Çürüyen sadece iktidar değil

CHP’li Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun AKP’ye geçmeye hazırlandığı, belediye işçileri ve bazı ilçe başkanlarını da CHP’den istifaya zorladığı haberleri gündeme bomba gibi düştü.

Oysa biz ne güzel, Meclis'teki Abdullah Öcalan Komisyonu’yla, Özgür Özel'in muhalif seçmeni ikna etmek için attığı taklalarla, Trump'ın çöktüğü Zengezur Koridoru’yla filan uğraşıyor; yanan ormanlarımız için gözyaşı döküyor, Bahçeli'nin “ince mesajları” üzerine kafa yoruyorduk ki birileri siyaset kazanının altına odun atmaya başladı.

Lafı uzatmayalım. Özlem Çerçioğlu, büyük ihtimalle bugün yakasına “AK Parti” rozeti takacak.

Yerel basına göre beraberinde Sultanhisar ve Yenipazar belediye başkanlarını da götürüyormuş. Söke Belediye Başkanı için ise “eli kulağında” diyorlar.

Sebebini tahmin etmek hiç zor değil.

Hakkındaki yolsuzluk iddiaları zaten ayyuka çıkmıştı. Aydın Büyükşehir Belediyesi uzun zamandır iktidarın radarındaydı.

Er ya da geç kancayı atacaklardı ve attılar.

Özlem Çerçioğlu şimdi hakkındaki dosyaların kapanması karşılığında AKP'ye geçiyor. “Kıçının boklu olduğunu” düşünen belediye başkanları da peşine takılacaktır. Kimsenin kuşkusu olmasın.

Şaşırdık mı? Hayır...

Ama Özgür Özel çok şaşırmış. Sanki hiç beklemiyormuş. İmamoğlu'nu ziyaret ettikten sonra Silivri çıkışında pek bir sertleşmiş.

“Bu haksızlığa karşı içeride yatan bu kadar mert adam varken sen bu mertliği gösteremiyorsan… Ya içeri atıl ya da AK Parti’ye katıl formülüyle hareket ediyorsan yazıklar olsun.”

Güler misin, ağlar mısın!

Adama sorarlar: Bunca yıldır siyasetin içindesin; Aydın Büyükşehir Belediyesi hakkında soruşturmalar orada duruyorken, iddialar, dedikodular alıp başını gitmişken, tabiri caizse ortalık lağım çukuruna dönmüşken hiç mi öngöremedin böyle olabileceğini, diye.

Kaldı ki, usta gazeteci Mine Kırıkkanat, 22 Ekim 2023 tarihli yazısında Aydın Büyükşehir Belediyesi'nde dönen dolapları uzun uzun anlatmıştı.

Kaleme aldığı iddialar yenilir yutulur cinsten değildi. Ortalık fena halde karışmış, Özlem Çerçioğlu ipliği pazara çıktığı için kıyameti koparmıştı.

Kimse “Bizim haberimiz yoktu” demesin. Sadece yönetim kadrosu değil, parti içindeki herkes olup biteni biliyordu.

Bütün bunlara rağmen CHP, Özlem Çerçioğlu'nu 31 Mart 2024'teki yerel seçimde yeniden aday gösterdi.

Kemal Kılıçdaroğlu, partinin yetkili kurullarına bile sormadan, üstelik seçime daha yedi ay varken “Önümüzdeki süreçte Özlem Başkanımız, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görevine devam edecek” açıklaması yapmıştı.

Acaba o sıralar Özgür Özel uzayda mı yaşıyordu da buna itiraz etmedi?

CHP'nin Grup Başkan Vekiliydi. Fiilen partinin ikinci adamıydı, etkili ve yetkiliydi. Aydın'da ne olup bittiğini en iyi bilecek mevkideydi; peki neden Genel Başkanı'nın karşısına geçip “Hakkında böylesine ciddi iddialar var. Biz Aydın için başka bir aday bulalım” demedi.

Demedi, diyemedi çünkü Özlem Çerçioğlu, Kılıçdaroğlu'nun prensesiydi.

Ona toz kondurmadığını cümle alem biliyordu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun dizinin dibinde, ılık kozası içinde bugünlere hazırlanmak varken, durduk yere maraza çıkarmanın alemi yoktu!

Şimdi çarşı karışınca CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek, Özlem Çerçioğlu için “insan içine çıkamaz” mealinde bir şeyler söylemiş.

Hiç merak buyurmasın; Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu, Mehmet Ali Çelebi ve şahsi ikballeri için dümeni AKP'ye kıran diğerleri nasıl utanmadan, sıkılmadan insan içine çıkıyor ve hatta kendilerince çatır çatır siyaset yapıyorlarsa, Özlem Çerçioğlu da aynı yoldan gider.

Murathan Mungan'ın bir röportajında söylediği ve artık özdeyiş olarak kullanılan bir sözü var:

“Türkiye'de her şey olabilirsiniz ama bir şey olamazsınız: rezil olamazsınız.”

Sonra Hayat Atölyesi kitabında “Hafızaların 24 saate ayarlı olduğu bir memlekette isteseniz de rezil olamazsınız” diye yazmıştı.

Özlem Çerçioğlu da yurdum insanının balık hafızasına güveniyor olmalı.

Memleket 2002'den beri büyük bir hızla çürüyüp yozlaşıyor. Liyakatsizlik, nepotizm, kakistokrasi, kalitesizlik, utanmazlık, arsızlık artık normalimiz oldu.

Ne yazık ki siyasal İslamcılardan sıtkı sıyrılmış milyonların umut bağladığı CHP de bundan azade değil.

Temizliğe, asıl temizliği yapacak olandan başlamak lazım.

Şebnem Ferah'ın söylediği gibi: Sil baştan...