Başlığı okuyunca “Meriç’e ne oldu? Aylarca asgari ücretteki TÜİK enflasyonu kadar yüzde 45 de, ENAG enflasyonu yüzde 90 da yetmez. Asgari ücret yüzde 239 oranında artmalı 57.660 lira olmalı” derken niye fikrini değiştirdi diye sorabilirsiniz. Haklısınız.
Asgari ücret ve emekli aylıkları konusunda işveren, hükümet ve Merkez Bankasına yönelik, “Emeği sömürme politikalarından vazgeçin, ücretler gelecek enflasyon beklentisine göre belirlensin diye ahlaksız teklifte bulunmayın” temalı epey yazı yazdım.
Ancak sendikalara ve ana muhalefet partisi CHP’ye bakınca söyleyecek bir şey bulamıyorum.
Defalarca yazdım. Elimizde iki enflasyon verisi var. Biri TÜİK’in ölçtüğü enflasyon. Diğeri de bağımsız bilim insanlarından oluşan ENAG’ın ölçtüğü enflasyon. ENAG ölçümü 2020 başında yaptığı için ben asgari ücret ve emekli aylıklarındaki erimeyi 2020’den itibaren hesaplıyorum. Bu arada şunu da belirtmeliyim. ENAG enflasyonuna güveniyorum. Çünkü ben de kendi tüketim sepetime göre enflasyon hesaplıyorum. Benim tüketim sepetimdeki artış ile ENAG enflasyonu at başı birlikte gidiyor.
2020 Ocak ayındaki asgari ücret 2325 lira… TÜİK enflasyonu 2020’den 2024 yılsonuna kadar yüzde 507 arttı. (Aralık enflasyonunun yüzde 2 olacağını varsayarak) Başka bir ifade ile fiyatlar genel seviyesi 6 kat yükseldi. O zaman 2024 yılı sonunda olması gereken asgari ücret 2325 x6 = 14.010 lira olmalıydı. Bugün 17.002 lira. Demek ki, Cumhurbaşkanın da, Şimşek’in de, MÜSİAD patronlarının dediği gibi işçiyi enflasyona ezdirmemişler. Bilakis, 2024’te işçiye yüksek ücret vermişler.
TÜİK enflasyonuna inanıyorsanız, yukarıdaki yoruma da katılıyorsunuz demektir. Ama itirazımız TÜİK’in ölçtüğü enflasyon. Defalarca hesapladım. Burada yazdım, televizyonlarda ve kendi Youtube kanalımda anlattım.
2020 Ocak ayından 2024 yılı sonuna kadar geçen sürede ENAG’ın ölçtüğü enflasyon yüzde 2383… Fiyatlar genel seviyesi tam 24.8 misli artmış. Bu durumda asgari ücretlinin 2020 Ocak ayındaki alım gücüne ulaşması için olması gereken seviye 57.660 lira…
Önce CHP çıktı “Asgari ücret otuz, değilse biz yokuz” diye asgari ücretin 30 bin lira olmasını talep etti.
Ardından DİSK Başkanlar Kurulu bir açıklama yaptı. Asgari ücretin yoksulluk sınırının en az yarısı kadar olması gerektiğini söyledi. Yoksulluk sınırı 70 bin liraya dayandığına göre dolaylı olarak 35 bin lirayı telaffuz ediyorlar.
Pazarlık masasında oturan Türk-İş Başkanı da 29.583 liraya imza atarız dedi.
2020 Ocak ayında işçiler ücretlerinden memnun değildi. Ben, elimizdeki diğer enflasyon verisi 2020 Ocak ayı olduğu için 2020 Ocak ayına gidiyorum. 57 bin 660 lirayı buluyorum. Sendikalar ve ana muhalefet partisi CHP, TÜİK enflasyonunu meşrulaştırıyor. Bu saatten sonra bana asgari ücret şu olmalı demek düşmez. Kendi düşen ağlamaz.
Diğer taraftan emekli aylıkları ile ilgili düşüncelerimi aktarmaya devam edeceğim. Eskiden en düşük emekli aylığı bir ara asgari ücretin yüzde 40 fazlası idi. Şimdi yüzde 35 altına düşürdünüz.
En düşük emekli aylığı 2020 Ocak ayında 1500 lira idi. ENAG’a göre fiyatlar genel seviyesi 24.8 kat arttı. Bu durumda en düşük emekli aylığı 1500 x24.8= 37.200 lira olmalı. Bu seviye Ocak 2020 seviyesindedir. Ocak 2020’de devlette bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 3.4 idi. Devlet emeklinin gelirlerine el koydu, alım gücünü düşürdü. Peki bunun karşılığında devletin bütçe açığı mı düştü? Hayır. Tam tersi oldu… 2023 yılında bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 5.4.. Ama bu da makyajlanmış veri. Merkez Bankasının sırtına yükledikleri KKM zararını da eklerseniz bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 8.9 oldu. Emeklinin aldığı aylık erimiş buhar olmuş. Devletin bütçe açığı 2020’ye göre 2.6 misli artmış.
