Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
38,2634
Dolar
Arrow
34,1520
İngiliz Sterlini
Arrow
45,9557
Altın
Arrow
2934,0000
BIST
Arrow
9.777

Soru ve cevaplarla tüketici hukuku ve tüketici hukukunun önemi

SORU VE CEVAPLARLA TÜKETİCİ HUKUKU REHBERİ 

 

TÜKETİCİ HUKUKUNUN ÖNEMİ NEDİR?

Tüketici hukukunun önemi son derece büyüktür. Adaletli bir ekonomik düzenin kurulması ve doğru temellendirilmesi için tüketicinin korunmasına büyük ihtiyaç vardır. Mal ve hizmet pazarlayıcıları ile bazı üretim şirketlerinin sömürüsü azalabilir. 

Gerçek bir tüketici örgütlenmesi olmadan ekonomik düzen denetlenemez.

Görünen ve gözlenen odur ki, tüketici haklarının korunması ve  uygulanmasıyla ilgili çok güzel GENEL düzenlemeler yapılmıştır. Ancak bBunların hayata geçirilmesi ile ilgili kurumlar ve kurallar yeterli değildir. Tüketicilerin kendi kendilerine örgütlenmeleri, kendi kendilerini bilinçlendirmeleri, kendi kendilerini korumaları anlayışı temelinde tüketicinin korunması sistemi inşa edilmiştir. Bu yol son derece zordur. Hatta bu yolla tüketicinin korunamayacağı açıktır. Zaten olgular da bu durumu doğrulamaktadır. 

TEMEL GERÇEK ŞUDUR: PEK ÇOK TÜKETİCİ YANİ YURTTAŞIN TÜKETİCİ HAKLARININ VARLIĞINDAN HABERİ BİLE YOKTUR. 

Hatta birçok tüketici aldığı bir malın değerinin birkaç katını ödeyerek ancak hakkını alabilmektedir. Bunun üzerine bir de yargının ağır işlemesi, davaların yargıya güveni sarsacak boyutta uzun sürmesi, tüketici hukukunu da çok olumsuz etkilemektedir.

Öncelikle şu konuyu özenle belirtmek ve açıklamak gerekiyor: Eğer enflasyon dizginlenmek isteniyorsa, tüketici haklarının gerçekten güvenceye alınması, tüketicilerin bilinçlendirilmesi ve korunması gerekir. Okullara tüketiciyi koruma dersleri konulmalıdır. Hukuk fakültelerinde "tüketici korunması" diye ayrıca araştırma bölümleri ve ana bilim dalları kurulmalıdır.

Tüketicilerin devlet denetiminde korunması gerekir. Bağımsız, özellikle siyasi partilerden, kirli siyasetten uzak bir düzen kurmalıdır. Yeni bir kurum kurulmalıdır. 

Bu kurum  da şirketlere ve siyasetçilerin iş takipçilerine karşı özenle korunmalıdır.

Şirketlerin adamı olan, oralardan büyük paralar alarak bu büyük şirketlerin menfaatlerini korumayı iş edinen siyasetçilerin sayısının az olmadığını herkes biliyor.

Ancak bununla ilgili hiç kimsenin ciddi bir önlem aldığı olmamıştır. Uzun yıllardan beri bu böyledir. Bu sözlerle herhangi bir partiyi değil sistemi suçluyorum. Partilerin ihmallerine hukuku ezip geçmelerine dikkat çekmek istiyorum.

Fiyatlara keyfi zamlar yapan, ayıplı mallarını tüketicilere çeşitli hileli yollarla satan daha açığı Türkiye ekonomisini ve toplumu çürüten pek çok satıcı, bugünkü enflasyonun da sebeplerindendir.

Bu satıcılar çoğu zaman arkalarına siyasileri de alırlar. Her büyük şirketin koruyucusu siyasiler vardır.

Onun için eğer tüketici hukuku gerçekten kurulacak, savunulacak ve uygulanacaksa bu haliyle olmaz. Bu gerçek temelinde çalışmamızı yapıyoruz. 

 

***

SORU: TU¨KETI·CI·NI·N KORUNMASI HAKKINDA KANUN  AMACI NEDİR?

CEVAP: 6502 sayılı Tu¨ketı·cı·nı·n Korunması Hakkında Kanun  1. maddesinde kanunun amaçları düzenlenmiştir. Tüketicilerin korunması anayasal güvence altına alınmıştır. Devlet tüketicileri korumakla görevlendirilmiştir. Satıcı karşısında zayıf durumda bulunan tüketicilerin korunması amacıyla bu yasa düzenlenmiştir. Amaç kamu yararına uygun olarak tüketicinin haklarını korumaktır. 

