Tayyip Bey’in papatyaları!

Irak’ın kuzeyinde meydana gelen çatışmalarda iki günde on iki askerimizi kaybettik.

Kiminle konuşsam üzgün, yüzler asık, canlar sıkkın!

Ne ekonomik kriz, ne hayat pahalılığı, ne Meclis’te süren bütçe görüşmeleri…

Tek gündem maddesi şehitlerimiz!

Çektikleri son videolar, analarına babalarına gönderdikleri mektuplar…

Geride gözyaşları içinde kalan analar, bacılar, sevgililer, eşler!

*

Meclis’teki partiler bir bildiri yayınladı ve terörü kınadı.

CHP ise bu bildiriye imza atmadı. 

İktidar medyası bu durumu istismar etmeye kalkışınca CHP Genel Başkan Özgür Özel daha sonra başka bir açıklama yaparak, “Kınamıyoruz, lanetliyoruz” dedi…

Kısacası, hepsi laf salatası!

İster kına, ister kına yak…

İster lanetle ister, ister amuda kalk… 

On ateş daha düştü anaların yüreğine; sen ona bak! 

*

Sizin bizim kalbimize bir sancı girdi de yobaz arkadaşlar pek etkilenmedi bu haberlerden…

Dün bir grup “protesto gösterisi” yaptı ama ne teröristlerle çarpışırken ölen ‘Mehmetler’di onların derdi, ne vatan, ne bayrak!

Tek dertleri vardı; bir televizyon dizisini protesto etmek!

Ne yalan söyleyeyim; dizi mizi izlemem… Kırk yılda bir rastgelirsem TRT-1’de yayınlanan Gönül Dağı’na beş on dakika takılırım; o da Neşet Ertaş türküleri yüzünden…

Ama artık bir diziyi sektirmeden izleyeceğim:

Kızıl Goncalar.

*

Fox TV’de ilk bölümü yayınlanan bu dizi, ülkemizdeki tarikat gerçeğini ve din istismarını anlatıyormuş…

Sen misin anlatan?

İsmailağa Derneği adlı dinci yapı hemen harekete geçmiş ve dizinin yayınının engellenmesi için RTÜK’e şikayet üstüne şikayet yağdırmış…

Bunun üzerine RTÜK de hemen bir inceleme başlatmış.

Yetmemiş; bu dizinin çekimi için tarihi mekanlarda aylar öncesinden alınan tüm izinler iptal edilmiş.

Ardından set çalışanları, çekimlerin yapıldığı Fatih’e giremez olmuş…

Girmeyi başaranlara da tehdit, küfür, kafir gırla gitmiş.

*

Dün Fox TV’nin önünde bir de protesto gösterisi düzenlenmiş.

Sadece dizi protesto edilmemiş; göstericiler hazır gelmişken bir de “hilafet” isteyelim demiş olacaklar ki, “Hilafet” sloganlarıyla ortalığı inletmişler!

İsmailağa Cemaati ilan bile vermiş, bu dizinin son bulması için…

Manevi, İlkeli, Liyakatli Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası (Mil-Diyanet Sen), sözkonusu dizide dini değerlerin ve din görevlilerinin tahkir edilmeye kalkışıldığını öne sürmüş…

*

Be terbiyesizler…

Be katı vicdanlılar…

Be arsızlar!

İlk kez birileri cesaret edip de foyanızı meydana çıkardığı için mi bu kadar panikliyorsunuz?

Tekerinize çomak sokulduğunu, yağma düzeninizin bozulduğunu mu düşünüyorsunuz?

Çocuk istismar edenlere…

Altı-yedi yaşındaki kız çocuklarıyla nikah kıyanlara…

Sözde din eğitimi adı altında genç beyinleri yıkayanlara bir kez olsun tepki gösterdiniz mi ki şimdi maneviyatı, ilkeliliği, liyakatı öne sürüp; ipliğinizi pazara çıkan insanlara saldırıyorsunuz!

Sizin her şeyiniz yalan!

*

Bir zamanlar Özal’ın “papatyalar”ı vardı bu ülkede…

Bütün ülke, onları zengin etmekle görevlendirilmişti… Yediler, içtiler, üzerinde mumlar yaktıkları kaplumbağalarla eğlenceler düzenlediler…

Sonra da Özal’la birlikte defolup gittiler!

Siz de Tayyip Bey’in papatyalarısınız!

Sarıklı, cübbeli papatyalar!

Hiç heveslenmeyin; siz de gideceksiniz…

Bu saadet devri de tıpkı öncekiler gibi bitecek!

On iki vatan evladının ardından birer Fatiha bile okumayıp dizi protestosu için ortalığı ayağa kaldırdığınız bu günler elbette geride kalacak!

Ve hiç kuşkunuz olmasın:

Hepiniz karanlığınızda, nefretinizde, çirkinliğinizde boğulacaksınız!