Kadınbudu Köfte…

1973 yılı bahar ayları. Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi 4. sınıf öğrencisiyim. Bugün İzmir'in ünlü Psikiyatri Uzmanlarından Dr. Hüsnü Uçar ile sınıf temsilcisiyiz. Ülke sorunları nedeniyle boykot kararı alındı. Eylem sırasında ülke ve o gün ile ilgili sorunlar konuşuluyordu. Arada bir sloganlar atıyorduk. Ne olduysa o gün oldu.

EÜ Tıp Fakültesi 1974 güzel bir bahar günüydü. Bir yandan boykotu yönetiyorum, bir yandan da güzel bir kız dikkatimi çekti. 2. sınıf öğrencisi olduğunu öğrendiğim müstakbel eşim ile ilk kez tanıştım. Arkadaşlığımızı ilerletiyoruz. Sıra evlilik teklifine geldi. Mahçubiyet bir yandan, sohbet bir yanda. Konuya nasıl gireceğimi kestiremiyorum. Epey zorlandım, bekledim. Sıkıntı bir kaç hafta sürdü. Bir gün ayaküstü bir şeyler atıştırırken, ayaküstü "Esen, ben çok iyi kadınbudu köfte yaparım." dedim. Esen'in de bende gönlü olduğunu anlayınca teklifi patlattım. Önce sözleştik. Derken ailelerin tanışması, istemeler, nişan nikah, düğün derken evlilik günleri başladı. Annesi Selanik göçmeni, Baba Bulgaristan'dan. Çalışkan bir öğrenciydi. Eşim, yemek konusunda da çok başarılı ve hamarattır. Ben bir kaç kez "Kadın budu köfte" yapmaya meyletsem, yani mutfağa girmeye çalışsam da ben onun yanında çırak bile olamayacağımı anladım. Hani işime de gelmedi değil. Harika yemekler yapıyor. Mutfakta ya yemekler hazır yada hazırlanmakta olduğunu gördükçe ben sözümü unutturmayı yeğledim. Aradan tam 48 yıla yakın süre geçmesine karşın bir kez bile kadınbudu köfte yapamadım. Eşim zaman zaman yıllar önceki sözümü anımsatsa da, hala bir şekilde geçiştiriyorum. Elbet bir gün sözümü yerine getireceğim! 

Yemek konusu nereden çıktı diyeceksiniz değil mi? Dün yani 30 Mayıs Cuma günü Fethiye Belediyesi öncülüğünde Fethiye Ticaret ve Sanayi odası, Fethiye Likya Kadın Girişim, Kooperatifi ile Şef Yazar Maria Ekmekçioğlu 3. Fethiye Gastronomi, Kültür ve Dostluk Festivali düzenlendiler. Egenin iki yakasındaki halkların dostluğunu pekiştirmek ve yeni işbirliklerini geliştirmek adına renkli görüntülere, etkinliklere yol açtı. 

Özünde yemek olan Gastronomi tüm kültürlerin hem anası hem babasıdır. Fethiye Belediyesi Özer Olgun Kültür Merkezinde düzenlenen panelde Dr Ceyhun İrgil "Doğumdan ölüme hatta ölümden sonra da insanları bir araya getiren en önemli konuların başında yemek geliyor. Yaşamın her gününde, hatta ölümden sonra; yedisinde, kırkında, elli ikisinde yakınlarını, akrabalarını hatta içinde yaşadığı toplumu bir araya getiren ön önemli etkinlik yemek olduğunu”söyledi. 

Yeşilçam yani sinema dünyasının ünlülerinden Salih Güney, Gazeteci Yazar Mine Kızılkanat ve Maria Ekmekçioğlu ile yemek kültürünün yani Gastronominin çeşitli önemli yönlerini anlattılar. Edebiyat okurları, resim ve müzik o dalda ilgi duyanları ilgilendirirken, Gastronomi toplumun her kesimini her yaştakileri ilgilendiriyor.

Gastronomi, turizmin de temel taşlarından biri olduğu vurgulanan panelde, Fransız mutfağının dünya birincisi olduğu vurgulandı. Türk mutfağı dünya altıncısı olarak yerini alıyor. Son yıllarda yeni yeni ön plana çıktığı vurgulandı. 

Kooperatif başkanı Çiğdem Karaca Fethiye yöresinde yöresel yemek tanım ve tarifleri üzerine bir çalışma yaptıklarını açıkladı. 147 çeşit Fethiye ve çevresi yemek isim ve tarifi tesbit ettiklerini ve bunların tanıtımı için çalıştıklarını açıkladı. 

"Azı karar çoğu zarar" dediğimiz yemek olayının sadece karnımız doyurmanın ötesinde, fakir yada zengin olsun her birey, aile ve toplum için önemli bir kütür olduğu göz önüne alınmalıdır. 

Geçen hafta Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi 1968 mezunlarının Malatya, Elazığ, Kemaliye ve Tunceli Doğu Anadolu gezilerine katıldım. Etli yemekler başta olmak üzere harika yemekler yedik. Tunceli Ovacık Munzur Kırk Gözeleri, Nemrut Kümülüsünü koruyan tanrı heykellerini, Kemaliyenin vahşi doğası yanında en çok konuşulan yörenin lezzetli yemekleriydi. 

Elazığ Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü "Yöresel Lezzetler Elazığ Mutfağı" kitabı sayesinde Elazığ Mutfağını tanıdım. "Yarpuzlu ayran çorbası" gibi adını ve tadını ilk kez duyduğum yemek çeşitlerini öğrendim. Elazığ mutfağı 156 türü ile zengin bir mutfak. 

Gastronomi konusunda ülke olarak daha yolun başındayız, Turizm açısındanda çok önemli olan Gastronomi, Anadolu kültürünün dünyaya tanıtılması için çok büyük bir olanak olduğunu düşünüyorum.

Daha çok çalışmalıyız.