Ülkemiz ekonomisinin önündeki en önemli engellerden biri de yapısal hale gelmiş artışı kalıcı olan yapışkan enflasyondur. Ülkemiz arzı artıramadığı için talep yavaşlasa bile enflasyon ortaya çıkıyor, çünkü üretim yok. Üretimin olmaması fiyat dengesinin bozulmasına neden olmaktadır. Enflasyon aynı zamanda ekonomide güvensizliği de beraberinde getirmektedir. Ekonomide güveni oluşturamayan iktidar elinde para otoritesinin alanını daraltarak iktisadi problemlerin çözümünde kronik engel oluşturmaktadır. Bu durumda ülkemizin dış ve iç şoklara açık hale gelmesine neden olmaktadır.
Ülkemizde yapışkan enflasyon sorunu ithal ikameci planlı bir ekonomi anlayışından dışa açık liberal bir ekonomi anlayışıyla birlikte hastalıklı yapısını hissettiren enflasyon, bir yandan politik belirsizlikler, diğer yandan zayıf olan finansal alt yapının zayıflıkları nedeniyle ülke ekonomisini daha kırılgan hale getirmiştir. Ülkemiz ekonomisinin gerek iç gerekse dış şoklara oldukça açık bir yapıda olduğunun bilinmesine rağmen, siyasi iktidar ekonominin krizlere dayanma gücünü daha da zayıflatarak yapışkan olan enflasyonu kronikleştirmiştir. Enflasyon yapışkanlığı sürekli fiyat şokları nedeniyle, ekonominin istikrarlı bir yapıya ulaşması imkansız bir hale gelmiştir.
Enflasyon yapışkanlığı; enflasyonu aşağı düşürmenin politik ve iktisadi maliyetlerini etkilediği için önemlidir. Ülkemizde enflasyon yapışkanlığı yüksek, parasal politikalar ise düşük, yani etkisiz olduğu için enflasyon beklentilerinde sürekli kötüleşmeye yani bozulmaya neden olmaktadır. Bu durum ise uygulanan ekonomi politikalarını fiyat şokları karşısında etkisiz hale getirir.
Ülkemiz uzun süredir ekonomik kriz konusunda ve ücretler konusunda yatay, fiyatlar konusunda, dikey bir sorun yaşamaktadır. Ekonomi yönetimi geçici başarı elde ettiğini düşünse de esas itibariyle sonuçlar yine başarısız oldu. Bu başarısızlığı kavradıklarında enflasyon yapışkanlığı çözülür. Ancak ekonomi yönetiminde iktidar akıl kıtlığı ve fukaralığı yaşıyor.
Siyasi iktidar ve ekonomi yönetimi; siyasi ekonomik ve sosyal açıdan kabul edilebilir bilimsel çözüm yolları bulmakta isteksiz ve yetersiz kalmaktadır.
Siyasi iktidar artan fiyat hareketlerine karşı çözümsüz ve isteksiz. Tek yaptıkları sürekli fiyatları ve vergileri arttırmaktır. Bu durum krizi daha da derinleştirmektedir ve yoksulluğu arttırmaktadır. Demek ki iktidar ve ekonomi yönetimi fiyatların düşmesini istemiyorlar. Fiyatlar düşüyorsa bilinçli bir şekilde enflasyon da düşürülmüyordur.
Ülkemizde enflasyon diye anılan fiyat yükselişleri olgusu esas itibariyle geçici bir olay idi. Ancak iktidar bu geçici olguyu kalıcı hale getirdi.
Toplumumuz yapısal enflasyonu toplumumuzun potansiyel yıkıcısı olarak göremiyor; bu olguyu, para ile fiyatlar arasında bir ilişkinin ötesinde, bir olay olarak görmeye çabalamıyor. Enflasyon sadece bir fiyat artışı değil aynı zamanda toplumsal, sosyal ve politik çürümeyi dayatan bir hırsızdır. Tüm değerlerimizi alır ve yok eder.
Bu yapışkan enflasyonun sürüp gitmesi çağdaş toplumları yıkan bir olgu olduğunu kavrayamazsak, bu sorunla etkin bir biçimde savaşabilmek için, nereden işe başlayacağımızı bilemeyiz. Yapışkan enflasyonun sosyal ve siyasal nedenleri ile ekonomik nedenlerinin araştırılması sorusu, bizi “keşfedilmemiş topraklara” götürür. Siyasi iktidar ve ekonomi yönetimi, ülkemizin kronik sorunu haline gelen yapışkan enflasyonu henüz kavrayamamıştır. Bu nedenle de geçici enflasyon olgusu olarak bakmaktadır. Bu nedenle geçici enflasyon metotlarının kullanılması sadece başarısızlığa davet etmez; sorunu daha kötüye ve çözümü daha güç hale getirmiştir. Yapışkan enflasyon sorununda halkımız daha fazla bedel ödemek istemiyor. Sorunun derinliği ve alanı çok iyi anlaşılmadıkça uygun siyasal alternatiflerin ortaya çıkması kaçınılmaz olacaktır.
Çok Okunanlar
BEDAŞ açıkladı... İstanbul'da elektrik kesintisi
23 Kasım 2024 günlük burç yorumu
Yalı Çapkını dizisinde ayrılık
Al-Nassr'da kadroya alınmayan Talisca'nın gitmesine bu formülle izin verecek!
Av. Turan Karakaş hayatını kaybetti
Fenerbahçe-Kayserispor muhtemel 11 belli oldu
Gazeteler Kılıçdaroğlu'nun davasını nasıl gördü?
22 Kasım 2024 Cuma yayın akışı: Bugün TV'de neler var?
22 Kasım Cuma reyting sonuçları: Zirvede hangi program yer aldı
Conor McGregor'a cinsel tacizden ceza