Dünyada kentsel nüfus artmaktadır. 1950’lerde nüfusu 10 milyonu geçen sadece bir kent (New York) varken şu an 20’yi geçmiş durumdadır. Gelişmekte olan ülkelerde de kentsel nüfus hızla artmaktadır. Bu ülkelerde ulaşım, barınma, su, kanalizasyon hizmetlerine ayrılacak kaynak yetersiz olduğundan hızlı kentleşmenin alarm verdiği söylenebilir. Kentleşmenin maliyetleri yanında ekonomik faydaları da dikkate alınarak kent sistemleri üzerinde çalışılması elzem hale gelmiştir.
Yerel yönetim hizmetleri mevcut nüfusun yaşam standardını yükseltirken, yeni nüfus akımı sağlar ve işgücü arzını arttırır. Diğer yandan artan nüfusun artan talebi üzerinden bölgede faaliyet gösteren firmaların ürettiği mal ve hizmetlerin büyümesini sağlar.
Kentlerdeki nüfus hızla artarken, özellikle gelişmekte olan ülkelerde belediye hizmetlerinin yeterli düzeyde verilmesi ve finansmanı ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır. Finansman yetersizliği ve mevcut kaynakların verimli kullanılmaması artan kentsel nüfusun yaşam standardının düşmesi, yoksulluk ve suç oranlarının artması riski yükselmektedir. Mevcut altyapının iyileştirilmesi bakımı ve onarımı yanında yeni hizmetlerin sunulması ciddi maliyetler gerektirmektedir.
Altyapı yatırımı iki temel açıdan önemlidir: Hane halkının yaşam standardını yükselten ve özel sektörün üretkenliğini arttıran hizmetler. Yani hanehalkı tüketimi ve firmaların üretimini doğrudan etkilemektedir.
Kent yönetimleri çok değişik hizmetler sunmaktadır. Yol, köprü, toplu taşıma, sokak aydınlatması, yürüme yolları, su şebekeleri, dere ıslahı, katı atıkların toplanması ve imhası, itfaiye, park ve rekreasyon, kütüphane gibi hizmetler yanında imar planı ve bölgesel kalkınmaya yönelik çeşitli hizmetler verebilmektedir. Bu hizmetlerde öncelik önemlidir. Örneğin bazı ülkelerde toplu taşımayı özendirecek hizmetler, yol ve transit geçişleri kolaylaştıran altyapıya tercih edilmektedir.
Kentlerdeki en önemli karar arazi kullanımına ilişkindir. Hane halkının barınacağı ve firmaların yatırım yapacağı alanlar en önemli kararlardır. İlk bakışta basit bir planlama faaliyeti olarak görülse de konu bundan çok daha geniş çerçevede detaylar içermektedir.
- Hanehalkı aynı zamanda firmalarda çalışan işgücüdür. Sanayinin aşırı uzaklığı firmalar açısından yüksek taşıma maliyetleri içerir.
- Meskun mahallerin ve sanayinin iç içe olması sağlık ve diğer refah göstergeleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
- Hanehalkı ve firmalar için planlanan mekanların altyapı yatırımları ve hizmetleri birbirinden farklılıklar gösterir. Maliyet ve finansman açısından farklı modellerin geliştirilmesi gerekir.
- Mekan planlamasında merkezi ve yerel yönetimler arasındaki uyumsuzluk işlerin gecikmesi veya yatırımların caydırılması gibi etkiler yaratabilir.
Kent ekonomistlerine göre kentlerdeki piyasa aktörlerinin mekânsal yakınlığı tüketim, üretim, enformasyon, eşleşme, öğrenme ve beşeri sermaye birikiminde maliyet tasarrufu sağlamaktadır. Çünkü ölçek ekonomileri uzun dönem içsel büyüme teorisinde önemli bir yere sahiptir. Şehir modellerinde de mekânsal yoğunlaşma anahtar rol oynamaktadır.
Bu büyük kentler, ayrı bir seçim ve yönetim sistemine göre yönetilmelidir. Kentlern yönetimi için yeni bir idari mali yasası çıkartılmalıdır.
Çok Okunanlar

15 Temmuz iddiası: 'Aksakallı bizi de öldürtecekti Akar engelledi'

Şimşek bu mesleklerin aylık kazancını açıkladı, rakamlar şaşırttı!

Mehmet Şimşek'ten 'İmamoğlu' itirafı geldi

AKP kulisleri kaynıyor: Partililer bu durumdan çok rahatsız!

Bütün muhalefet vekilleri istifa ederse ne olur? 'Saf olma...'

Ahmet Daştanbek'in para sayma görüntüleri sonrası soruşturma

Yenişehirlioğlu'ndan sonra şimdi de Nilhan Ayan'ın milyonluk saati gündemde

'Ekonomi' anketinden Erdoğan'ı düşündürecek sonuç

Alevi Cumhurbaşkanı Yardımcısı kim olsun?

Mahmut Övür konforlu saflardan eleştirdi ama