir botla balina avlayan gemilerin bordalarına yazı yazmak, denizlerde petrol tankerlerinin peşine düşmek, atom santralarına karşı duvarlara tırmanmak gibi eylemleri sert ve riskli olmasına rağmen Dünyaca sempatiyle karşılanıyordu.
Çevre korumayla ilgili ilk evrensel ve eylemsel duyarlılıktı yaptıkları. Çok ses getiriyordu.
Toplumların, siyasal hareketlerin göz ardı ettiği ya da ağır davrandığı ortamda kitleler elbette doğanın korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesiyle ilgiliydi.
“Çevreyi korumak” yalnız kumsallarda sigara izmariti toplamak, sokaklarda öğrencilere çöp toplayıcılık yaptırmak değildi!
Çok içine kapanık bir sivil örgüttü Greenpeace!
Çevre sorunlarında dikkatlerini yönelttikleri konular sınırlıydı.
Bir yıldızın, “Sirius”un adını verdikleri gemileriyle Dünya’yı dolaşıyor, kendi seçtikleri çevre konularında farkındalık yaratmaya çalışıyorlardı.
01.09.1992’de Türkiye'ye, önce İstanbul'a geldiler.
Gemiyi Çevre Bakanı DYP’li Bedrettin Doğancan Akyürek, SHP’li Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş ziyaret etti.
İstanbul’dan sonra İzmir’e uğradı Sirius. Kentin zarif Kordonboyu’na demirledi.
Greepeace temsilcileri “Nükleer Santrallara” karşı bir basın toplantısı ve onlara katılanlarla birlikte sembolik bir yürüyüş yaptı.
Hatta o zamanki Karşıyaka Belediye Başkanı, çevreye özenli Cihan Türsen’le birlikte Karşıyaka’da bir anı ağacı, palmiye dikti.
Bütün bunlar Türkiye’de çevre kirliliği, doğanın korunması konusunda yurttaşların ilgisini gösteriyordu.
Bu bağlamda Bergama Belediye Başkanı, Meclis Üyeleri ve yöre köylülerinin Muhtarları hem bilgi almak hem de kendilerine uluslararası bir dayanak bulmak arzusuyla İzmir’e, Greenpeace temsilcileriyle çat kapı görüşmeye gittiler.
Evrensel anlamda ünlü Greenpeace Türkiye’nin ilk “köylü çevrecilerini” görmezlikten gelemezdi ya!
Bergamalı heyet İzmir’in Kordonboyu’na, rıhtıma yanaşmış Sirius gemisine gelip, merdivenlerden çıkıp ünlü gemiye bindiler.
Ancak geminin içindeki yaşam alanlarından birinin kapısı açıldığında, hiç beklemedikleri bir durumla karşılaştılar.
Bergama köylülerin çok yakından tanıdığı, onları “Siyanürlü madene” karşı çıkmamaları için ikna etmeye uğraşan, ulufeler dağıtan siyanürcü Eurogold Şirketinin yerel baş sorumlulardan biri, yardımcılarıyla birlikte kapıdan dışarı çıkıyordu. Greenpeace’in bir görevlisi de onları geçiriyordu.
Dünya’nın dev siyanürcü şirketlerine karşı mücadele eden Bergamalı çevrecilerin aklı allak bullak oldu!
(O dönemin-1992, SHP’li Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş İstanbul’da Greenpeace’e bağışta bulunuyor)
Onlar, Dünyaca ünlü çevreci Greenpeace’den canlarını korumak için yardım istemeye gelmişlerdi ama onları zehirleyebilecek bir işletmenin baş sorumluları Sirius gemisine kabul edilmiş, anlaşılan Greenpeace temsilcileriyle görüşmüş, gidiyorlardı.
Neydi bu? Ne anlama geliyordu?
Bergamalılar bir kamaraya/gemi odasına davet edildiler ve aralarında bulunan yabancı dil bilen arkadaşlarının yardımıyla dertlerini anlattılar. Onlardan Dünya’daki bu tür işletmelerle ilgili bilgi, belge istediler.
Greenpeace temsilcileri konukları saygıyla dinlediler ve yalnızca nükleer santrallerle ilgilendiklerini, siyanürlü altın madenlerinin ise gündemlerinde olmadığını belirttiler."
