Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
46,8469
Dolar
Arrow
40,5798
İngiliz Sterlini
Arrow
54,2381
Altın
Arrow
4339,0000
BIST
Arrow
10.642

Sır perdesi aralanıyor: Hakan Fidan’ın hayatı bilinmeyenleri ilk kez kaleme alındı

Gazeteci-Yazar Caner Taşpınar, Hakan Fidan’ın sırlarla dolu hayatına mercek tuttu. “Sır Küpü” kitabını okurlarla buluşturan Taşpınar’a göre; Erdoğan sonrası için başlayan taht kavgasının en önemli figürlerinden birisi Fidan… Ancak Fidan’ın işi kolay değil!

Sır perdesi aralanıyor: Hakan Fidan’ın hayatı bilinmeyenleri ilk kez kaleme alındı

Söyleşi ve fotoğraflar: Sercan Meriç

Cumhurbaşkanı Erdoğan sonrası dönem, Ankara kulislerinin en çok merak edilen denklemini oluşturuyor. Bu denklemin kilit ismi ise şüphesiz Erdoğan’ın “kara kutusu” olarak tarif edilen Hakan Fidan... Gazeteci Caner Taşpınar, Kırmızı Kedi’den yayımlanan son kitabı "Sır Küpü" ile Fidan'ın portresini ve Erdoğan sonrası için başlayan taht kavgasındaki rolünü mercek altına alıyor. Taşpınar'a göre AKP içinde "taht kavgası" çoktan başladı ve bu mücadelenin öne çıkan isimlerinden birisi de Hakan Fidan… Öte yandan Erdoğan ailesi de iktidarı elinde tutmak istiyor… Taşpınar, Fidan’ın Öz Elif Sitesi’nde başlayan ve MİT Başkanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’na uzanan serüvenini 12punto’ya anlattı.

“Sır Küpü-Taht Kavgası Başlıyor” kitabında çarpıcı bir Hakan Fidan portresi çiziyorsun... Nasıl ortaya çıktı bu kitap?

Aslında AKP içerisindeki Erdoğan sonrasına dair bir kavganın boyutunu yazmak istiyordum; taht kavgası olarak. Bununla ilgili birtakım notlar, çalışmalar sürerken AKP içindeki kavganın Hakan Fidan üzerinde yoğunlaştığını gördüm. Ve şöyle bir tabu haline gelmiş Hakan Fidan: MİT Başkanlığı yapmış olması, onun öncesindeki görevleri vesaire bir tabu haline gelmiş. Hakan Fidan hakkında konuşmak, Hakan Fidan hakkında yazmak mümkün değil gibi sanki. Medyada bakıyorsunuz, Hakan Fidan'la ilgili ortaya bir portre koyulamıyor. Dışişleri Bakanı olduğunda bile “İlk defa sesi duyuldu” şeklinde ana haber bültenlerinde haber geçildi. Ortada bilinmeyen bir Hakan Fidan var ve taht kavgasının tam ortasında, bütün oklar ona dönmüş durumda. Dolayısıyla bu kişinin bilinmesi gerekiyor. Bu tabuya bir dokunulması gerekiyordu. AKP'nin yaptırdığı tüm anketlerde de Erdoğan sonrası dönem için öne çıkan bir isimdi. Ben de "Hakan Fidan kimdir, nedir?" diye yola çıktım. 

Nasıl bir profil çıktı karşına?

Bir kişinin nasıl bir çocukluktan, gençlikten geçtiğini, neler yaptığını bilerek, görerek anlamamız gerekiyor ki, "Demek ki Hakan Fidan'ın heybesinde bunlar var. Böyle bir çizgi oluşturacak, hayata böyle bakıyor" diyebilelim. Bunu anlamamız gerekiyordu. Ben de o nedenle bu kitabı iki bölüme ayırdım. İlk etapta “Hakan Fidan kimdir, nasıl bir çevreden gelmiştir, idol gördüğü isimler, hem astsubaylık hem üniversite dönemindeki tezleri nasıl gelişmiş, kimler ona yol açmış” gibi konuları ele aldım. Kitabın diğer bölümünde de artık taht kavgasına bir giriş yaparak, "Hakan Fidan kimlerle, nasıl bir mücadele veriyor, ona dönen oklar neler, kimler onun yolunu kesmeye çalışıyor?" gibi sorulara yöneldim.