Bu hakları aşağıdaki gibi açıklayabiliriz:

Kamu yararına uygun olmak, kamu yararı amacı amacına uygun olarak işlem tesis etmek, tüketici haklarının temel hukuki değeridir. Kamu yararına yani toplumun ortak iyiliğine hizmet etmeyen hiçbir hukuk uygulaması  ve hak uygulaması olamaz.

Bu kanunun amacı; kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, zararlarını tazmin edeceği, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almaktır. Ayrıca tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirerek, gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmek  de tüketici hukukunun amaçlarındandır.

Kamu yararı toplumun iyiliği demektir. 6502 sayılı yasanın amacını oluşturan bütün öğeler kamu yararına aykırı olarak yorumlanamaz, uygulanamaz. Tüketicinin iyiliğine olduğu gibi toplumun da iyiliğine olan işlemler ve uygulamalardır.

1)-TÜKETİCİNİN SAĞLIK  HAKKININ KORUNMASI:

(-A-)…öğlene kadar bir villanın bahçesinde kazma kürek çalışmış. Öğlene doğru iyice acıkmış. Öğlen paydasında da bir esnaf lokantasına gitmiş. Pilav kuru fasulye söylemiş. Pilavın pirinci taşlı imiş. Çok acıktığı için biraz hızlı hızlı yemiş.  İyi pişmemiş pirinci dişlerini sıka sıka yiyormuş. Ama bir anda ağzına sert pirinç pilavına göre irice bir taş gelmiş.  (-A-)…nın iki dişi kırılmış.

Salata da çok bayat olduğu için ( -A-)…nın  bağırsakları bozulmuş. Verilen yoğurt da çok ekşiymiş ve bozulmuş bir yoğurt (-A-)…yı  hasta etmiş. Doktora gitmiş 3 gün iş gücünden kalmış. Çok üzülmüş esnaf lokantasından hakkını almaya karar vermiş. 

SORU: BU OLAYDA TÜKETİCİNİN HAKLARI NELERDİR?

CEVAP-1- (-A-)…nın  amacı bellidir. Dişi kırılmış, hasta yatmış, işinden gücünden olmuştur. Amacı uğradığı zararı lokanta sahibinden almaktır.

Tüketicinin sağlık ve güvenliğinin korunabilmesi için her şeyden önce devlette ve toplumda hukuksal güvenlik olgusunun gerçekleşmiş olması lazım gelir… Eğer bir toplumda hukuki güvenlik yoksa o toplumda sağlık ve güvenliğin korunması  mümkün olamaz.

Sonuç olarak satıcı tüketiciye onun sağlığını bozacak ayıplı mal ve hizmet veremez. Bozuk, sağlık kurallarına aykırı olarak bu mallar depolanamaz. Yiyecek ve içeceklerin ve diğer malların sağlığa uygun olarak ambalajlanması hukuki zorunluluktur.

 2)-GÜVENLİK HAKKININ KORUNMASI: 

Tüketici alacağı malı alırken kandırılma, dolandırılma, “kazık yeme” korkusu içinde olmamalıdır. Her şeyden önce de hukuki güvenlik içinde olmalıdır. Güçlülerin kayrılacağı endişesi taşınamamalıdır.

Doğru bir tüketici örgütlenmesi yozlaşmış kirlenmiş ekonomik ilişkilerin de düzeltilmesine katkısı olur. 

 3)-EKONOMİK ÇIKARLARININ KORUNMASI VE TAZMİNİ : 

Tüketicinin ekonomik çıkarı ayıplı olmayan malın uygun fiyata alınmasıdır. Satıcı tüketiciye göre çok güçlü durumdadır. Hele büyük şirketler reklam verme güçlerini kullanarak basını da etkilemektedir. Tüketici hukukunun EN TEMEL  amacı ekonomik çıkarların korunmasıdır.

Zararlının tazmini açısından incelediğimizde şu sonuca varabiliriz. Her şeyden önce tüketicinin ayıplı maldan doğan zararının giderilebilmesi için Devletin hukuk devleti olması gerekir. Aylarca süren işlemlerden sonra çoğu kez tüketiciler işin takibini bırakmaktadırlar çünkü devlet zararları tazmin etmek için işlemlerini çok geciktirmektedir. Geciktirilmiş yargı zararın tazmininin önünde en büyük engeldir. Zaten gecikmiş adalet, adalet değildir..