Görüşme bitmişti!
Bir yardım almadıklarını düşünen konuklar gemiden ayrılırken bir Greenpeace temsilcisi, Avustralyalı bir kadın çevreci; onların sorununu anladığını, Dünya’nın başka yerlerinde de bu tür madenlerin çevreye çok büyük zararlar verdiğini; adres verilirse İngiltere Londra’da “Minewacht” adlı bir sivil toplum kuruluşunun onlara belgeler gönderebileceğini söyledi.
Dünya’da; ABD’de, Kanada’da, İngiltere’de hatta Hindistan’da böyle, sözcük anlamı “Çimenkökleri” olan “Grassroots” denen toplumsal “Taban Hareketleri” vardı.
Zehirli maden sorunu Dünya’nın her yerinde çevrenin canına okuyordu!
(ABD’nin batısındaki Idaho ve doğusundaki Maryland eyaletlerindeki zehirli madenlerle ilgili görüşmeler hakkında yerel çevreciler tarafından yapılan duyuru. “Şimdi hayır de!”)
Özellikle siyanürlü altın madenlerinin yol açtığı rezillikleri toplumlara ileten, uyaran sivil toplum kuruluşları “Minewatch” “Madengözlemcisi” olarak adlandırılıyordu.
Biraz buruk ayrıldı Bergamalılar Greenpeace’in Sirius gemisinden.
Umdukları “çevre koruma dayanışmasını” bulamamışlardı.
Eurogold’un zehirci yöneticilerinin ne işi vardı Greenpeace’in yanında, gemisinde!
Bu ünlü çevreciler Köylülere karşı hiç de sıcak davranmamışlardı.
Avustralyalı genç bir kız hariç!
O da bakalım sözünü tutacak mıydı?
Siyanürlü madenlerin bal ve şerbet olduğunu, çevreye hiç zararı dokunmadığını propaganda eden Siyanürcü Eurogold şirketinin bu iddialarına karşı canlarını korumak için bilgiye ihtiyaçları vardı köylülerin.
Evlerine döndüler.
Bir zaman sonra bir gün postadan bir çuval dolusu belge çıktı. Gerçekten Londra’dan geliyordu.
Greenpeace’in kadın temsilcisi sözünü tutmuştu.
Dünya’nın dört bir yanından toplanmış gazete haberleriyle, bilim kuruluşlarının raporlarıyla doluydu çuval.
Siyanürün Dünya’da yarattığı kirliliği, ölümleri anlatıyordu.
“Ok Tedi”, Guyana”, “Papua Yeni Ginesi”, “Nevada” gibi birçok yerde siyanürlü zehircilerin neden olduğu felaketleri içeren belgeler resimleriyle birlikte gözler önündeydi.
Bunlar Anadolu’da olası çevre kırımlarının habercisiydi.
Keşke bu şirketlere işletme izni veren kamu görevlileri, politikacılar; “Erzincan İliç altın madenindeki ölümlere göz kırpanlar”, “Fatsa’da Ordu’nun derelerindeki arsenikli atıklara aldırmayanlar”, “Artvin’de Cerrattepe’nin koyu yeşil ormanlarına kıymaya kalkanlar” bu belgeleri okuyup inceleseydi!
Halka gerçeği anlatsalardı! Başlarına gelecekleri!
***
(Maden gözlemcisi-Minewatcher Roger Moody’nin siyanürcü şirketlerin iç yüzünü sergilediği kitabı)
Bir de kitap çıktı belgeler içinden!
Adı: “Gulliver File: Mines, People & Land: A Global Battleground” idi.
“Gulliver Dosyası: Madenler, İnsanlar ve Toprak: Küresel Bir Mücadele Alanı”.
Yazarı zehirli madenler karşıtı, İngiliz araştırmacı Roger Moody idi.
Dünya’da çevre felaketlerine neden olan şirketlerin, “Siyanürcü Ahtapot”un ipliğini pazara çıkarıyordu.
Neler yapmışlardı neler!
Kitabına koyduğu isim de ilginçti!
Çocukların bile bildiği “Gulliver”in serüvenlerinin ne işi vardı “siyanürlü altın madenleriyle”.
