Cumhuriyet ikramiyesi neden Kasım’ın ortasında

Emeklinin sofrasından bin ekmek nasıl azaldı?

Enflasyon en çok sabit gelirlileri vurdu. Onlarca milyon insan açlık sınırında.

Sebebi, belli; enflasyon çıldırdı ama gelir sabit!

Sabit gelirliler içinde en çok mağdur olan kesim ise kuşkusuz emekliler!

Gerçek enflasyon yüzde 100’ler civarında, maaşlara yapılan zam bunun yarısı bile değil…

Peki; emekliler nasıl yaşıyor?

Eğer hala çalışabilecek güçleri varsa; çalışarak!

Yani “çalışan emekli” olarak…

*

Bu kavrama dünyada sadece bizim gibi geri kalmış ülkelerde rastlarsınız.

Hiçbir sosyal devlet, emeklisinin çalışmasını istemez. 

Çünkü “emeklilik” o devletlerde vatandaşların yaşlılıklarını huzur içinde geçirmeleri için kurulan bir sistemdir.

Devlet bunu garanti almak zorundadır.

Üstelik bunu kendi bütçesinden de yapmaz.

Sizden çalışma hayatınız boyunca kestiği primlerle, sizin emeklilik maaşınızı öder ve sağlık giderlerinizi karşılar.

Kim çalışırken hangi düzeyde devlete prim ödediyse; emeklilik geliri de onunla parallel olur.

Daha yüksek prim ödeyenin, daha uzun süre çalışanın, emeklilik maaşı da yüksek olur.

Bizim gibi geri kalmış ülkelerde ise iktidarlar emeklileri “yük” olarak görür.

Sankibu insanların maaşlarının önemli bir bölümüne yıllar boyunca “prim” adı altında el koyanlar kendileri değilmiş gibi… Ulufe dağıtıyor havasına girerler! 

Bütçe açıklarını bu insanların analarının ak sütü kadar helal olan maaşlarını “reel” olarak düşürerek kapatmaya çalışırlar.

Garibim emekli de; emekliliğin keyfini çıkarmak bir yana aç kalmamak için ilerleyen yaşına ragmen çalışmaya devam etmek zorunda kalır! 

*

Oturdum hesapladım; AKP’nin iktidar olduğu günlerde en düşük emekli  maaşıyla 1 bin 593 ekmek alınıyormuş.

Bugün ise Fırıncılar Odası’nın fiyatlarına göre 230 gram ekmek 7,5 lira. En düşük emekli aylığı ise 7 bin 500 lira!

Yani en düşük emekli maaşıyla geçinen emeklinin sofrasından her ay yaklaşık bin ekmek çalınmış!

*

Hükümet hem emekliyi böyle eziyor hem de yapacağı üç beş kuruşluk zammı, kediye ciğer gibi gösterip duruyor…

Üç aydır internet sitelerinin ilk beş haberinden biri aynı:

“Emekli maaşı ne zaman zamlanacak?”

Kahveye gidip çay bile içemeyen emekli ise bir umut bu haberleri tıklayıp duruyor.

Aynı ciğer örneğinde olduğu gibi, ortada hiçbir şey yok ama iktidardan birileri önümüzdeki yıl başında yasal olarak yapmak zorunda oldukları zammı sanki yeni bir şey söylüyormuş gibi “ocakta yapacaklarını” açıklayıp duruyor…

*

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dünkü Kabine Toplantısı’ndan sonra yine kameraların karşısına geçkti ve aynı şeyi söyledi:

“Emeklilerimizin maaşlarını inşallah yıl sonunda iyileştireceğiz!”

İyi de o zaman kadar ne olacak? Taş mı yiyecek bunca insan?

*

Bir müjde (!) daha verdi beyefendi:

“Kasım ayının ortalarına doğru, çalışmayan emeklilerimize 5’er bin lira ikramiye vereceğiz.”

İki sorum var…

Bir: Hani bu ikramiye Cumhuriyet’in 100. Yılı nedeniyle verilecekti. O zaman neden Kasım’ın ortalarında veriyorsunuz? Kasım’ın ortalarına doğru ne var? Atatürk’ün vefat yıldönümü… Sahi siz ne demek, ne yapmak istiyorsunuz?

İki: Bu parayı geçinemedikleri için çalışan emeklilere neden ve hangi hakla, hangi yasa maddesine göre, Anayasa’daki hangi “eşitsizlik” ilkesine dayanarak vermiyorsunuz? Milyonlarca insan emekli olduktan sonra bile çalışıyorsa bu onları cezalandıracağınız bir durum değil, aksine iktidar olarak sizin acizliğiniz ve ayıbınızdır!

*

Kısacası hemen son verin bu saçmalığa…

Kimseye sadaka falan dağıtmıyorsunuz…

Bütün emeklilerin zamanında maaşlarından kestiğiniz paraları dağıtıyorsunuz!

En azından bunu yaparken adil olun!