Hakka tecavüz edilmesin diye güçlü savunma

Uçuş öncesi uyarırlar: Maskeyi önce kendinize sonra çocuğunuza takınız!

Oysa çocuklarımız en kıymetlimiz.

Bir avukat için de en kıymetli değer hiç kuşkusuz adalettir, öyle olmalıdır. 

Ne var ki, avukatın olmadığı, güçten düştüğü, ayakta kalamadığı bir düzende ne adalet olur ne hak ne hukuk. Hukuk salt bir ideale dönüşür. Yahut alaya alınır. 

Avukatlar bugün ayakta kalmaya çalışıyor. 

Ekonomik darboğazdaki halk önce hukuk yoluyla hak arama mücadelesini terk ediyor. Bu kadar uzun süren yargılamaların kaçınılmaz bir sonucu bu. Paranın değer kaybı ve kuş kadar kalan tazminatlar. Bir türlü uygulanmayan veya büsbütün yanlış uygulanan cezalar hukuka, adalete olan inancı azalttı. 

Halk hak arama mücadelesini terk ediyor çünkü yargılamanın uzunluğu, maliyetinin ağırlığı, getirisinin hiçbir şey değmemesi yetmezmiş gibi bir de adalet mekanizmasına güven azaldı. 

Anayasa Mahkemesinin kararlarının bile uygulanmadığı bir ülkede adalete kim, niçin güvensin ki...

Bu da yetmezmiş gibi kayıtdışı ekonominin getirdiği hukuk dışı araçlar var. Madem ki adalet, hukuk rulet masasından daha büyük bir kumara dönüşmüş. O halde doğrudan kaba kuvvete, mafyaya gitmek daha makul gelemez mi kimilerine? 

Bu da yetmezmiş gibi avukatlar dövülüyor, saldırıya uğruyor, hakları ödenmiyor. Tüm bunlara karşı avukat nasıl dirensin? 

Zorunlu müdafilikten elde ettiği kazancı vergiye, yol ve büro masraflarına kurban eden avukat nasıl hayatta kalabilsin? 

Mesleğine göz diken komisyoncular, simsarlar, ''anlaşmalı'' kurumlar ve iş takipçileri varken avukat kimi, nasıl savunsun? 

Adalet ve hukuk hava gibidir. Nefesiniz kesilince değerini anlarsınız. Değerini artık anlamalısınız. Bugüne kadar anlamadıysanız bugün anlamalısınız. Zira artık avukatlar nefes alamıyor. 

Bu kez avukatlar için alanlardayız. Türkiye Barolar Birliği'nin önderliğinde 27 Nisan 2024 Cumartesi günü ''BÜYÜK SAVUNMA MİTİNGİ''ndeyiz. 

Şiddete ve angaryaya karşı meslek onurunu ve emeği savunmak için, 

Avukatların hayatta kalabilmesi için, 

Avukatların ayakta kalabilmesi için, 

Savunmanın koltuğunun boşalmaması için, 

Tüm kainatın etrafında döndüğü Adalet'e nefes verebilmek için 

27 Nisan 2024'te 13.00-18.00'de Ankara, Çankaya, Anıtpark'tayız. 

Boyun eğmeyen tüm meslektaşlarla birlikte orada olacağız!