Köklerinin nerede filizlendiğinden devam edelim... Öz Elif Sitesi çok kritik bir yer. Nedir Öz Elif Sitesi?

Ankara'da bir site, bir kooperatif. Bu sitenin çalışmaları 70'lerde başlıyor ve büyük bir alanda kuruluyor. Bu siteyi fikri olarak yapan ve hayata geçiren kişi çok önemli: Mehmet İhsan Arslan. Damat kitabımda Arslan’ı çok ayrıntılı anlatmıştım. Oğlu Mücahit Arslan'dan da detaylı bahsetmiştim. Bu sitede bir yıl yaşamış olan Abdüllatif Şener'le de konuştum. Sadece şunu söyleyeyim; Mehmet İhsan Arslan yola şöyle başlıyor: "Bu sitede kalacak olan kişiler namaz kılacak." Birinci şart bu. Hatta bir kişinin kılmadığını tespit ettiklerinde götürüp parasını geri veriyorlar ve siteye almıyorlar. Böyle bir getto oluşturulmuş. Şalvarlılar, sarıklılar, bir tarikat yuvası şeklinde... Önemli isimler var. Recep Tayyip Erdoğan'ın da yolu buradan geçmiş. Diyanet İşleri başkanlarının, Erbakan'ın da yolu buradan geçmiş. Dolayısıyla Milli Görüş'ün ve onun alt başlıkları olan Akıncılar gibi yapıların önemli isimlerinin yolu buradan geçmiş. Bu site Hakan Fidan için de çok kritik. 

Hakan Fidan bu sitede kalıyor mu?

Bu sitede kendisi kalmıyor ama kardeşinin evi var. O nedenle de sitede sıklıkla bulunuyor. Hatta onun yanında çok sık bulunan iki isimden bahsedeyim: Birisi Ömer Çelik, birisi Mücahit Arslan. Mücahit Arslan, hâlâ bu sitenin çeşitli toplantılarına günümüzde katılıyor. Bu sitenin yöneticisiyle ilgili önemli bilgileri kitapta aktardım. Hatta onun ilişkilerinden Ergenekon’a uzanan bir sanığımız var. O sanığın dosyasında Hakan Fidan'ın telefonu çıkıyor. Hakan Fidan o dönem MİT Başkanı. O sanık diyor ki, "Beni Hakan Fidan'a beni sorun." Öz Elif Sitesi'nin böyle girift ilişkileri var ve Hakan Fidan'ın çocukluğuna, gençliğine çok etki eden bir nokta. Mehmet İhsan Arslan'ın şöyle bir sözü var: "Ben Hakan Fidan'ın çocukluğunu bilirim." Sonrasında bir bakıyorsunuz 15 Temmuz günü Hakan Fidan'ın odasında Mehmet İhsan Arslan da var. 

Hakan Fidan’ın astsubaylıktan MİT Başkanlığı’na uzanan serüveni nasıl ilerliyor?

Bir astsubayın MİT Başkanı olması diye bir teamül yok, böyle bir şey görülmüş değil. Zaten Hakan Fidan MİT Başkanı olduğunda en çok tartışılan şeylerden biri buydu. Generallerin olduğu bir makamdır. Bir tek Sönmez Köksal sivil kökenlidir. Hakan Fidan'ın hayatına baktığınızda şöyle bir şey var: Astsubaylık dönemi, bir NATO görevi vesilesiyle Almanya'da bulunuyor. Orada, Amerika'nın kendi askerlerinin eğitim alması için kurduğu bir üniversitenin kampüsünde eğitim alıyor ve hazırladığı tezler istihbarat üzerine... Karşılaştırmalı tezler hazırlıyor; yani Amerikan istihbaratıyla Türk istihbaratının karşılaştırılması gibi. Çalışmalara buradan başlıyor. Mesela Hakan Fidan emekli olabilirdi ama olmuyor, tercih etmiyor. Büyükelçilikte görev alıyor.

Avustralya'nın Ankara Büyükelçiliği'nde görev alıyor değil mi?

