Kurumsal kimlik ve iletişim, yalnızca görünürlük değil; varoluş biçiminin ta kendisidir.
“Apparentia fallacium” – görünen aldatıcıdır.
Startup dünyasında bu özdeyişin ne kadar geçerli olduğunu yıllar içinde defalarca gördüm. Projesi harika ama sunumu zayıf girişimlerin sessizce silindiğine, sıradan bir fikrin iyi bir anlatımla milyon dolarlar topladığına tanıklık ettim.
Bu gözlemler beni şu kanaate götürdü:
Kurumsal kimlik ve pazarlama iletişimi, bir startup’ın kaderinde tahmin edilenden çok daha belirleyici.
Kimlik bir detay değil, bir duruş biçimidir
Bir girişimin web sitesine girdiğimde ya da ürününe bakmadan önce sunduğu kimliğe odaklanırım. Çünkü orada bir dünya görüşü, bir yön tercihi, bir özen sezilir.
Renklerden yazı karakterine, markanın adından simgesine kadar her detay bir aklın izini taşır.
Bana göre başarılı startup’lar öncelikle kendilerini doğru tanımlamayı bilenlerdir. Bu tanım sade, tutarlı ve bilinçli bir temsile dayanıyorsa, ürün daha konuşulmadan güven kazanır.
İletişim stratejisi, fikrin ritmini belirler
Fikir ne kadar güçlü olursa olsun, doğru iletişimle buluşmuyorsa yalnızca sahibinin zihninde yaşar.
Burada sözünü ettiğim şey, sosyal medya kampanyaları ya da viral stratejiler değil. Daha temel bir şey: Markanın dili.
Nasıl konuştuğu, kimlerle konuştuğu ve ne zaman sustuğu…
Bu dilin oturmamış olduğu girişimlerde, ne yazık ki teknik başarı bile kendine alan bulamıyor.
Yatırımcılar üründen çok, temsil biçimine bakıyor
Yatırımcılarla yapılan toplantılarda dikkatimi çeken şey şu oldu: Aslında baktıkları şey yalnızca ürün değil.
Nasıl temsil edildiği, nasıl anlatıldığı, nasıl görünür kılındığı da kararlarında etkili oluyor.
Bu noktada kurumsal kimlik, ürünün arayüzünden çok daha fazlası oluyor.
O startup’ın kendine biçtiği yeri, dünyaya açılma cesaretini ve iç tutarlılığını gösteriyor.
“Esse quam videri” – Görünmektense olmak.
Ama bu çağda belki de şöyle demek daha doğru: Olmak için görünmek yetmez, doğru görünmek gerekir.
Gördüklerim, yapılması gerekeni gösterdi
Yıllar boyunca, kurumsal kimliği eksik kalmış pek çok iyi fikrin destek bulamadan sönüp gittiğine tanık oldum.
Buna karşılık, temsil biçimi güçlü olan girişimlerin daha yolun başında bile ilgi çektiğini gördüm.
Bu farkı oluşturan şey sadece estetik değil; ifade gücüdür.
Bu yüzden, içinde yer aldığım ekip ile birlikte 2025 yılı için anlamlı bir kaynak ayırma kararı aldık.
Toplam 200.000 dolarlık bir fonla, seçilecek startup’ların logo tasarımı, kurumsal kimlik çalışmaları ve temel iletişim stratejileri profesyonel olarak hazırlanacak.
Ajansın uzmanlık alanına giren bu çalışmalar,
• Logo ve alt marka yapıları
• Renk, tipografi ve ikonografi sistemleri
• Marka dilinin temelleri gibi başlıklarda şekillenecek.
Fondan yararlanmak isteyen girişimler, http://agency.netizen.global adresine girerek yapmaları gereken süreci öğrenebilirler.
Bu program, pazara güçlü bir temsil ile çıkmak isteyen ama bu süreci kendi başına yönetemeyen girişimlerin yanında olmayı amaçlıyor.
Çünkü ben artık biliyorum ki, temsil biçimi sadece görünürlük değil; varoluş biçiminin ta kendisi.
Çok Okunanlar

Şener Üşümezsoy'dan yeni deprem uyarısı

50 günde göçen Suriye politikası!..

Isparta Valiliği'nin 1.9'luk deprem için paylaştığı mesaj gündem oldu

İnfaz yasası değişiyor: Gündüz işe akşam cezaevine

Yeni açılım sürecinin sonuna mı gelindi? Erdoğan müdahaleye hazırlanıyor

İmamoğlu'nun diploması iptal edildi mi? Bazı dekanlar imza atmadı

Harici işler de iyi gitmiyor

Ümit Özdağ'dan 30 sayfalık tarihi savunma

Sözde soykırım iddiaları ve emperyalizmle mücadele

Murat Ongun'un oğlunun kumbarasına bile el koymuşlar