Erdoğan Ocak 2022’de, Akademisyen-Yazar Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı zanlısı eski yüzbaşı Nuri Gökhan Bozkır’ın Ukrayna’dan Türkiye’ye getirildiğini açıklarken, bunun geçmişteki faili meçhul cinayetleri aydınlatma konusundaki kararlılıklarının ispatı olduğunu vurguladı.
Dile kolay, bugün itibarıyla 22.5 yılı geride bırakmış olan ve AKP iktidarı döneminde işlenen faili meçhul en önemli siyasi cinayetlerden biri aydınlatılıyordu!..
Hazırlanan iddianameye göre; Hablemitoğlu’nu, “FETÖ”nün azmettirmesi ile başlarında emekli albay Levent Göktaş’ın olduğu Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan bir grup subay öldürmüştü. Tetikçi de o dönem ÖKK’da, emekli olduktan sonra ise MİT’te çalışmaya başlayan Tarkan Mumcuoğlu’ydu.
Şubat 2023’te Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde davanın görülmesine başlandığında, iddianamede yazılanlar ve kamuoyuna anlatılanların pek de doğru olmadığı ortaya çıktı.
“Tetikçi” denilen Tarkan Mumcuoğlu’nun avukatları, Mumcuoğlu’nun cinayet günü Kazakistan’da görevli olduğunu tanıklar ve belgelerle ispatlayınca Mahkeme, 3 ay sonra tüm sanıkların tahliyesine karar verdi. Bununla kalmadı; “tetiği çeken failin sanık Tarkan Mumcuoğlu olmayabileceği anlaşılmakla, olayda tetiği çeken asli failin kim olduğunun, dosyadaki sanıklar ve varsa başka şahıslarla ilişkisinin tespitinin yapılması hususunda” Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı.
O suç duyurusunun akıbetine gelmeden, şu ayrıntıyı hatırlatalım: Duruşmaların ilk haftasında kürsüye Mahkeme savcısı çıkarken, sonrasında yargı sistemimizde pek görülmeyen bir usulle yargılama sürecini de iddianameyi hazırlayan Savcı Zafer Ergün yürüttü.
“Tetiği çeken asli failin bulunması”na ilişkin suç duyurusuna dönersek; bu karar üzerine Hablemitoğlu Ailesi’nin avukatı Ersan Barkın mahkeme heyeti hakkında “ihsas-ı reyde” bulunduğu gerekçesiyle redd-i hakim talebinde bulundu. Bir hafta sonra Mahkeme Başkanı ile bir üyenin görev yeri değişti. Suç duyurusu ise 7 ay sonra, “kovuşturmaya yer yok” kararı ile sonuçlandı. KYOK kararında, “yargılamanın sanıklara ilişkin iddianamede tespit edilen deliller ve yargılama sırasında tespit edilecek deliller doğrultusunda yapılması gerekir” diyerek adeta Mahkemeye ders veren Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bu suç duyurusuyla “davanın sürüncemede bırakılmak istendiğini” de öne sürdü.
Kararın altındaki imza; iddianame ve duruşma Savcısı Zafer Ergün’e aitti!..
BUNLAR DA OLDU
Yargılama sürecinde dikkat çekici başka gelişmeler de yaşandı. Özetlersek;
Savcının, dosyadaki bilgi ve belgeleri soruşturmanın gizliliğini ihlal ederek kimi gazetecilerle paylaştığı görüldü...
Hablemitoğlu’nun katledilmeden dört gün önce 14 Aralık 2002’de Eskişehir’de verdiği konferansın görüntülerinin dosyada yer almadığı anlaşıldı. Katledilmeden hemen önce alışveriş yaptığı Migros’taki görüntüleri de bir türlü bulunamadı. Sanık avukatlarının uzun uğraşları sonucunda ise her iki görüntünün Adli Emanet’te olduğu anlaşıldı...