FAİZİ DE GELECEK ENFLASYONA GÖRE BELİRLEYİN
Şimdi gelelim tekrar ücrete… Hükümet, işverenler ve para piyasası aktörleri diyor ki; “Asgari ücret, gelecek enflasyon beklentisi kadar artsın.” Eskiden bu teklifi çok ahlaksız ve utanmazca buluyordum. Sendikaların ve ana muhalefet partisi CHP’nin taleplerini duyunca, “ahlaksız ve utanmazca” değerlendirmesinden vazgeçtim.
O zaman madem fiyatlama davranışları gelecek enflasyon kadar olmalı… Önerilerim şunlar:
Merkez Bankası’nın ve Orta Vadeli Programın enflasyon beklentisi yüzde 21. Üst sınır yüzde 26… Ekonomideki büyüme beklentisi (hedefi) yüzde 4…
Öncelikle Cumhurbaşkanı, Resmi Gazetede yayınlanan yüzde 44’lük Yeniden Değerleme Oranı kararnamesini iptal etsin ve 2025 yılı için devletin uygulayacağı yeniden değerleme oranını yüzde 22’ye indirsin. Enflasyonla mücadelede fiyatlama davranışlarına örnek olsun.
Sadece Yeniden Değerleme Oranını yüzde 22’ye düşürmekle kalmayın. Kontrolünüzde olan ve milleti insafsızca sömüren – kazıklayan Telekom ve Türkcell’in 2025 yılı fiyat artışlarını yüzde 22 ile sınırlayın.
Paranın fiyatı faizdir. Faiz de gelecek enflasyona göre belirlenir. Merkez Bankası bu hafta toplanıp faizi indirip indirmeyeceğine karar verecek. Kimileri 1 puan kimileri 2.5 puan düşeceği beklentisinde. Yani Aralık sonundan sonra parasını 1 yıl vade ile yatırınlar yüzde 47-49 civarında faiz alacaklar. Ücretlilere gelecek enflasyon kadar yüzde 21, hadi biraz da yükseltelim yüzde 35 vereceksin, faize yüzde 47-49… Bu durumda faizi yılsonu hedefinin üst sınırı olan yüzde 26 enflasyon ve yüzde 4 büyüme esasına göre belirleyin. Ekleyin ikisini birbirine. (Yüzde hesaplarında sayılar önce 1 ile toplanır, sonra birbiri ile çarpılır. Sonra 1 çıkartılır. 1.26x1.04= 1.31) Yılbaşından itibaren indirin faizi yüzde 31’e… Bakın ne oluyor görün? Önce ihracat artar, borsa şaha kalkar diye sevinmeye başlarsanız. Ani bir sıcak para kaçışı başlar. Kuru patlatır yeni bir döviz krizi çıkartırsınız.
“Hem faizi çok indirirsen kur krizi patlar diyorsun, hem asgari ücreti yüzde 239 artır diyorsun. Hem enflasyon çok yüksek diyorsun. Bu enflasyon nasıl düşecek, hükümet ne yapsın?” diye soracaksınız?
Defalarca yazdık. Enflasyonla mücadele sadece para politikası ve ücretleri kısmakla olmaz. Bir taraftan başta tarım olmak üzere arzı artırıcı önlemler alacaksınız, diğer taraftan bütçe açıklarına neden olan yağma ve şatafattan vaz geçeceksiniz, adil bir verdi politikası uygulayacaksınız. Ve elbette hukukun üstünlüğünü tesis edeceksiniz. Bu hükümetin ekonomiyi düzeltmesi için teknik olarak yapabileceği hiçbir şey kalmamıştır.
Çok Okunanlar
Estetik ameliyatı ardından hayatını kaybeden Neşe Özkan'ın eşinden ilk açıklama
Mourinho gitti, Skriniar koptu geliyor: 22 Aralık Pazar spor manşetleri
Sergen Yalçın'dan Beşiktaşlıları kızdıracak Semih Kılıçsoy sözleri
İstanbul'da elektrik kesintisi
21 Aralık Cumartesi reyting sonuçları
Saray'dan Ortadoğu önerisi: Yeni isim önerisi dikkat çekti
Noel katliamcısının kimliği belli oldu
Asgari ücret yüzde 35 artmalı, faiz yüzde 31’e düşmeli!
Ahmet Çakar'dan Hadise'ye zehir zemberek sözler
Adaletsizliğin acıları burada birleşti