Harbiyede sıkıyönetim gibi tedbirler!

30 Ağustos’taki Kara Harp Okulu mezuniyet töreni bittikten sonra kılıç çatarak Subay Andı’nı okuyup, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” dedikleri için haklarında soruşturma açılan teğmenlerle ilgili İdari Tahkikat Raporu’nda ilginç ayrıntılar var.

Öncelikle şunu belirtelim:

Rapordaki kayıtlara göre; Milli Savunma Bakanlığı’nın, konuyla ilgili olarak Kara Harp Okulu’na gönderdiği ilk yazının tarihi 4 Eylül.

Bu tarihin önemi ne mi?

Aynı Milli Savunma Bakanlığı, bundan sadece iki gün önce bizim teğmenler hakkında tahkikat başlatıldığı haberini yalanlamıştı.

[https://muyesseryildiz.com/2024/11/24/tegmenlerin-komutanlarinin-sucu/]

Demek ki, iki gün içinde fikir değiştirilmiş!..

Suç Yok Ceza Var

Asıl detaylara gelelim.

Tahkikat raporunda, “olayın oluş şekli” anlatılıp, “olay ile ilgili mevzuat belge, bilgi ve delillere” yer verildikten sonra “Olay yerinde olaydan sonra alınan tedbirler” başlığı altında, “Olayın niteliği ve gelişimi itibarıyla olayın hemen sonrasında herhangi bir tedbir alınmamıştır.” denilerek şu tespitler yapıldı:

“Olayda zarar gören personel ve malzeme bulunmamaktadır... Olaya ait bir suç dosyası oluşturulup adli makamlara gönderilmemiştir.”

Şimdi sormazlar mı; olayda zarar gören personel ve malzeme yoksa teğmenler neden ihraç edilmek isteniyor; zarar gören kim?..

Ya da ortada ihracı gerektiren çok ciddi bir “suç” varsa, teğmenler hakkında adli soruşturma yapılmasının da istenmesi gerekmez miydi?!

Devam edelim.

Bu tespitlerin ardından, “benzer olaylarla karşılaşılmaması için” şöyle önerilerde bulunuldu:

- Tören emirlerinin detaylandırılarak en alt kademeye kadar yayımlanması.

- Tören geçişi tamamlandıktan ve teğmenler stat dışına çıktıktan sonra tekrar sahaya dönerek benzer davranışlarda bulunmamaları için gerekli tedbirlerin alınması.

- Törene yönelik provalara en ayrıntılı bir şekilde aileler ve buluşmaların dahil edilmesi.

- Harbiyelilerin toplu bulunduğu zaman ve yerlerde takım ve bölük komutanlarının topluluğu emir ve komuta etmesi.

- Astların kendilerine gelen bir bilgiyi üstlerine zamanında iletmeleri konusunda ve “Etki-Tepki Rapor” sisteminin işletilmesi konusunda personelin bilgilendirilmesi.

- TSK Disiplin Kanunu’na yönelik farkındalığın artırılması amacıyla tüm personele eğitim planlanması.

- Harbiyelilere yönelik askeri etiğin usul ve esaslarına yönelik eğitim verilmesi.

- Her türlü faaliyette sorumlu personelin ayrıntılı planlamasının yapılması.

- Harbiyelilerin akıllı telefon ve sosyal medya kullanım esaslarının mevcut emirler doğrultusunda faaliyetlerinin gözden geçirilmesi.

- Sorumlu personelin icra edeceği faaliyetleri açıklayacak kontrol formlarının oluşturulması.

- Askeri eşyaların kullanımına yönelik ilave tedbirlerin alınması.

- Takım komutanı olarak atanan personelin, personel sicilinin mezun olacak teğmenler dikkate alınarak yapılması.

- Adli ve disiplin işlemleri devam eden Harbiyelilerin nasbının 20 Ağustos itibarıyla yapılmaması, işlem sonucuna göre nasbının yapılması ile ilgili mevzuat değişikliğinin yapılması.

Bunlardan ikisinin; “akıllı telefon ve sosyal medya kullanımı” ile “adli ve disiplin işlemleri devam eden Harbiyelilerin nasbının 20 Ağustos itibarıyla yapılmamasının” ne anlama geldiğini Harbiyelilere sorduk.

Akıllı telefon meselesi şuymuş:

Daha önce akıllı telefon yakalatan teğmenlere iki hafta sonu izinsizlik cezası veriliyor ve disiplin notundan 6 puan düşürülüyormuş.

Teğmenlerin 30 Ağustos’taki o kutlamasından sonra akıllı telefon yakalatanların Alay Disiplin Kurulu’na sevk edilmesi kararı alınmış.

Kurul kararı olduğu için de izinsizlik cezası üç haftaya, disiplin notundan düşürülen puan da 21’e çıkarılmış.

Yine bugüne kadar teğmenler 20 Ağustos tarihi itibarıyla subay olarak mezun edilmiş sayılıp dosyaları Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na gönderilirken, alınan yeni karar uyarınca, hakkında adli ve disiplin işlemi yapılanların mezuniyetinin bu işlemler sonuçlanana kadar ertelenip okullarda bekletilmeleri uygulamasına geçilmiş.

Ez cümle; TSK’dan ihracı istenen 5 teğmen ve üç komutan hakkında, “suç” işlediklerine dair ortada henüz resmi bir karar yok; ama Harp Okullarındaki teğmenlerin, bundan sonra kendi aralarında da olsa bir daha kılıç çatmak, bir takım marşlar okumak veya “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” demek gibi “disiplinsizlikler” yapmaması için her türlü “tedbir” alınmış durumda!..

Vatana, millete hayırlı olsun.

Müyesser YILDIZ

3 Ocak 2025