4)-TÜKETİCİNİN ÇEVRESEL TEHLİKELERDEN KORUNMASINI SAĞLANMASI HAKKI: 

Tüketiciye sağlanacak mal ve hizmet ayıpsız olmalıdır. Ayıplı mal veya hizmet Çevresel açıdan da çeşitli tehlikeler getirir. Bu nedenle tüketicinin Türkiye'nin bu şartlarında korunabilmesi için bir yandan tüketici bilincinin olması gerekir. Bir yandan da yasaların uygulanmasında çabuk sonuç alıcı bir tüketici düzenin bulunması gerekir .

5)-TÜKETİCİNİN  AYDINLATILMA VE BİLİNÇLENDİRİLME HAKKI: 

Tüketicinin bilinçlenmesi aydınlatılması örgütlenmesi eğitilmesi bütün bunlar tüketicinin, korunması bakımından son derece önemlidir. Tüketicinin örgütlenmesi ne yazık ki vatandaşlar arasında tüketici örgütlenmeleri yeterli çoğunlukta ve etkinlikte değildir. Çünkü örgütlenmenin bir maliyeti vardır. Devletin bu örgütlenmeyle ilgili herhangi bir desteği yoktur. Gerçekten tüketicinin korunması isteniyorsa tüketiciyi koruyan ve sadece bu görevle ilgili olan bağımsız kurumlar oluşturulmalıdır. Ancak büyük sermaye sahipleri, büyük mağazalar, büyük pazarlama şirketleri, tüketicinin bu yönde devletle birlikte örgütlenmesini sağlayacak konulara çoğu zaman karşı çıkmaktadır. Bu da ne yazık ki tüketicilerin kağıt üzerinde verilen haklarının kağıt üstünde kalmasına neden olmaktadır.

 6)-TÜKETİCİLERİ KENDİLERİNİ KORUYUCU GİRİŞİMLERE ÖZENDİRME HAKKI: 

Tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek aslında bir hukuksal bütündür. Özendirme uygulamada nasıl olacak? Bir tüketici örgütünün kurulacağını düşünelim. Bu örgüt bir kere her şeyden önce gerekli olan örgütlenme giderlerini karşılayamaz. 

Gönüllü örgütlenmeler uygulamadan nasıl olacak? Yani yukarıda söylediğimiz uyarı ve itirazları burada da söylemek durumundayız. Burada 3 destek önemlidir: Birincisi parasal kaynak desteği, ikincisi de tüketicilerin eğitimi, üçüncüsü de örgütlenmeyle ilgili eğitim desteği.

7)-YUKARIDA BELİRTİLEN KONULARDAKİ POLİTİKALARIN OLUŞTURULMASINA KATILMA HAKKI: 

Tüketicin kararlara katılması hem karar alma süreçlerini denetler, hem de tüketicin korunması ile ilgili gelişmelerden haberi olur. Tüketici sorunlar üzerinde düşünür. Tüketicinin bilgisi artar ve bilinci güçlenir.

8)-GÖNÜLLÜ ÖRGÜTLENMELERİ TEŞVİK ETME HAKKI:

Öncelikle şunu belirtmekte yarar var. Gönüllü örgütlenmelerin bugüne kadar etkili ve yeterli olmadığı açıktır. Ancak gönüllü örgütlenmelerin başarılı olması ve gelişmesi için tüketicilerin eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi gerekir. Yeteri kadar eğitim ve tüketici bilinci olmayan bir yurttaştan gönüllü tüketici örgütlenmesine katılım beklenemez. Bugün gönüllü örgütlenmelerin yeterli olmadığı çok açıktır. Bu nedenle de her güçten satıcılar tüketicilerden daha güçlüdür. Halbuki tüketicilerin çok büyük bir potansiyel gücü vardır. Milyonlarca tüketicinin bir malı boykot ettiğini düşünün bu ne kadar önemlidir . 

Üretim ve pazarlama süreci de tüketici haklarının çok yakından ilgilendirir. Aldatıcı reklamlar ve buna benzer çeşitli hukuka ve ahlaka aykırı oyunlar düzenlemeler hem fiyatlar arttırmakta hem de Tüketiciye büyük zararlar vermektedir

Tüketicinin bilinçli olması ekonomik düzenin güvencesi sayılır. Örgütsüz ve bilinçsiz tüketicilerin bulunduğu ülkelerde ekonomi güvencede değildir. Onun için tüketicinin gönüllü örgütlenmesi çok önemlidir. Gönüllü örgütlenmenin ve gönüllü hak aramanın temelinde de bilinçli tüketici bulunmaktadır.