Evet, bu da çok tartışılıyor. Şunu da söyleyeyim, bu kitabı yazarken çok sayıda kişiyle görüştüm. İstihbarat anlamında çok önemli isimler, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden çok önemli isimler... Ama kimse isminin geçmesini istemiyor. Sadece eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş'in görüşleri ve değerlendirmeleri kitapta yer alıyor. Onun dışında kimse kitapta isminin geçmesini istemedi. Bu durum da Hakan Fidan'ın bir tabu haline geldiğini gösteriyor. Zaten bu kitabı yazma sürecinde beni rahatsız eden de bu oldu. Sonuçta kendisi bir siyasetçi. MİT Başkanlığı yapmış olabilir ama siyasetin içinde ve bir görev alıyor. Üstelik Rusya'da Hakan Fidan'la ilgili kitap çıktı, Türkiye'de bir tane kitap yok. Nasıl olmaz? Ferhat Ünlü'nün yazdığı MİT Gerçeği kitabında ilk defa doğum tarihini görebiliyoruz. Bu durum beni çok rahatsız etti. O büyükelçilikteki görevinin de bir istihbarat çalışması olduğunu görüştüğüm herkes teyit etti. Bir başka ülkenin istihbarat alanında bulunmuş birinin sonradan MİT Başkanı olması bir rahatsızlık yaratıyor. Bence asıl önemlisi şu: Hakan Fidan oraya kimin aracılığıyla girdi? 

Birçok kişi Hakan Fidan'la anılmak istemiyor ama Ahmet Davutoğlu ve Beşir Atalay, “Fidan’ı siyasete biz kazandırdık” diyor…

Tabii.

Nasıl bir ilişki var aralarında?

Baba-oğul ilişkisi... Ben söylemiyorum, onlar söylüyor. Bugün bile Davutoğlu, Hakan Fidan'la ilgili kelimelerini gerçekten seçerek konuşuyor. Dönelim büyükelçiliğe… Aldığı görevlerde hep kritik noktalarda olmuştur. TİKA Başkanlığı, MİT Başkanlığına giden önemli bir eşiktir. Hep bu noktalarda Davutoğlu'nun izini görüyoruz. Ya Davutoğlu'nun kendisini ya da onunla çok yakın ilişkisi olan birilerini görüyoruz.

Davutoğlu, Fidan’ı AKP’deyken milletvekili de yapmak istemişti…

Evet, orada mesela Davutoğlu çok diretti. Ben orayı Hakan Fidan açısından taht kavgasının başlangıç noktası olarak aldım. Çünkü kamuoyunun önünde çok açık ve sert bir tartışma yaşandı. Açıktan basına demeçler vererek Erdoğan, Fidan'ın milletvekili olmasını istemediğini söyledi. Ama orada bir-iki aylık süreçte hem Hakan Fidan hem de Davutoğlu direndi. O anlamda bu 7 Şubat olayı Hakan Fidan için önemli bir ders olmuştur.

Hakan Fidan, Kürt kökenli mi?

Hakan Fidan’ı bölgede sorduğunuz zaman Hasenan isimli bir Kürt aşiretinin üyesi olarak tarif ediliyor. Ancak yine Ferhat Ünlü, "Babası Kırşehirli'dir. Van kökenlidir ama Kürt değillerdir, Türkmendir" diyor. Kuzeni olduğunu söyleyen isimler Hakan Fidan'ın Kürtçe bildiğini söylüyor, "Bizim aşiretimizdendir" diyorlar. Bunlar da yalanlanmış değil. Kürt aşiretinden de olabilirsiniz, Türkmen de olabilirsiniz. Ne fark eder? Bunu açıklıkla söylemeniz lazım ki ortadaki belirsizlik kalksın. Hakan Fidan bunu seviyor, bu belirsizliğe oynuyor. Özgür Özel'in mitinglerde söyledikleri çok doğru; bir gizem, bir Kurtlar Vadisi havası yaratıyor. Bunu çok beğeniyor. İnsanların kafasında Hakan Fidan, Kurtlar Vadisi'nin en kritik figürü gibi, çok gizemli, çok derin birisi olarak yerleşmiş. Hatta Abdullah Çatlı'nın ölmediğine dair kurulan bağlantı gibi, Fidan'la ilgili de akıl almaz şeylere inananlar var. Hakan Fidan da buradan kendisine çok etkili bir şöhret yarattığını düşünüyor ki AKP kitlesi açısından bakarsanız da bu durum tutmuş gibi.

Taht kavgasında nasıl bir yerde Hakan Fidan?

