Kürt sorunu dedikleri sorunun kaynağı, Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları yerlerde orta çağ kalıntısı feodal ağalık - aşiret sisteminin ve tarikat egemenliğinin devam etmesidir. Kendisini solcu diye tanımlayan PKK ve DEM Parti (eski partileri dahil) hiçbir zaman aşiret ve ağalık karşıtı bir söylemde bulunmadıkları da herkesin malumudur. Eşit yurttaşlık denilen kavramda kast edilen, “anayasa ve yasalar karşısında yurttaşların eşitliği ilkesi” değil, etnik ayrılık tanımlaması ile emperyalizmin bölgede istemediği ulus devlet yapısının çökertilmesidir. Sorun anayasada var olan yasalar karşısındaki tüm yurttaşların eşitliği ilkesinin uygulanmaması, Türkiye’de hukuk devletinin, demokrasi kurumunun çökertilmesindedir.
Terörsüz Türkiye gibi kimsenin itiraz edemeyeceği süslü sloganlarla Lozan tartışmaya açıldı, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel kolonları, laik ve üniter yapısını hedef alındı.
Bu süreci destekleyen AKP ve MHP, seçimlerden önce meydanlarda ve seçim beyannamelerinde Kürtlere özerklik verileceği, ana dilde eğitim hakkı tanınacağı, ulus devlet modelinden ve laik düzenden vaz geçilip Osmanlı ümmet sistemine geçileceğini söylediler mi? Bu tür söylemde bulunsalardı aynı oyu alabilirler miydi?
Bir diğer soru da şu: PKK ve DEM, ülkedeki tüm Kürt yurttaşların temsilcisiymiş gibi davranıp Türkiye Cumhuriyetinin yapısını değiştirmeye çalışıyor ama gerçekten PKK ve DEM tüm Kürt kökenli vatandaşlarımızın temsilcisi mi?
İstatistikler, DEM’in tüm Kürtlerin temsilcisi olmadığını çok berrak şekilde gösteriyor.
Gönüllü veri değerlendirme kuruluşu Polimetre 2024 Belediye Meclisi seçim sonuçlarını baz alarak bir çalışma yaptı. Türkiye’nin çeşitli illerinde belediye başkanlığı seçimleri için ittifak olabilir ama belediye meclisleri için her parti kendi meclis üyesi adayları için oy istedi. O nedenle başkanlık değil belediye meclis üyeliği seçimleri değerlendirildi. Aşağıdaki Türkiye haritasında her ilde DEM+TİP ittifakının her 1000 seçmenden aldığı oyu göreceksiniz.
DEM+TİP'in, aldıkları en fazla oy Şirnak’ta olup binde 394'tür. Kürt kökenli vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadıkları ve son 10 seçim dikkate alındığında "Geleneksel Dem Partili" olarak tanımladığımız illerde 2024 Belediye Meclisi üyeliği seçimlerinde DEM+TİP her bin seçmenden 344’ünün oyunu alıyor. Bir Başka deyişle; Kürt kökenli vatandaşlarımızın, en yoğun olduğu illerde bile DEM parti her bin seçmenden en az 656'sının oyunu alamıyor.
DEM+TİP ittifakının, Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları illerde her bin seçmenden aldıkları oylar şöyle:
Diyarbakır 384
Siirt 244
Hakkari 304
Şanlıurfa 170
Van 330
Muş 287
Ağrı 293
Tunceli 113
Kars 172
Buna karşılık Kürtlerin yoğun olarak göç edip yaşadıkları illerimizde DEM+TİP ittifakının her bin seçmenden aldığı oylar da şöyle:
Adana 50
İzmir 44
İçel 35
Kocaeli 33
Tekirdağ 31
Aydın 31
Muğla 29
İstanbul 19

Doğru Parti Kurucu Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu, Polimetre’nin bu verilerini X hesabında değerlendirdi. Aktarıyorum.
“DEM yetkilileri ve Bölgedeki çoğu PKK Yandaşı olan sözde Sivil Toplum Kuruluşlarının sözcüleri, tüm Türk Milletine hep yalan söylediler. “Biz Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin sahibiyiz. “Burası Kürdistan” dediler. Bölgedeki barajların ürettiği elektrikten, sudan, Gabar Dağında çıkarılan petrolden pay istemek densizliğine gerekçe gösterdikleri bu oy yalanı ortaya çıktı. Kürt Kökenli vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadıkları şehirlerimizin hiçbirinde DEM+TİP çoğunluk oyunu alamadılar? DEM Parti şu soruya yanıt vermelidir;
Hiçbir zaman olmayacak ama varsayalım ki dedikleriniz gerçekleşti! Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki, sizi ve bölücü zihniyetinizi reddeden, toplam nüfusun üçte ikisini ne yapacaksınız? Onları bölgeden sürecek misiniz?
İstanbul-Ankara-İzmir -Antalya-Mersin-Bursa gibi illerimizdeki Kürt Kökenli vatandaşlarımız ne olacak? Onları bölgeye mi çekeceksiniz?”
Çok Okunanlar
Ela Rümeysa Cebeci'nin Instagram hesabında dikkat çeken hareketlilik
Ela Rümeysa Cebeci, maddeye erişmek için cinsel ilişkiye girdi iddiası
Cumhurbaşkanlığı anketinde dikkat çeken fark!
Saran operasyonunun arkasında iki isim arasındaki güç mücadelesi mi var?
Prof. Dr. Üşümezsoy'dan The New York Times'ın deprem raporuyla ilgili açıklama
Şevval Şahin’le ilgili gerçek sonradan ortaya çıktı
AKP'li Ensarioğlu, Dışişleri Bakanı Fidan'ı istifaya çağırdı
DEM, Kürtleri temsil ediyor mu?
Kumpas şehitlerinin kabrinde 'İmralı Yolcularına' tepki
'Mevlam verdi, sal çayıra; mevlam kayıra' mı?