Görüntüler nihayet bulunup bir araya getirildikten sonra da bilirkişiye verilerek Hablemitoğlu’nu Eskişehir ve Migros’ta izlediği düşünülen kişilerle sanıklar arasında benzerlik olup olmadığı soruldu. Bilirkişi, oldukça “flu” olduğunu belirttiği görüntülerden; Hablemitoğlu’nu Migros’ta takip ettiği düşünülen üç kişiyi ve bunlarla Eskişehir’deki konferansa katılanlardan “eşgalce benzerlik gösterenleri” işaretledi. Ardından görüntülerdeki kişilerle sanıklar arasında herhangi bir benzerlik bulunmadığını bildirdi...
Daha 2019’da Sabah’tan Ferhat Ünlü, “flu” denilen görüntülerin ABD’ye gönderilip netleştirildiğini yazmışken Savcı Zafer Ergün, dosyada iyileştirilmiş görüntüler olmadığını savundu. Ancak yine sanık avukatlarının adli emanet kayıtlarında yaptığı araştırma sonucunda; Migros görüntülerinin 2017’de ABD’ye gönderildiği ve 120 adet netleştirilmiş fotoğrafın bulunduğu ortaya çıktı. Bunlar da geçtiğimiz Kasım’da mahkemeye getirildi...
Bu gelişmelerin ardından Hablemitoğlu Ailesi’nin avukatı Ersan Barkın, Savcı Zafer Ergün’ün Mahkemenin suç duyurusu hakkında 24 Aralık 2023’te verdiği “kovuşturmaya yer yok kararı”na Ankara 9. Sulh Ceza Hakimliği nezdinde itiraz etti. Hakimlik, Migros görüntüleriyle ilgili bilirkişi raporunun “yeni delil” niteliğinde olduğunu belirterek, “eksik soruşturmaya dayalı olarak verildiği” gerekçesiyle kovuşturmaya yer yok kararını 27 Aralık 2024’te kaldırdı...
Sözkonusu karar üzerine de Mahkeme, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nden, Eskişehir ve Migros görüntülerindeki Hablemitoğlu’nu takip ettiği düşünülen şüpheli şahısların “ivedilikle” tespit etmesini istedi...
Geçtiğimiz 21 Nisan’daki son duruşmada Savcı Zafer Ergün, bu konudaki soruşturmanın devam ettiğini bildirip süre talebinde bulundu...
Tüm bu süreçte yaşananlardan dolayı sanık avukatlarının, “delil kaçırma ve delil karartma” suçlamasıyla Savcı Zafer Ergün hakkında HSK’ya suç duyurusunda bulunup, görevden el çektirilmesini istediğini kaydedip, Cuma günü görülecek olan dava öncesindeki son gelişmeyi aktaralım.
YENİ SORUŞTURMANIN SONUCU
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Migros ve Eskişehir görüntülerindeki kişilerle ilgili başlattığı yeni soruşturmayı geçen ay tamamladı.
Soruşturma kapsamında Migros görüntüleri için yapılan araştırmada; “2004’teki soruşturma dosyasında yer alan ve Hablemitoğlu ile birlikte (önce ve sonra) kart bilgileri kullanarak alışveriş yapan şahısların isimlerinin Ankara Emniyet Müdürlüğü TEM Şube Müdürlüğü’ne gönderildiği, olay tarihine yakın görselleri, adres ve iletişim bilgilerinin tespitine çalışıldığı, bu kapsamda alışveriş yapanlara ait listeden 12 kişinin isminin tespit edilebildiği, sadece bir kişinin Emniyet Polnet sisteminde görselinin olmadığı” anlatıldıktan sonra şöyle denildi:
“Açık kimlik ve adres bilgisine ulaşılan tüm bu isimlerin maktul ile aynı yer ya da yakın yerlerde oturmuş oldukları, bu sebeple alışveriş yapmak amacıyla söz konusu market içerisinde bulunmuş olabileceklerinin değerlendirildiği...”
''LEVENT GÖKTAŞ'LA İRTİBATLI AMA''
