Ankara’daki Meclis’imiz ilanla cankurtaran arıyor!

İktidarın medyadaki “amiral” gemisi SABAH’ta Pazartesi günü beş tam sayfalık bir resmi ilan yayınlandı.

İlanı veren kurum, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı.

Bu ilana göre Meclis, tam 275 yeni personel alacak…

Kırk ayrı meslek grubundaki 275 kişiye ihtiyaç duyuyor.

Alfabetik sıraya göre bu meslekler şöyle:

Araç yıkama işçisi.

Asansör tamircisi.

Aşçı.

Atık toplayıcısı.

Bahçıvan.

Bakıcı anne.

Bulaşıkçı.

Cankurtaran. 

Ciltçi.

Çamaşırcı.

Çatı işçisi.

Çilingir

Dijital baskıcı. 

Dönerci. 

Döşemeci. 

Ev dekoru tasarımcısı. 

Elektronikçi. 

Fayansçı.

Garson.

Isıtma ve sıhhi tesisatçı.

İnşaat boyacısı.

Kaynakçı 

Kebapçı.

Marangoz.

Resepsiyon görevlisi. 

Şoför.

Temizlik işçisi. 

***

Başvurular, e-Devlet Kapısı üzerinden TBMM/Kariyer Kapısı adresine yapılacakmış…

Başvuruların tamamlanmasının ardından 18 Aralık’ta çekilecek kurayı kazananlar işe alınacakmış!

***

Bu ilanı okuyucunca, “Acaba yeni bir Meclis mi kuruluyor?” diye geçirdim içimden.

Resmi verilere göre Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çalışanların sayısı 5 bin 012 kişi…

Yani vekil başına ortalama on kişi düşüyor.

Ama bu kadar hizmetli ordusu yetmemiş olmalı arkadaşlara ki; “anayasa delici” Meclis Başkanı, takviye peşinde! 

***

Ne yapıyor bunca insan?

Sayın vekillerimizin ellerini sıcak sudan soğuk suya sokmuyor.

İşe alınacak personel listesine bir kez daha bakın…

Kebapçı alınacak, kebapçı.

Kebaptan bıkanlar için, dönerci.

Pislettikleri yerleri temizlemek için temizlikçi…

Arabaları için oto yıkamacı.

Denizde boğulmamaları için cankurtaran!

***

Millet aç; vekil sefa peşinde.

Millet eti unuttu; bunlar kebap yemek için kadrolu adam alıyor işe…

Milletin çocukları okullarda pislik içinde, bunların çocuklarına özel bakıcılar bakıyor.

***

Kendisine acil şifalar diliyorum, halk sanatçısı Ankaralı Turgut’un bir şarkısı geldi aklıma… Merak edenler internetten bulup dinler. Sözleri aynen şöyle:

“Esnafın hali ne olacak,

kime hesap sorulacak?

Çiftçinin hali ne olacak,

kime hesap sorulacak?

Ne kap kaldı ne kap kacak,

bu millete kim bakacak? 

Yoğurt süt ayran bize,

ballı kaymak vekilim size.

Çok çalıştınız başkanım,

taze taze kaymak size.

Alman lazım yemen lazım,

sonra farkı görmen lazım.

Afyon’dan vekilime,

taze taze kaymak lazım.

Kaymak lazım. kaymak lazım, 

vekilime kaymak lazım.

Lüküs hayat vekilim size,

sürünmek ölmek bize.

Kuru ekmek soğan bize,

ballı muzlu kaymak size.

Alman lazım, yemen lazım,

sonra farkı görmen lazım.

Afyon’dan vekilime,

taze taze kaymak lazım!”

***

Devleti yönetemeyenlerin, milletin cebindeki kredi kartına bile göz diktiği bir dönemde…

İşlevsiz hale getirilmiş, devre dışı bırakılmış Meclis’in sayın üyelerine bu sefahat, bu şatafat, bu tantana…

Ne diyeyim; zehir zıkkım olsun; hak etmeden yedikleri her şey!