Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sinsi amaçları olan İsrail ne yaptığının farkında değil

Erdoğan başkanlığında Beştepe'de toplanan Kabine Toplantısı sona erdi. Erdoğan açıklamalarda bulundu. Erdoğan, İsrail'in İran'a yönelik İran'a yönelik saldırılarının çok sinsi amaçları olduğunu vurgulayarak "İsrail ne yaptığının farkında değil" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:

-Kurban bayramını idrak etmeye çalışan Filistinli kardeşlerimize de muhabbetle selamlıyorum. İçimizdeki kimi gafillere rağmen milletimiz kendine yakışır şekilde bu bayramda da dayanışmanın gücüne inanarak kardeşlik görevini yerine getirmenin gayretinde olmuştur. Güvenlik kuvvetlerimize de tebriklerimi sunuyorum. Trafik kazalarında ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Bu sene can kayıplarının önüne geçmek için yoğun çaba harcadık. 

-Bazı çarpıcı rakamları paylaşmak istiyorum. 4-9 Haziran tarihleri arasında otoyollarımızdan 16,3 milyon araç geçişi yapıldı. Demiryollarını 2 milyon 783 bin kişi kullandı. Havalimanlarımızda 3,9 milyon yolcuyu uğurladık. İstanbul Havalimanı'nı 1 milyon 152 bin yolcu kullandı. Ulaştırma altyapımızın geliştirilmesi için yaptığımız devasa yatırımların önemini bir kez daha gördük. 

-Ankara-Kırıkkale-Çorum-Samsun projesinin Delice-Çorum etabının temelini attık. Samsun limanı ile Mersin limanını birleştireceğiz. İstanbul ve Çanakkale boğazlarındaki yük trafiğini hafifleteceğiz. 5 istasyon, 8 tünel, 26 köprü ve viyadükten oluşan hattı 2029'da devreye almayı planlıyoruz.

-2 sene önce tanıtımını yaptığımızda birilerinin kalorifer peteğine benziyor dediği KAAN projesinde önemli bir imza attık. 48 adet KAAN'ın Endonezya'ya satışı için mutabakata varıldı. 

-Rusya-Ukrayna savaşı ağır sonuçlarıyla sürüyor, Pakistan-Hindistan arasındaki gerilim potansiyel tehlike vasfını koruyor. İsrail'in Gazze'de işlediği suçlar hepimizin yüreğini kanatıyor. Şimdi de İran'a karşı bir saldırı başlattı. Nükleer tesisleri hedef almakla başlayan saldırıların sinsi amaçları olduğu anlaşılıyor.

-Cuma gününden beri çatışmaları durdurmak için yoğun bir diplomasi trafiği yürütüyoruz. Sorunun çözümünün diplomasi ve diyalogla mümkün olduğunu ifade ettik. Üzerimize düşen neyse yapmaya hazır olduğumuzu açık açık bildirdik. Masada çözülebilecek sorunları sivil asker fark etmeksizin bombalamayla çözmeye çalışmanın sonuçları tahmin edilemeyecek kadar tehlikelidir. Biz tarihten ibret alınması gerektiğini tekrar edeceğiz. 

-İsrail aslında ne yaptığının farkında değil, farkına belki varacak ama o zaman iş işten geçmiş olacak. Bu kadim coğrafyada hiçbir ülke kendi sınırlarından ibaret değildir. Filistin halkına ve topraklarına saldırmak sadece birkaç milyon insanla sınırlı bir hadise değildir. İran'a saldırmak da sadece İran'ı ilgilendiren bir hadise değildir. Bölgemizde bu hakikatler gözetilmeden atılan her adım başka felaketlere yol açar. Zulmün sonu derin bir pişmanlıktır. 

-Bölgemizde yaşananların verdiği mesajı çok iyi görmemiz gerekiyor. Kendinize yeterli değilseniz, caydırıcılık seviyesine ulaşamadıysanız işiniz çok zor, her an birisi tepenize yumruğu indirip sizi haraca bağlayabilir. Millet olarak biz böyle bir utançla yaşamaktansa ölmeyi tercih ederiz. Bu irademizi mücadelelerle dolu tarihimizde defalarca ortaya koydu. Lafla, edebiyatla mangalda kül bırakmayan afaki söylemlerle olmuyor. Bunun için çalışacak, üretecek ve ter dökeceksiniz.

-İktidara geldiğimizde ülkemizde savunma sanayi anlamında caydırıcılık gücünün altını dolduracak bir birikim yoktu. Hemen kolları sıvadık, acil ihtiyaçlar dışındaki hazır alım kaynağını iptal ettik. İçeride birilerinin yapılan her işi kötüleyerek sabote etmeye kalkışmalarını unutmadık. Aynı zihniyet sabotajlarına devam ediyor. Bedenen bu ülkelerin vatandaşları ama ruhlarını emperyalistlere vermiş mankurtlardır. Bilhassa İHA konusundaki dünyadaki sayılı ülkeler arasına girdik. Kendi araçlarımızı, sistemlerimizi geliştiriyor, üretiyoruz. 

-Ülkemizin gerilim siyasetiyle zaafa uğratılması kimsenin hayrına değildir. Muhalefetin tribünlere oynama uğruna Rusya-Ukrayna savaşının başında yaptıkları yanlışa tekrar düşmemelerini istiyoruz. Biz millet olarak önümüze kurulan engelleri teker teker aştık. Üzerimizde oynanan oyunları bozduk, aydınlığa çıktık. Bugün de Türkiye'nin en büyük ihtiyacı kardeşlik siyasetidir. Türkiye'yi dünyada müessir bir güce dönüştürme konusunda hiçbir sapma olmadığının altını çizmek istiyorum. Bugün dünden daha güçlüyüz, yarın bugünden de güçlü olacağız. 

Haber Kaynağı : 12punto