Yine Migros görüntüleriyle ilgili olarak; alışveriş yapanlar listesinde bulunan M.H.H. isimli kişi hakkında ilginç bir ayrıntıya yer verildi. Yapılan araştırmada M.H.H.’nin eski eşinin subay olduğu, bu subayın olay tarihinde kullandığı telefon ile Levent Göktaş’ın telefonu arasında irtibat tespit edildiği, ancak o subayın telefonunun cinayet mahallinde ya da Migros civarında kullanılmadığının anlaşıldığı belirtildi.
Son olarak Migros’ta “kart bilgileri kullanmadan da alışveriş yapan şahıslar olduğu, ancak mevcut delil durumu itibarıyla bu kişilerin açık kimlik bilgilerinin tespitinin yapılamadığı” kaydedildi.
ESKİŞEHİR GÖRÜNTÜLERİNDEN SE SONUÇ YOK
Eskişehir görüntüleri için yapılan soruşturmaya gelince; Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’ne, Hablemitoğlu’nun konferansını takip etmek üzere herhangi bir kolluk görevlendirilip görevlendirilmediği soruldu. Emniyet Müdürlüğü, “herhangi bir emniyet tedbiri planlaması olmadığını, dolayısıyla konferans kayıtlarına ilişkin herhangi bir tespitin yapılamadığını” bildirdi.
Konferans salonunda yer alan ve bilirkişi raporunda işaret edilen şahıslarla ilgili görseller ise analiz için Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Daire Başkanlığı’na gönderildi. TEM Daire Başkanlığı da, “görüntülerin çözünürlük kalitesinin düşük olması, şahısların ayrıntılı yüz fotoğraflarının bulunmaması nedeniyle yüz tanıma sistemi (yts) üzerinden benzerlik ya da eşleşme yapılamadığı” cevabını verdi.
SORUŞTURMA SONUCUNDA VERİLEN KARAR MI?
Hem Migros hem Eskişehir’deki şahısların kimliklerinin araştırıldığı, tespit edilebilen şahısların Hablemitoğlu’nun öldürülmesi olayında yer aldığına dair herhangi bir somut delil tespitinin yapılamadığı, sanıkların bu görüntülerdeki şahıslarla benzerliklerinin olup olmadığının da incelendiği, Hablemitoğlu’nun öldürülmesi eylemine ilişkin olarak haklarında “kuvvetli suç şüphesi” bulunan şüpheliler hakkındaki davanın sürdüğü ve “başkaca şüpheli/şüphelilerin tespitinin söz konusu olmadığının” anlaşıldığı belirtilerek, ikinci kez “kovuşturma yapılmasına yer yok” kararı verildi.
Ve bu kararın altında da iddianame ve duruşma savcısı Zafer Ergün’ün imzasının olduğu görüldü.
Yani unutulan, unutturulan bu önemli dava tam da, “Az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik bir arpa boyu yol alamadık” durumunda!..
Şunu sormakla yetinelim: merhum Hablemitoğlunu izleyenler varsa, hiç kimliğini ortaya çıkaracak kartla alışveriş yapar mı?
Görünen o ki, “tetikçi”nin tetikçi olmadığı ispatlansa da bir şekilde eldeki sanıklar cezalandırılacak!..
Müyesser YILDIZ
23 Haziran 2025
Çok Okunanlar

Uğur Akkuş'tan gündeme oturacak Fatih Altaylı paylaşımları

ABD'nin bölgede sıradaki hedefi Akkuyu mu?

Altaylı'nın tutuklanmasının ardından Uğur Akkuş'tan dikkat çeken paylaşımlar

Hablemitoğlu suikastında başka şüpheli bulunamadı!..

PKK elebaşı Öcalan'dan dikkat çeken talep: Özgür Özel ile görüşmek istiyor!

Zeytinlik yasasının altında 'Elektrik üretimini durdururuz' tehdidi mi var?

Defne Samyeli'den Fatih Altaylı'nın tutuklanmasına sert tepki!

TBMM kürsüsünden sıkılan taşnak kurşunu

Ahmet Hakan fena yanılmış

ABD'nin İran’a saldırısının perde arkası ortaya çıktı