“Gulliver”, İrlandalı yazar Jonathan Swift tarafından yazılmış, ilk kez 1726 yılında yayınlanmış “Gulliver'in Seyahatleri” adlı kitabın roman kahramanıydı. Bu kitap Dünya’da en çok okunmuş kitaplardan biriydi.
Öykü fantastikti:
“Bir gemi kaptanı olan serüvenci Gulliver gemisi batınca bir adaya sığınmıştı. Bu adada yaşayan 15 cm boyunda, kendilerine Lilliput diyen insanlar, onlara göre bir dev kadar büyük Gulliver’den zarar verebileceği nedeniyle korkmuşlar ve onu yere yatırıp iplerle bağlamışlardı”.
Başından geçen çeşitli olaylardan sonra Gulliver yurduna dönmüştü.
Aslında Jonathan Swift, 300 yıl önce yazdığı bu kitapta alaycı bir dille toplumsal taşlamalar yapıyordu.
(Jonathan Swift’in Gulliver’in Seyahatleri kitabı)
Dünya’daki kirli madenciliğin, özellikle siyanürlü altın madencilerinin yaptıkları pis işlerin iç yüzünü topluca açığa çıkarıp kaydeden Roger Moody, “altına tapan” Vahşi Kapitalizmin yüzsüzlüğünü sergiliyordu bu kitapta.
Tabii ki Türkiye’deki siyanür sorunu Dünya’nın her yerinde, çok öncesinden vardı.
Siyanürcü şirketler kollarıyla tüm ülkeleri sarmıştı.
Roger Moody yayınladığı belgelerin yanı sıra kitabın adıyla, mecazla bir şeyler anlatıyor, öneriyor olmalıydı!
“Muhtemelen Gulliver insanlığı temsil ediyordu ve zehirci şirketler tarafından kımıldamayacak şekilde yere sımsıkı bağlanmıştı. Hareket etmesi istenmiyordu!”.
Ya da “Gulliver sayıları çok az olan zehirci bir şirketti ve Lilliput olarak betimlenen sayıları çok olan insanlar, halk eylemleriyle, küçük Lilliputların yaptığı gibi dev zehirci şirketleri eylemsiz bırakıyordu. Küçükler büyüklere karşı direnebiliyor ve kazanıyorlardı!”.
Avustralyalı çevreci genç kız gönderdiği birçok belgeyle ve bu kitapla, Bergama’nın canlarını kurtarmak için çare arayan köylüleriyle dayanışmasını göstermişti.
****
Belgeler okundukça, öğrendikçe herkesin şaşkınlığı artıyordu.
Neler neler yapmış, Dünyamızı nasıl, ne kadar çok zora sokmuştu bu aç gözlü altıncılar!
Bu zehirciler hiç de masum değildi!
Tam tersi!
Neden bunları, Anayasa’nın 56.Maddesi gereğince görevleri “halkın can ve mal güvenliğini” sağlamak zorunda olan kamu yetkilileri gelip halka anlatmıyorlardı?
Bilakis, artık bu zehirci şirketten yana tutum takınmaya başladıkları seziliyordu.
Gönüllü çevreciler ve Bergama Belediyesi ilgilileri bu belgeleri ve içlerindeki bilgileri kamu görevlilerine ve basına iletti.
Gözler açılmalı mıydı, kapanmalı mı?
Ülkenin başına talih kuşu mu konmuştu, yoksa büyük bir bela mı?
Çok geçmeden Bergamalı köylülerin yanına Türkiye’nin her tarafından saygın Bilim İnsanları yardıma koşacaktı.
***
İnsanlar, üzerinde yaşadığımız mavi gezegende yalnız değil.
Dünya çapında böyle sorunları sahiplenen, karşı çıkanların yanlarında duran birçok insan var.
Karıncaların kardeşleri var!