Artık bir erken seçim bekliyoruz. AKP'de liderlik tartışması bugünden başlamış durumda. Hakan Fidan da bunun adımlarını atıyor. Çok iyi bir şöhretiniz, etkiniz, derinliğiniz, gizeminiz var ama kendinizi topluma sadece buradan bir lider olarak sunamazsınız. Bir planınız, programınız, bir ekibiniz olmalı. Hakan Fidan da bunları adım adım gerçekleştiriyor. Siyasette en etkili araç medyadır. Medya ile ilgili yaptığı girişimler var mı? Bunları anlatıyorum.

Var mı?

Var. Medya ile ilgili girişimleri var. Hakan Fidan tabii ki çıkıp "Benim böyle bir girişimim var" demez. Hakan Fidan'ın yanında olan, onun çekirdek ekibindeki isimlerin bir medya içinde olduğunu görüyoruz. Ve bu yapılan girişimlerin nasıl engellendiğini de anlatıyorum ki burada da Erdoğan ailesinin etkili olduğu yorumu yapılabilir. 

Kim sevmiyor Hakan Fidan'ı AKP içerisinde? Fidan’ı tasfiye etmek isteyenler var mı?

Tabii. Yorum olarak şunu söyleyebilirim: Erdoğan ailesi, Erdoğan ailesini ister. Bu çok açık bir şey. Bugün bir kabine değişikliği konuşulduğunda ilk haberler, "Berat Albayrak geri dönüyor" şeklinde çıkıyor. Neden? Aileden dolayı... Selçuk Bayraktar, Bilal Erdoğan... Aile çok baskın ve geleceği aile belirlemek ister. Dolayısıyla Hakan Fidan'ın da bu dönemde yaşayacaklarının en başında aile var. Sonrasında AKP... Ben kafamda şunu çıkarmaya çalışıyorum: AKP kaç parçaya bölünüyor? Bunu da anlamamız gerekiyor. 

Sedat Peker de "üç parça" diyor.

Mesela Sedat Peker videoları başladığında, biz olayı konuşurken AKP'liler şunu konuşuyordu: "Sen, Hakan Fidan'ın önayak olmasıyla mı çıktın konuşuyorsun? Ona mı güveniyorsun?" En ufak bir olayda, AKP'deki kritik isimler dönüp bakıyor ki, "Ha, bir şeyler oluyor, bir güç çıkıyor ortaya." Bu önemli. Hakan Fidan, o süreçte herhangi bir açıklama yapmadı. Ama sonrasında mesela suikastlar oldu, onları da tartışıyoruz. Muhammed Yakut'un, Cemil Önal'ın ölmesi... Bu isimler çıkıp AKP ve iktidarla ilgili şeyler anlatıyordu. Bu ölümler normal mi değil mi? 

Hakan Fidan'ı tasfiye etmek kolay bir şey mi Erdoğan için? 

Erdoğan da deneyimli. Abdullah Gül gibi Cumhurbaşkanlığı yapmış, çok etkili bir isim artık AKP'de ve siyasette yok. Keza Hulusi Akar gibi, Süleyman Soylu gibi isimler de hep kısa sürelerde etkisizleştirildi. Erdoğan bunu çok iyi yapıyor. Tabii ki bu iş ekip işidir. Şuna bakmamız lazım: Hulusi Akar'ın bir ekibi var mıydı? Süleyman Soylu'nun AKP içinde ne kadar ekibi vardı? Süleyman Soylu da direkt aileyle bir savaşa girmiş oldu. O siyasetin içinden gelmeyip ne kadar ilişki kurabildi? Çünkü AKP'nin kuruluşundan bugüne çok kritik isimleri var. Bir tek sır küpü Hakan Fidan değil, ben Mücahit Arslan için de "sır küpü" diyorum. Mücahit Arslan o zaman kimin yanında? Hakan Fidan'ı tek başına düşünmemek lazım. Yanında çok güçlü, çok etkili, AKP'nin çok kritik, sır küpü niteliğinde isimler var. Bunlar da etkili olacak. Tabii ki aile bırakmaz ama Hakan Fidan'ın da Hulusi Akar düzeyinde olduğunu hiç zannetmiyorum.


Haber Kaynağı : 12punto

Caner Taşpınar Hakan Fidan Recep Tayyip Erdoğan
Wodo Network