‘Allah’ın 1 milyon dolarlık malikanesi…

İsmini şimdilik hatırlıyoruz ama iki seneye kadar duyduğumuzda “Sahi o kimdi?” diye soracağımız birinden söz edeceğim.

Sinan Oğan’dan…

Önce başlığa bir açıklık getireyim:

Sinan Bey’in soyadı olan Oğan, Türk Dil Kurumu Büyük Türkçe Sözlüğü’ne göre “Allah” anlamına geliyormuş…

Kim, neden, hangi özgüvenle böyle bir soyadını alır; babası ya da dedeleri neden bunu tercih etmiş olabilir bilmiyorum ve asıl konumuza geliyorum.

* 

Sinan Oğan, geçtiğimiz yıl yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turuna “Ata İttifakı”nın adayı olarak girmiş ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın büyük çabalarıyla tam 2 milyon 831 bin 239 vatandaşımızın oyunu almıştı.

Yani; ülke çapında kullanılan oyların yüzde 5,17’si onun hanesine yazılmıştı.

Seçim kampanyası boyunca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sert cümlelerle eleştirmiş, deyim yedindeyse hallaç pamuğu gibi atmıştı.

28 Mayıs 2023 tarihinde yapılan seçimin ikinci turunda ise ne olduysa oldu; Sinan Bey 180 derece döndü.

İlk tur öncesinde “diktator” olmakla bile suçladığı Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğini açıkladı. 

Kendisiyle aynı sahneye çıkarak fotoğraf bile çektirdi.

Sonuçta seçimi Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanmasında büyük rol oynadı.

*

İşte; ne olduysa ondan sonra oldu…

Azeri kökenli bu akademisyen siyasetçinin birden bire Erdoğan’ı desteklemesinin ardındaki kişinin Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev olduğu, Aliyev’in Sinan Oğan’ı ikna etmek için kendi ülkesinde 1 milyon dolar değerinde bir “saray yavrusu” hediye ettiği öne sürüldü.

Zaten Sinan Oğan da o tarihten bu yana Türkiye’de yaşayıp eleştirilerin ve soruların hedefi olmaktansa Azerbaycan’daki bu eve yerleşti.

*

Dün ise… Eskilerin deyimiyle takke düştü, kel göründü.

Oğan, kamuoyunda tartışma yaratan bu saray yavrusunun kapılarını Azerbaycan’da yayın yapan İctimai TV’deki “Persona” programına açtı. 

Evin kaç odası, kaç salonu, kaç banyosu, kaç mutfağı olduğu hakkında hala bir bilgiye sahip değiliz…

Ama… 

Bunları sizin tahmin etmeniz için bazı ipuçları vereyim. Sinan Bey’in bizzat verdiği bilgilere göre, bu  saray yavrusunun içinde…

Bir futbol sahası…

Bir voleybol sahası…

Hatta bir de açık hava sineması bulunuyor.

Azeri muhabir gördükleri karşısında şaşırıyor ve kendi güzel şivesiyle, “Ben 1 milyon dolarlık bir bahçeye mi gelirdim, eve mi gelirdim?” diye sormadan edemiyor…

Oğan’ın yanıtı ise, “Burası 1 milyon dolardan da fazla eder” oluyor.

*

Beyefendinin özgeçmişi ortada:

Bundan 55 yıl önce orta halli bir Azerbaycan Türkü ailenin çocuğu olarak Iğdır’da doğmuş…

Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nü bitirmiş…

Sonra yüksek lisansını yapmış, doktorasını vermis…

Uzun yıllar “vasat maaşlı” bir öğretim üyesi olarak Marmara Üniversitesi’nde çalışmış…

Ardından TİKA, Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi gibi kurumlarda yine orta gelirli bir bürokrat olarak görev yapmış.

Sonra da 2011 Türkiye Genel Seçimleri’nde Milliyetçi Hareket Partisi’nden Iğdır Milletvekili seçilmiş…

Yani oradan da kazandığı para belli!

Bunların dışında ne aileden kalan büyük bir serveti var; ne de astronomik kazanç elde edebileceği başka işleri…

*

Bu saray yavrusunu görene kadar bu konuda kalem oynatmamıştım, “Dedikodudur” deyip geçmiştim ama…

Artık sormamak mesleğe ihanet olur:

Sahi Sinan Bey, nereden geldi bu değirmenin suyu?

Hakkınızdaki iddialar doğru mu?

Birinci turda size verilen oyları Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönlendirmenizle, bu “şatafatlı” hayatın bir ilişkisi var mı?

*

Soyadınız her ne kadar “Allah” anlamına gelse de…

Siz de bizim gibi sıradan bir kulsunuz…

Dolayısıyla hesap vermek zorundasınız!

Kaçakçılık yapmadıysanız…

Kirli işlere karışmadıysanız…

Herhalde bu serveti “memur” maaşıyla edinmediniz…

Size ilk turda oy veren tam 2 milyon 831 bin 239 vatandaşımız adına soruyorum:

Piyasa değerinin 1 milyon dolardan fazla olduğunu söylediğiniz bu saray yavrusuna nasıl sahip oldunuz?