(Kaynak: https://www.greenpeace.org /// https://www.minewatchnc.org /// Roger Moody: Gulliver File: Mines, People & Land: A Global Battleground)
Sefa Taşkın
09.02.2025
Karşıyaka/İzmir
Çok Okunanlar
![İstanbul Sibirya etkisine giriyor: İşte güncel hava durumu! İstanbul Sibirya etkisine giriyor: İşte güncel hava durumu!](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73061/kapak_meteroloji-genel-mudurlugu-uyardi-istanbul-sibirya-etkisine-giriyor-iste-guncel-hava-durumu-123478.jpg)
İstanbul Sibirya etkisine giriyor: İşte güncel hava durumu!
![Monaco - Benfica maçı hangi kanalda, saat kaçta? Monaco - Benfica maçı hangi kanalda, saat kaçta?](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73124/kapak_kerem-akturkoglu-ve-orkun-kokcu-ilk-11de-olacka-mi-monaco-benfica-maci-hangi-kanalda-saat-kacta-468444.jpg)
Monaco - Benfica maçı hangi kanalda, saat kaçta?
![Balsu Gıda halka arz ne zaman? Balsu Gıda halka arz ne zaman?](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73078/kapak_balsu-gida-halka-arz-ne-zaman-balsu-gida-halka-arz-kac-lot-verir-katilim-endeksine-uygun-mu-balsu-gida-halka-arz-hangi-bankalarda-var-919183.jpg)
Balsu Gıda halka arz ne zaman?
![Beşiktaş ile Anadolu Efes karşı karşıya geliyor Beşiktaş ile Anadolu Efes karşı karşıya geliyor](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73121/kapak_besiktas-maci-ne-zaman-besiktas-anadolu-efes-turkiye-kupasi-maci-hangi-kanalda-saat-kacta-361937.jpg)
Beşiktaş ile Anadolu Efes karşı karşıya geliyor
![BM'den Ankara'ya şok!.. 'Akın Öztürk'ü serbest bırakın'... BM'den Ankara'ya şok!.. 'Akın Öztürk'ü serbest bırakın'...](https://i.12punto.com.tr/Author/muyesser-yildiz-cover.jpg)
BM'den Ankara'ya şok!.. 'Akın Öztürk'ü serbest bırakın'...
![AKP’de kongre öncesi kulisler hareketlendi: Albayrak ekibi devrede... AKP’de kongre öncesi kulisler hareketlendi: Albayrak ekibi devrede...](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73062/kapak_akpde-kongre-oncesi-kulisler-hareketlendi-albayrak-ekibi-devrede-soylu-ve-ozhaseki-iddiasi-807446.jpg)
AKP’de kongre öncesi kulisler hareketlendi: Albayrak ekibi devrede...
![12 Şubat günlük burç yorumları: Günün en şanslı burçları neler? 12 Şubat günlük burç yorumları: Günün en şanslı burçları neler?](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73077/kapak_12-subat-gunluk-burc-yorumlari-gunun-en-sansli-burclari-neler-079522.jpg)
12 Şubat günlük burç yorumları: Günün en şanslı burçları neler?
![BEDAŞ 12 Şubat'ta İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı BEDAŞ 12 Şubat'ta İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73070/kapak_bedas-acikladi-istanbulda-elektrik-kesintisi-12-subatta-hangi-mahalleler-etkilenecek-694943.jpg)
BEDAŞ 12 Şubat'ta İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı
![Erdoğan’ın Asya turundaki uçak konvoyu tartışma yarattı Erdoğan’ın Asya turundaki uçak konvoyu tartışma yarattı](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73075/kapak_erdoganin-asya-turundaki-ucak-konvoyu-tartisma-yaratti-togglar-kargo-ucaginda-tasindi-179267.jpg)
Erdoğan’ın Asya turundaki uçak konvoyu tartışma yarattı
![Gelinim Mutfakta 12 Şubat Çarşamba puan durumu: Bugün çeyrek altını kim aldı? Gelinim Mutfakta 12 Şubat Çarşamba puan durumu: Bugün çeyrek altını kim aldı?](https://i.12punto.com.tr/Archive/2025/2/12/73108/kapak_gelinim-mutfakta-12-subat-carsamba-puan-durumu-bugun-ceyrek-altini-kim-aldi-gelinim-mutfakta-gunun-birincisi-kim-oldu-248531.jpg)
Gelinim Mutfakta 12 Şubat Çarşamba puan durumu: Bugün çeyrek altını kim aldı?