Ağaysan ver Kurum’a değilsen bak duruma!

Çarpma bana, devlet sarsılır…

Hostes aranıyor!

Geç, dayın kurban olsun.

Gürleme gökyüzü, benden çok ağlayamazsın.

Hayat buysa, üstü kalsın.

İstedim vermediler; sen şoförsün dediler!

İsyanım yollara!

Kapılma rüzgârıma yabancı, sen de yanarsın...

Radar mahkûmu.

Şanzımanım altı ileri, var mı seven seni benim gibi.

Sen geç evlat, baba yorgun.

Yaklaşma toz olursun, geçme pişman olursun.

Tek rakibim, Türk Hava Yolları…

Sollama beni, sollarım seni! Hadi, hayırlı yolculuklar abi.

Rahmetli de sollardı…

Sol şeritler şahıyım, yolların padişahıyım.

Seviyoruz dedik be Allahsız, takip de mi etmeyelim?

Sollama beni, mahcup ederim seni!

Önünü görmeden sollama, evine acı haber yollama.

Bas gaza, frene, debriyaja… Götür ver parayı vergiye, stopaja.

Beni yollar değil dostlarım yordu…

Karayollarında değil, beyaz kollarında öleyim.

Bizi çekemediler, halat koptu.

Gidişime yollar, bakışıma kızlar hasta.

Gazla uçabilirsin, ama frenle konamazsın!

Demir gibi kollarım, hiç affetmem sollarım…

Dualarınla mı yaşadım ki bedduanla öleyim be şerefsiz!

Ecelle sözlü, ölümle nişanlıyım…

Hatalıysam yüz yüze görüşelim.

Bu araçta binlerce beygir ve bir eşek çalışıyor…

Miras değil alın teri.

Bi kızların nazına bi de ara gazına hastayım.

Kapılma rüzgârıma nezle olursun.

Hatalarım stilimdir…

Hatalıysam aramızda kalsın.

*

Bunlar, İstanbul’daki taksilerin arka camlarından derlenmiş sloganlardan bazıları…

Hepsi ince zeka ürünü.

Dün bir yeni “taksici sözü” daha eklendi ama bunun pek zekice olduğu söylenemez:

“Taksimetreleri kurun, geliyor Murat Kurum!”

Bu sözü söyleyen zeka küpü arkadaşımız İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu…

Bir diğer deyişle yıllardır İstanbullulara hayatı zindan eden plaka baş ağası!

Dün AKP’nin Üsküdar’da düzenlediği Taksiciler Buluşması’na katıldı ve AKP Adayı Murat Kurum’a açıkça destek Verdi.

Yetmedi, “Biz size sonsuz güveniyoruz. Tekrar taksimetreleri kurun, geliyor Murat Kurum” diye seslendi

*

İstanbul’da taksiye binmek istersiniz; bulamazsınız…

Kısa mesafeye almazlar…

Turistseniz Taksim’den Mecidiköy’e 100 dolar isterler…

Yerli müşteriye burun kıvırırlar…

İtiraz edenin burnunu bile kırarlar…

Arabaların çoğu pislik içindedir…

Tüm bunların nedeni ne biliyor musunuz?

Ağalık sistemi ve 1990 yılında yana değişmeyen taksi sayısı…

O zaman İstanbul’un nüfusu 6,5 milyon, bugün 17 milyon!

Ama o zaman da 17 bin 395 taksi vardı; bugün de…

Taksi plakalarının çoğu, “plaka ağaları” denilen Bağcılar’daki “galericilerin” elinde.

Bir taksi plakası alıp bu mesleği yapmaya kalkışsanız bugün itibarıyla en az 6,5-7 milyon lira ödemeniz gerekiyor.

Plakalar bu kadar değerlenince de bunları elinde bulunduran “plaka ağaları” haliyle yeni taksilerin hizmet vermesini engelliyor. 

Bunu da yıllardır kendilerine kol kanat geren, her zaman “her türlü ağanın” hizmetinde olan AKP iktidarları sayesinde yapıyorlar.

İşte; Ekrem İmamoğlu’nu bu yüzden sevmiyor ve istemiyorlar.

Çünkü o yıllardır bu ağalık sistemini çökertmek için uğraşıyor.

Toplu konut projeleriyle orta direğin anasını ağlatan Murat Kurum’dan bu yüzden umutlular. 

Çünkü Kurum gelirse bu sistemin en az beş yıl daha süreceğinden ve bu sürede servetlerine servet katacaklarından eminler.

*

Plaka ağası değil de taksi müşterisiyseniz ya da bu araçlarda direksiyon sallayan emekçiyseniz…

O zaman bir slogan da benden:

Ağaysan ver Kurum’a

değilsen bak duruma!