Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
37,8412
Dolar
Arrow
33,9580
İngiliz Sterlini
Arrow
44,8874
Altın
Arrow
2747,0000
BIST
Arrow
9.771

12punto arşivi açtı ve darbe girişiminden sonra TSK’daki değişimi belgeledi

FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından 8 yıl geçti. Peki, bu 8 yılda özellikle TSK’da nasıl bir değişim yaşandı? 12punto arşivi açtı ve darbe girişiminden sonra TSK’daki değişimi belgeledi.

12punto arşivi açtı ve darbe girişiminden sonra TSK’daki değişimi belgeledi

15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçti. Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) yapılanmasının arkasında bulunduğu darbe girişimi, 15 Temmuz 2016 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait bazı askeri birliklerin saat 22.00 sıralarında İstanbul’da Boğaziçi Köprüsü'nü trafiğe kesmesi, Ankara'da ise savaş uçaklarının alçak uçuş yapmasıyla başladı. Meclis, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Özel Harekat Daire Başkanlığı, TÜRKSAT ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, darbeci askerler tarafından bombalandı. Darbe girişiminde yaklaşık 9 bin asker, 35 uçak, 37 helikopter, 74'ü tank 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silah kullanıldı.

FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından 8 yıl geçti. Peki, bu 8 yılda özellikle TSK’da nasıl bir değişim yaşandı? 12punto arşivi açtı ve darbe girişiminden sonra TSK’daki değişimi belgeledi.

Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki değişimde kritik rol oynayan SADAT yapılanmasına bakmak bu süreçte TSK’daki değişimi çok net olarak ortaya koyuyor. 

TSK’dan “irticai faaliyetler” nedeniyle atılan askerlerin öncülüğüne kurulan SADAT (Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.)…

1996 yılında irticai faaliyetlerden dolayı TSK'da kızağa çekilen ve sonrasında emekli edilen Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı olarak görev yapmıştı.

“MEHDİ GELECEK” DEMİŞTİ

Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği’nin (ASSAM) kongresinde yaptığı konuşmada, “Mehdi gelecek, ortamı buna göre hazırlamalıyız” sözleriyle tepki çekmişti. “Mehdi” açıklaması sonrası Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurul Üyesi Adnan Tanrıverdi, görevlerinden istifa etmişti.

15 TEMMUZ’DAN SONRA HAYATA GEÇEN SADAT’IN TSK TEKLİFLERİ 

Adnan Tanrıverdi’nin yönetim kurulu başkanı olduğu Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASSAM) Harp Okulları’na giriş şartları arasından “irtica” hükmünün kaldırılmasına destek verip böylelikle FETÖ ve benzeri örgütlerin artık TSK’da örgütlenemeyeceğini öne sürdü.

SADAT’a yakınlığıyla bilinen ASSAM açıklamasında, “İddia edildiği gibi bu değişikliğin bazı kesimlerce TSK’yı ele geçirmesine fırsat sağlayacağı hususu tamamen gerçek dışıdır. Şayet iddia edildiği gibi irtica ile ilişkilendirilen yönetmelik maddesi bu gibi durumların önüne geçecek olsaydı bu millet 15 Temmuz darbe kalkışmasını yaşamamış olurdu” ifadeleri yer aldı.

Adnan Tanrıverdi, bir videosunda 15 Temmuz’dan getirdikleri tüm önerilerin uygulandığını şöyle anlatmıştı:

“Sunduğumuz Anayasa teklifimizdeki Silahlı Kuvvetler'in yeniden yapılandırılması ile ilgili tespitlerimizin aşağı yukarı tamamı 15 Temmuz’dan sonra kongreye girmiştir. Biz o zaman, Harp Okulları, Askeri Okulların tamamı Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmalı dedik, bağlandı. Jandarma Genel Komutanlığı’nın Genelkurmayla İçişleri Bakanlığı’na bağlansın dedik, bağlandı. Yüksek Askeri Şura’nın yapısı değişsin dedik, Askeri Yüksek Yargı kalksın dedik, o da gerçekleşti. Başkanlık sistemi gelsin dedik, o da geldi. Bu önermelerimizin tamamına yakını 15 Temmuz’dan sonraki yeniden yapılanmada gerçekleşti.”

