Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
44,6049
Dolar
Arrow
39,1053
İngiliz Sterlini
Arrow
52,9201
Altın
Arrow
4170,0000
BIST
Arrow
9.073

Wilson Prensipleri, emperyalizm muhipleri, Sevr sevdalıları…

Konu ne zaman ‘barış’ söylemleriyle yeni bir sürece evrilse ilk hedef Lozan Antlaşması oluyor. Maalesef değişmeyen bir döngü bu! Sevr hülyaları, Wilson Prensipleri hayali kuranların hedefi Lozan! Ve 1924 Anayasası, üniter yapı, ulus devlet…

Tarihsel saflaşmada, 101 yıldır her şeye rağmen ayakta kalan Türkiye Cumhuriyeti’ne emperyalizm cephesinden saldıranlar aynı noktada, Sevr cephesindedirler. Emperyalizmin bölgemizdeki ülkeleri nasıl bölüp parçaladığını hep birlikte şahit oluyoruz. Tarihinin en rahat dönemini yaşıyor ABD-İsrail Ortadoğu’da. Türkiye ise bu ateş çemberinin ortasında Atatürk Cumhuriyeti’yle dimdik ayakta duruyor! Bu nedenle emperyalizm yeniden Sevr peşinde!

Böl-parçala-yönet!

Yugoslavya, Afganistan, Irak, Libya, Suriye… Türkiye’ye dayatılan da Sevr koşulları…
Sözde özgürlük, demokrasi, insan hakları, eşit yurttaşlık vb. söylemlerle aslında emperyalizm güdümlü planları savunanlar 1910’ların Wilson Prensipleri’nin bugünkü yansımalarıdır! ABD’nin başını çektiği emperyalist bloğun Türkiye’yi ekonomik ve sosyal açından sömürgeleştirme programına ‘insan hakları’ kılıfıyla destek verenlerdir!

Sevr Antlaşması Neydi?

Nasıl ki sevdalıları unutmuyor, fırsat yakaladıkça açıyorlar Sevr defterini, biz de yeniden hatırlayalım Sevr’i!
Temeli Paris Barış Konferansı’nda atılmıştır Sevr’in. Sonrasında plânlar Londra ve San Remo’daki konferanslarda sürmüştür.

Osmanlı Devleti, 1914 yılında girdiği Birinci Dünya Savaşı’ndan oldukça ağır şartları içeren 30 Ekim 1918 Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzalayarak çıkmıştır. Osmanlı Devleti’nin fiili olarak son bulması anlamına gelen bu antlaşmanın sonrasında hemen İngiliz, Fransız ve İtalyanlar işgallere başlamıştır. Lord Curzon, Avam Kamarasındaki 18 Kasım 1918 tarihli konuşmasında, “Kürt, Arap, Ermeni, Rum ve Yahudilerin Türk egemenliğinden kurtarılacağını” söylemiştir.

Oldukça ağır maddeleri içeren 433 maddelik Sevr Antlaşması metni 31 Mayıs 1920’de İstanbul’a ulaştırılmış ve 26 Haziran tarihine kadar cevap için süre verilmiştir.
Çok az bir değişiklikle Batılı devletler ve İstanbul’daki Osmanlı Hükümeti arasında 10 Ağustos 1920’de Paris’in Sevr kasabasında Porselen Fabrikası Konferans Salonu’nda imzalanmıştır.

Osmanlı topraklarının paylaşılmasını içeren antlaşmaya göre; ‘İstanbul ve etrafındaki küçük bir bölgenin yanı sıra Orta Anadolu’nun çok az bir bölümü Kastamonu kıyılarına kadar Türklere bırakılmıştır.
Rumeli ve Boğazlar İtilaf Devletlerinin işgaline bırakılmış, Boğazların trafiğe açık olması ve uluslararası bir karma komisyon tarafından yönetilmesine karar verilmiştir.
Osmanlı topraklarında bir Ermeni ve Kürt devleti oluşturulmaya çalışılmıştır. Tasarlanmış olan Ermeni devletinin sınırlarını Wilson çizmekte, Arabistan Osmanlı Devleti’nden ayrılarak İtilaf Devletlerinin isteklerine bırakılmaktadır.
İtilaf Devletlerinin daha evvel işgal ettikleri yerler İngiltere, Fransa ve İtalya’da kalmıştır.
Kapitülasyonlar yürürlükte kalmış, devletin askeri ve iktisadi işleri kontrol altına alınmaktadır. Türklerin yalnızca iç güvenliği sağlamak için 50 bin kişilik askeri gücü haricinde silahlı bir kuvveti bulunmayacaktır.
Limanlar ve demiryolları uluslararası bir komisyona bırakılmıştır.
Öte yandan Osmanlı Devleti savaş tazminatı ödeyecektir.
İzmir Yunanlılara bırakılacaktır.
Savaşa giren ve idari kademelerde bulunan Türk vatandaşları savaş suçlusu olarak yargılanacaktır.’

Sevr Sevdalılarının İçlerine Sindiremedikleri...

Sevr, tarihte Türklere yapılmış olan büyük bir darbedir! Bu antlaşma Türk milletini ve devletini bütünüyle ortadan kaldırmayı amaçlamıştır. Kuva-yı Milliye ruhuyla büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verdiğimiz Kurtuluş Savaşı’yla ve Lozan’la tarihin çöplüğüne atılmıştır Sevr!

Atatürk, “Lozan, Türk Milleti aleyhine asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr’le tamamlandığı zannedilmiş büyük bir suikastın sonunu ifade eden bir belgedir” demiştir.

Bağımsız Türk Devletinin tanınmasını sağlayan Türkiye’nin tapu senedidir Lozan Antlaşması. İktisadi, politik ve adli egemenliğini kaybeden, Sevr’i imzalayanların da bu anlaşmayla birlikte tarihe karıştığının belgesidir!
Sevr sevdalılarının hâlâ içlerine sindiremedikleri de budur!

Not: Wilson prensplerine de diğer yazımızda değineceğiz. ‘Aydınımız’ üzerinde ABD’ye ve mandaya karşı sevinç ve umut doğuran 107 yıl önceki bu sözde ‘barış’ ilkelerini bir kez daha hatırlayacağız…


Kaynakça:

-Gülnihal Bozkurt, Sevr’i Bilmek Lozan’ı Anlamak, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi 19, sy. 56 (Temmuz 2003) s. 483 vd.

-Yusuf Hikmet Bayur, Türk Devleti’nin Dış Siyaseti, Türk Tarih Kurumu, 1992, s. 60.

-Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, Ankara 1962, s. 159.

-TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ-I 19. Yüzyılın İkinci Yarısından 20. Yüzyılın Başlarına Kadar Osmanlı Devleti ve Yeni Türkiye’nin Doğuşu (Modernleşen Türkiye), Atatürk Araştırma Merkezi, 2023, s. 1014 vd.