Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,6287
Dolar
Arrow
34,8925
İngiliz Sterlini
Arrow
44,3362
Altın
Arrow
3006,0000
BIST
Arrow
10.125

Türk'ün dil ile imtihanı

Ramazan Bayramında, eskinin gominis ülkesi Litvanya Vilnus Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümünde 40 saat ders verdim. 

Akademisyenler zaten biliyor da, İngilizce bilmeyen öğrenciye rastlamadım.

Biz de yıllarca dil eğitimi aldık. 

Devlet liselerinde aldığımız dil eğitimi maalesef 

“where is the nearest postoffice” ya da 

“mister brawn went to the see side” seviyesinin ötesine geçemedi.

Bu eksikliği fark eden Anadolu Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi ile konuya elinden geldiğince eğildi.

Tek kanallı dönemde TRT eliyle, Zülal Balpınar Hoca’da çok uğraştı bir adım öteye gidelim diye.

Maalesef o da başaramadı.

Dil eğitiminde çakıldık.

Her ne hikmetse, 1980’erde açılan Anadolu Liseleri İngilizce eğitimi konusunda oldukça başarılı oldu.

Şu an Türk akademilerinde ve şu an pasif görevde de olsa, üst düzey bürokraside, en yetkin profesyoneller o dönemin Anadolu Lisesi mezunlarından oluşuyor.

Trabzon Lisesi mezunlarından da üst düzey de bazı isimler yok değil.

Bakınız İBB Başkanı.

O dönemde açılan imam hatip liseleri de Arapça ile yoğun bir şekilde haşır neşir oldu.

Çoğumuz imam hatip mezunlarının çok iyi Arapça bildiğini düşündük.

Tıpkı, önemli bir mühendis-müteahhidimizin de düşündüğü gibi. 

Bu mühendis-müteahhidimiz, Arap coğrafyasında bazı projeler üstlenince, Arapça bilir diye, imam hatip mezunu çocukları yanına almış ve özellikle de idari işlerde ve Arap makamları ile görüşmelerde bu çocukları sisteme sokmak istemiş. 

Sonuç tam bir hayal kırıklığı olmuş.

Süpaneke”den öteye geçmeyen bir Arapçaları ile,  ne idari işleri yönetebilmiş ne de Araplar ile iletişim kurabilmişler.

İşler yürümeyince ve projelerini yürüttüğü Arap idarenin baskısı artınca da kara kara düşünmeye başlamış, nasıl üstesinden geleceğiz bu işlerin diye.

Anadolu liselerinden ve ingilizce eğitim veren mühendislik fakültelerinden mezun mühendislerin, teknik olarak son derece yetenekli ve yeterli olması, mühendislik işlerinin yürümesini sağlıyorsa da, bazı yazışmaların ve iletişimin Arapça olması büyük sorun yaratmış. 

Ta ki Hatay bölgesinde, anadili Arapça olan Türk çocukların devreye girmesine kadar.

Samandağı bölgesinin çocuklarının sisteme girmesiyle, bu iş adamımızın tüm sorunları çözülmüş ve bölgede yürüttüğü işler logaritmik bir şekilde artmış.  

Arap yöneticileri, anadili Arapça olan Türk çocukları işin başında görünce, hemşerilik duyguları da kabarmış, güven artmış ve bu mühendis-müteahhidimize daha çok iş vermiş.

O yüzden gündemdeki din işleri başkanına çok da kızmayalım.