İşte o video: 

 

 

EYALET SİSTEMİNİ SAVUNDU

Emekli askerlerin kurduğu ve “Gayri Nizami Harp” eğitimi verdiği SADAT’ın arşivinde neler var?

Adnan Tanrıverdi, yine yöneticisi olduğu ASDER ve ASSAM raporlarında “Eyalet sistemi getirilmelidir” demişti.

Tanrıverdi'nin Ocak 2015'teki "Çözüm sürecinin ulaştığı aşamada ASDER-ASSAM raporu" sunumunda yaptığı konuşmasında dikkat çeken ifadeler şöyle:

“Eyalet sistemi getirilmelidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin taşra teşkilatı ve devletin yönetim şekli tekrar düzenlenmelidir. Bu sistem hem Kürtlerin ve diğer etnik grupların özerklik isteklerini kaplayacak hem de devlete bağlılık ve aidiyet duygusunu artıracak şekilde oluşturulmalıdır. Her bakanlık kendine bağlı en fazla 6 veya 10 birimi layıkıyla sevk ve idare edebilir. 81 vilayet merkezden dirayetle yönetilemez.”

FETÖ KANALINDA “LAİKLİK ÇIKARILSIN” DEDİ

2004'te YAŞ kararları ile ordudan atılan 7 askerin kurduğu Adaleti Savunanlar Derneği’nin (ASDER) Genel Başkanlığı görevini de üstlenen Adnan Tanrıverdi, ASDER'in hazırladığı ve Meclis'e sunduğu Anayasa teklifi ile ilgili FETÖ’nün kapatılan yayın organı STV'ye açıklamalarda bulunmuştu.

Tanrıverdi, “Resmi ideoloji Anayasa'da olmasın, Anayasa'da laiklik ilkesi olmasın, çünkü bunlar hep inançlı insanların üzerine baskı olarak kullanılmış meseleler” ifadelerini kullanmıştı.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNE KARŞI ÇIKIŞ

“İstanbul Sözleşmesi Öldürür” kampanyasına destek veren SADAT’çılar, sözleşmenin feshedilmesi kararının ardından ise destek açıklaması yayımlamıştı. Açıklamada “Huzurlu ve güçlü aile güçlü Türkiye diyoruz” ifadeleri yer almıştı.

SADAT 2023’Ü İŞARET ETMİŞTİ

SADAT’ın bir de 2023 planı vardı. SADAT’ın 2023 seçim planı ayrıntılarını SADAT kurucusu emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi’nin oğlu ve bugünkü SADAT Başkanı Melih Tanrıverdi, 24 Haziran 2018 seçimlerinin ardından kaleme aldığı yazısında anlatmıştı.

Melih Tanrıverdi, SADAT’ın düşünce kuruluşu olan Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği'nin (ASSAM) sitesinde, 25 Haziran 2018 tarihinde yayımlanan “Türkiye Seçimini Yaptı” başlıklı yazısında, Türkiye’nin 2023 seçimlerine giden yoldaki hedefinin “ASRİKA” projesi olduğunu belirtti.

“2018 – 2023 Döneminde Ne Olacak?” diye soran Melih Tanrıverdi, şu değerlendirmeyi yapmıştı:

“1- Dünya Siyasetinde vesayet altında tutulan Müslüman coğrafyasının yani sessiz çoğunluğun kurtuluş ümidi olmaktan Doğal Lideri olmaya terfi edecektir.

2- Birleşmiş Milletler Örgütündeki dengeleri değiştirecektir.

3- İslam Ülkeleri Birliğinin ilk adımlarını atacaktır.

4- Barış ve Huzur ortamının tüm insanlığın hakkı olduğu gerçeğinden hareketle ASRİKA (Asya – Afrika) bölgesinde vesayet altına alınarak istikrarsızlaştırılan devletlere destek verecek ve dün adı Süper Güç olarak anılan Devletlerin korkulu rüyası olacaktır.”

