Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
37,8385
Dolar
Arrow
34,1542
İngiliz Sterlini
Arrow
44,9695
Altın
Arrow
2916,0000
BIST
Arrow
9.109

Reflü ile kalp krizi arasındaki fark nasıl anlaşılır?

Reflü kaynaklı göğüs ağrısının kalp krizi ile karıştırılabileceğine dikkat çeken uzmanlar, reflünün ihmal edilmemesi gereken bir hastalık olduğunu vurguladı.

Reflü ile kalp krizi arasındaki fark nasıl anlaşılır?
Mide asidinin tıpta özofagus olarak tanımlanan yemek borusuna geri kaçmasıyla gastroözofagial reflü ya da halk arasında yaygın olarak bilinen adıyla reflü rahatsızlığı oluşuyor.
 
Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması, özofagusun alt uç bölgesindeki mukozada hasarlanmaya yol açarken, bu da göğüs kemiğinin arka bölgesinde yanmaya neden oluyor.

Reflü kaynaklı göğüs ağrısının kalp krizi ile karıştırılabileceğine dikkat çeken Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Bilal Toka, reflünün ihmal edilmemesi gereken bir hastalık olduğunu açıkladı.

'KALP KRİZİ İLE KARIŞTIRILABİLİR'

Toka, “Reflüde, asit yemek borusunu tahriş eder ve yemek borusunun ağrı rahatsızlık duyusu biraz daha yukarı bölgedeki sinirlerden beyne iletilir. Reflünün en sık semptomları veya hastada oluşturduğu belirtiler, göğüs kemiğinin arkasındaki bir yanma hissidir. Buna ‘Heartburn’ denir. Bu durumdan dolayı çoğu kez reflü, kalp krizi ile karıştırılabilir.
 
Yapılan bazı çalışmalarda, hastaneye göğüs ağrısı şikayeti ile başvuranların bir kısmının reflü kaynaklı semptomlar gösterdiği gözlemlenmiştir. Çünkü reflünün en önemli semptomlardan biri göğüs kemiğinin arkasındaki yanma hissidir” dedi.

'STRES FAKTÖRÜNÜN ROLÜ BÜYÜK'

Reflünün kronikleşen, uzun süre devam eden birçok semptomu olduğunu söyleyen Doç. Dr. Bilal Toka, ses kısıklığı ve öksürüğün de reflünün sık görülen bulgularından olduğunu kaydetti. “Ayrıca stres çağımızın da bir hastalığı olduğu için, her hastalıkta stres faktörünü sorguluyoruz” diyen Doç. Dr. Bilal Toka, genel olarak mide sorunlarında stres faktörünün etkisine de dikkat çekti.

Özellikle mide sorunlarında stres faktörünün rolünün büyük olduğunu ifade eden Toka, “Stres, hem asit salgısını artırır hem de stres esnasında vücut bir nevi savunmaya geçer. O esnada salgıladığı hormonlar mide üzerindeki koruyucu tabakayı zayıflatır. Asidin daha fazla etrafa zarar vermesine yol açar. Dolayısıyla stres birçok hastalıkta olduğu gibi reflünün de şiddetinin artmasına neden olur” şeklinde konuştu.

'ÜLSERE YOL AÇABİLİR'

Doç. Dr. Bilal Toka, reflünün yüzde 20’nin üzerinde insanı zor durumda bırakan bir hastalık olduğunu ifade ederek, “Çoğunlukla asit, safra, yiyecek gibi mide içeriğinin geriye, yani yemek borusuna kaçmasıdır. Aslında mide yüzeyinin bir özelliği vardır. Sürekli aside maruz kaldığı için asit etkisine karşı kendi savunma mekanizmaları yani koruyucu faktörleri vardır.

Dolayısıyla mide asidi normal şartlarda mideye zarar vermez. Ancak yemek borusunda böyle bir koruyucu mekanizma yok. Çünkü orası normal şartlarda asidin bulunduğu bir yer değil. Yediğimiz yiyecekleri sindirmek için güçlü bir asit içeriği yemek borusu duvarına gelip uzun süre temas ettiğinde orada tahrişler, yanıklar bazen ülserler gibi sorunlara yol açabilir” ifadelerini kullandı.


Haber Kaynağı : İHA

İlgili Haberler

kalp krizi Reflü