Seçil Erzan davasında Denizbank yöneticileri ilk kez konuştu! Dikkat çeken Fatih Terim ayrıntısı…

‘Fatih Terim Fonu’ adı altında futbol ve iş dünyasından çok sayıda kişiyi dolandırdığı gerekçesiyle yargılanan Denizbank eski şube müdürü Seçil Erzan davasında Denizbank yöneticileri ilk kez dinlendi.

Denizbank eski şube müdürü Seçil Erzan’ın yüksek kâr vaadiyle ‘Fatih Terim Fonu’ adı altında futbol ve iş dünyasındaki birçok kişiden para topladığı dolandırıcılık davası gündemdeki yerini koruyor.

İstanbul Adliyesi 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Seçil Erzan dördüncü kez hakim karşısına çıktı.

Türkiye'nin gündemine oturan davada Denizbank yöneticlleri ilk kez dinlendi.

'MERKEZ BANKASI'NDA BİR FON OLDUĞUNDAN BAHSETTİ'

Gazete Duvar'da yer alan habere göre; Hakkında hazırlanan iddianamelerin bir kısmının Seçil Erzan'a tebliğ edilmemesi nedeniyle, Erzan bugün savunma yapmadı.

Kardiyoloji uzmanı bir doktor, mahkemede şikayetçi olduğu Seçil Erzan hakkında şunları söyledi:

"Berlin'e taşındıktan sonra beni aradı. Özel kişilerin olduğu fondan bahsedip beni dahil etmek istedi. Geçmişe dayalı bir güven ilişkimiz olduğu için kabul ettim. 125 bin dolar verdim. Parayı Nazlıcan'a verdim. Kendisine vermemin hukuki sorunlar doğuracağını söyledi"

Hakim, isim verilip verilmediğini parayı neden başkasına gönderdiğini sorunca doktor, "Kendisinin yönettiğini söyledi. Zaman zaman bana Merkez Bankası'yla ilgili bir fondan bahsetti. Nazlıcan'daki parayı kullanabileceğini söyledim. Geri ödeme hiç almadım" ifadelerini kullandı.

'FATİH TERİM SEÇİL ERZAN'A 'KIZIM' DEMİŞ'

Duruşmada ilk olarak Denizbank Avrupa 1. Bölge Müdürü Sermin Tekin konuştu.

Fatih Terim, Arda Turan ve Emre Belözoğlu’nun Denizbank yönetimiyle görüşmek için genel müdürlüğe gittiği gün hakkında Sermin Tekin şunları söyledi:

“Arda Turan, Seçil Erzan’a çeşitli miktarlarda paralar verdiğini ve bir kısmını geri aldığını bir kısmını ise geri alamadığını söyledi. Emre de parasını kuzeni Volkan Bahçekapılı üzerinden Seçil’e vermiş. Bu görüşmede futbolcular, Seçil’e paraları vermeden önce Fatih Terim’e sorduklarını onun da, ‘Seçil benim kızım gibidir’ dediğini söylediler. Terim de, ‘Artık hocalıkları olmasam da beni dinlerler’ dedi."

'TELEFONU KIR AT DEMEDİK'

Tekin mahkemede tanıklığını şöyle anlattı:

"Seçil beni arıyordu, çok korktuğunu ve üzgün olduğunu söylüyordu. Bana her şeyi anlatmak istediğini söyledi. Görüşmeyi kabul ettim. Çorlu'da bir evde görüştük. Seçil kapının dışına çıktı, bayılmak üzereydi. Eve girdiğimde annesi bakıcısı, Nilgün ve Sermin adında hanımefendiler vardı. Balkonda Seçil'le oturduk. Bana tehdit edildiğini, tefeciler tarafından komşularının yakınlarının rahatsız edildiğini anlattı. Bu arada hep intihar etmek istediğinden söz etti. Yaklaşık 3 saat kadar orada kaldım. Paraları çalmak gibi bir düşüncesinin olmadığını ancak paraları geri ödeyemediğini söyledi. Ölümün bir çare olmadığını söyledim ben de. Her şeyi anlatması gerektiğini ifade etti. Seçil'in rızası olmadan hiçbir şey yapmadım. (Ses kaydı aldınız mı sorusuna yanıt) Göktürk'teki evine beraber gittik. Eve çıkmadım. Pastanede bir süre kaldım. Seçil uzun süre gelmeyince evine çıktım. Lavaboyu kullandım. Seçil, evde bulmak istediklerini bulamadı. Nilgün Hanım geldi, o buldu. Bir çarşafın arasında ajandayı buldu. Ardından Seçil'le birlikte genel müdürlüğe gittik. 9 Nisan'da Seçil ifadesini imzalamış oldu. Seçil hem fiziken hem de ruhen kötüydü. Bir türlü kendini netleyemedi. Sonra tekrar Çorlu'daki evine döndü. 10 Nisan'da Seçil bankaya daha geç saatte geldi. Sermin Eligül ve Hüseyin Eligül'le geldiler. Kime ne kadar para verdiğini ve aldığını bilgisayar ortamında yazdırdı. Bankada Seçil'e telefonu kır at demedik. Zaten Seçil yanında telefonsuz gelmişti. Bunları kabul etmiyorum."