NEDİR BU ASRİKA PROJESİ

SADAT Başkanı Melih Tanrıverdi, 24 Haziran seçimleri sonrası değerlendirmelerinde, 2023 seçimlerine giden yolda, ASRİKA projesini öne çıkaracaklarını ve AKP hükümetinin de ASRİKA projesine yoğunlaşacağını öne sürüyordu.

Peki, nedir bu ASRİKA projesi?

SADAT Başkanı Melih Tanrıverdi’nin babası, SADAT’ın temellerini atan Adnan Tanrıverdi, “28 Şubat’tan 15 Temmuz’a” kitabında ASRİKA projesini 28’i Asya, 28’i Afrika’da olan Müslüman ülkelerin ittifak kurması gerektiğini ifade ederek şöyle açıklıyordu:

“Halkın çoğunluğu Müslüman olan 60 devletin 28’i Asya, 28’i Afrika ve 4’ü Avrupa kıtalarında yer almaktadır. Avrasya ve Kuzey Atlantik ittifakı İslam coğrafyasına barış ve huzur getirmediği gibi, ihtilafların, çatışmaların ve iç savaşların asıl sebebi haline gelmiştir. Bu sebeple, İslam dünyasının Asya-Afrika coğrafyası “ASRİKA” mihverinde yeni bir ittifakın içine girmesi zaruret haline gelmiştir.”

ASSAM, 2017 yılından bu yana her yıl “ASRİKA Uluslararası ASSAM İslam Birliği Kongreleri" düzenliyor. Bu kongrelerde anayasa taslakları ortaya çıkarılarak ASRİKA’nın temel amaçları belirleniyor.

BAŞKENTİ: İSTANBUL, DİLİ: ARAPÇA, HUKUKU: ŞERİAT

Gazeteciler Caner Taşpınar ile Ersin Eroğlu’nun kaleme aldığı “Gölge Ordu-SADAT’ın Sır Perdesi Aralanıyor” kitabında ASRİKA toplantıları şöyle anlatılmıştı:

Birinci ASRİKA Kongresi, 23-24 Kasım 2017 tarihinde “Geçmişten Geleceğe Yönetim Biçimleri” başlığıyla İstanbul’da toplandı. Kongrenin sonunda bir anayasa taslağı kaleme alındı. 63 sayfa ve 181 maddeden oluşan, Türkçe, Arapça ve İngilizce dillerinde hazırlanan “İslam Ülkeleri Konfederasyonu Anayasası” ile ayrı bir yönetim şekli, askeri gücü, yargısı, başkenti, bayrağı, dili olan “İslam Devletler Birliği” kurulması önerildi.

Bu anayasanın 6. maddesine göre, ASRİKA İslam Devletler Birliği’nin resmi dili Arapça, bayrağı, kırmızı-yeşil zemin üzerine beyaz ay ve milli devlet sayısı kadar yıldız, başkenti İstanbul/Türkiye olarak belirlendi. Madde 7’de ise “ASRİKA İslam Devletler Birliği’nin temel amacı; İslam şeriat ve akidesini hakim kılarak…” sözleriyle kurulacak birliğin şeriatla yönetileceğini ifade ediliyordu.

ORTAK PARA BİRİMİ: ASRİKA DİNARI

İkinci ASRİKA Kongresi 1-2 Kasım tarihlerinde “İslam Ekonomisi Ve Ekonomik Sistemler” başlığıyla İstanbul’da toplandı.

Bu kongrenin sonunda da ASRİKA projesinde yer alan ülkelerin ekonomisiyle ilgili kararlar alındı. Bu kararların bazıları şu şekilde:

-İslam ülkeleri arasında gümrük birliğinin tesisi, ortak pazarın kurulması, para birliğinin kabul edilmesi, birlik üyeleri arasında ticaret bölgelerinin kurulması,

-Zekat müessesine, ortak bir fon halinde devletlerin kontrolünde kurumsal bir hüviyet kazandırılması,

-Birliğe bağlı ticaret odasının, ticaret mahkemelerinin kurulması,

-İslami elektronik dinar para biriminin (ASRİKA Dinarı) oluşturulması…


Haber Kaynağı : 12punto

15 Temmuz 15 temmuz darbe girişimi FETÖ SADAT Caner Taşpınar Ersin Eroğlu