Ülkemiz ilginç ve karmaşık bir süreçten geçiyor. Mevcut konjonktürde ülkeler küresel süreçten pay almak ve daha yüksek refaha ulaşabilmek için teknolojide, bilimde, ekonomide, demokraside üst sıralarda yer alma güdüsüyle hareket ederken, ülkemiz tamamen bu sürecin dışında, kendi içinde bir hesaplaşma yaşamaktadır. Ülkemiz; daha güzel bir ülke, daha huzurlu bir toplum ve refah düzeyi daha yüksek yurttaşlar ütopyası yerine, yoksulluğun, yolsuzluğun, umutsuzluğun ve çaresizliğin kıskacı altında kalan bir ülke durumuna düşürülmüştür. Böyle dönemlerde hukuk ve adaletin işlemesi gerekirken, hukuk ve adaleti katleden, toplumu yanlış ve gerçek dışı söylemlerle etkilediğini sanan tetikçiler ve kiralık şahısları işbaşında görmekteyiz.
Bu tetikçiler ve kiralık şahıslar, asli görevleri gereği, bir yandan devleti, diğer yandan ülkesi için mücadele eden yurtseverleri hedeflerine koyarak itibar suikasti yapmaktadırlar. Maalesef buna da araştırmacı gazetecilik ve habercilik demektedirler.
Yaşadığımız süreçte de yine bu kişiler, ömrünü bu ihbarcılarla,tetikçilerle ve yolsuzluk yapanlarla mücadele ile geçirmiş ülkenin her sorununu şeref ve namusu görmüş yurtseverleri kendi iğrenç, aşağılık ve karanlık düşüncelerine alet edip bu sürece çekmek istiyorlar.
Tüm mesele bu karanlık ve kiralık şahısların toplumun bazı kesimlerini etkilemeye çalışarak yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin üzerini örterek hiç ilgisi olmayan kişileri topluma hedef gösterme gayretinde olmasıdır. Üzülerek görmekteyiz ki toplumun bazı kesimleri yolsuzluklar ve usulsüzlüklerle mücadele edenleri desteklemesi gerekirken, algı yönetimi yapan tetikçilerin yurtseverleri hedef göstermesine seyirci kalarak bu algı yönetimine ortak olmaktadırlar.
Bir başka boyutuyla değerlendirecek olursak, yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin tüm toplumun ortak sorunu olması gerekirken bunun parti meselesi haline getirilerek kötü örnekler üzerinden değerlendirme yapılması toplumu sosyolojik ve ahlaki bir çürümeye sürüklemektedir.
Toplumun bu sürece itilmesinde en önemli etken, geçmişte ve günümüzde karanlık yapılara hizmet eden, ısmarlama haber yapanların yargılanması ve cezalandırılması gerekirken; bu kiralık ve karanlık şahısların hedef gösterdiği kişilerin, toplumun bazı kesimlerince yargılanması ve infaz edilmesi; böylece bu karanlık güçlerin amaçlarına ulaşmasıdır.
Bu tetikçilerin ve karanlık güçlerin sözcülerinin azıcık haysiyet ve şerefleri olsa yaptıkları itibar suikastinden rahatsız olurlar ancak bu şahıslar her dönem satılıktır ve yolsuzluk yapanlar kadar da suçludurlar. Adalet ve hukuk bu tetikçiler ve kiralık şahıslar için de işlemelidir.
Çok Okunanlar

600 Papaz ve Lozan...

İmamoğlu tutuklandı, ilk anketten Erdoğan'a kötü haber

CHP'nin 'boykot' çağrısı yerini buldu mu?

Bir haftada 200 bin takipçi kaybetti

'İfadeye bile çağrılmayan' Melih Gökçek hakkındaki suç duyuruları

Paradigma değişti: Yeni şeyler söylemek gerek!

İmamoğlu protestolarına katılan gençlerle ilgili araştırma yapıldı

Gazeteler, Bahçeli'nin İmamoğlu açıklamasını nasıl gördü?

Ali Mahir Başarır haciz konulan Porsche marka aracının fotoğrafını paylaştı

Berkay Gezgin tartışmasında sinirler gerildi, stüdyoyu terk etti