Nuriye Ak, 11 Haziran 1993
Sadece 25 yaşındaydı. Adı gibi ışık saçan genç bir ilkokul öğretmeniydi. Doğma büyüme Çanakkaleli’ydi. Tayini Diyarbakır Merkez Buçuktepe Köyü’ne çıkınca hiç dert etmedi.
“Vatanın her toprağı benim evimdir” diye düştü yollara…
Onlarca çocuğa okuma yazma öğretti, insan sevgisi aşıladı. Işık saçtı. Sadece öğrencileriyle ilgilenmekle kalmadı, köy halkının da imdadına yetişti. Koca koca kadınlara, erkeklere ders verdi. Buçuktepe Köyü onunla “tam” oldu. Sevmeyen yoktu bu gencecik öğretmeni. Köylünün değerlisiydi… PKK’lı hainlerin Nuriye Ak’ın başlattığı “uyanma hamlesi”nden rahatsız olmaları çok zaman almadı. Madem bu kadın, çocukları eğitiyor, köye ışık saçıyor ve köylülerin kendilerine karşı güçlü olmasını sağlıyordu; o zaman yok edilmeliydi.
Ettiler de…
Takvimler 11 Haziran 1993’ü gösterirken, lojmanını bastılar. Onlarca hain, bu korumasız, silahsız kadına kurşun yağdırdı.
Aydınlık, karanlığa yenik düştü!
Bayram ve Yasemin Tekin, 25 Ekim 1993.
Kırşehir’in Çiçekdağı’nda 18 Nisan 1964’te doğmuştu Bayram Tekin… Benden üç yaş küçüktü. Hemşerimdi. Bozkırın yüreği vatan sevgisi ile dolu çocuklarından biriydi. Kendisi gibi mesleğe yeni başlayan eşi Yasemin de öğretmenliğe âşıktı.Terörün en azgın zamanlarında Bitlis’in Yolalan beldesine bağlı Düzköy’de öğretmenlik yapmayı seve seve üstlendi. Çocukların ve köylünün gönlünü fethettiler kısa bir sürede… Bu sevgi, yine PKK’lı alçakları rahatsız etti. Bu öğretmen çiftin evlerini bastılar. Önce sekiz aylık hamile Yasemin öğretmeni ve üç yaşındaki kızı Betül’ü katlettiler.
Bu vahşeti Bayram öğretmene seyrettirdiler. Sonra da onun canını aldılar.
Neşe Alten 26 Ekim 1993,
1972’de Tekirdağ Şarköy’de dünyaya geldi Neşe Alten. Masum gülüşlü, neşeli, pırıl pırıl bir Türk kadınıydı. Tayini çıktığında hiç düşünmeden yanına babasını da alıp Edirne’den Diyarbakır’a koşa koşa geldi. Terör çocukların kaderi olmasın diye çırpındı, durdu. Henüz 21 yaşındayken, yani öğretmenliğinin 26’ncı gününde öldürüldü. Köydeki bakımsız okulun onarılması için ilk maaşının önemli kısmını ustalara vermis, kalanını da borçlanmıştı. Yani; aşiret düğünlerinde kilolarca altının takıldığı kültürde, kendi cebinden okulun eksiklerini gideren onlarca öğretmenden biriydi Neşe.
Tıpkı 16 Haziran 2017’de Tunceli’de kaçırılarak 21 gün sonra şehit edildiği anlaşılan öğretmen Necmettin Yılmaz gibi.
26 Ekim 1993 akşamı PKK’lı teröristler Neşe öğretmenin babasıyla birlikte yaşadığı evin kapısını “Açın, köydeniz. Hoca hanıma bir şey soracağız” diyerek çaldılar. Genç öğretmen ve babası kapıyı açtıklarında karşılarında silahlı teröristleri buldular. PKK’lılardan biri, Neşe’nin babası Hasan Alten’i “Biz kamuoyuna açıklama yapmadık mı? T.C.’nin hiçbir öğretmenini, Kürdistan’a sokmayacağız, demedik mi?” diye silahla tartaklayarak yere düşürdü. Ve kızının gözleri önünde silahı kafasına dayayarak Neşe’nin babasını şehit ettiler. Neşe öğretmeni köyün çıkışına kadar yerde sürüklediler. Önce sol göğsüne beş, sonra sağ göğsüne beş mermi sıkarak, onu vahşice katlettiler. Köylüler ne mi yaptı? Hiç!
Buminhan Temizkan ve beş yiğit, 11 Eylül 1994
Buminhan Temizkan ve beş öğretmen arkadaşı akşam yemeği için bir araya gelmişti Tunceli Mazgirt Darıkent’te. Altı erkek öğretmen o kara gecede sadece karınlarını doyurup dertleşmek istemişti.
Buminhan öğretmen ve arkadaşları, çocukların eli silah tutmasın, dağ başlarında çakallara yem olmasın, bilimin, kalemin izinde, mutlu ve yaşanabilir bir hayatları olsun diye mücâdele ediyorlardı. Dağ başında bir lojmanda eşinden ailelerinden ayrı altı erkek öğretmen, gurbette ne temin edebildilerse onunla karınlarını doyurmak için sofraya oturmuştu. Ali İhsan Çetinkaya, Metin Kaynar, Mustafa Karınca, Rüstem Şen ve Vedat İnan’la birlikte sofradayken evleri basıldı. Sofradan kaldırılıp lojmanın önüne çıkarılıp otomatik tüfeklerle taranarak şehit edildiler.
Nurullah Saraç ve 3 kahraman, 11 Ekim 1994.
Karadeniz’in en kuzeyinden, yani Sinop’un Gerze’sinden Erzurum’un Tekman ilçesinin Taşkesen Köyü’ne bir eğitim neferi olarak gitti Nurullah öğretmen... 28 yaşındaki Muğlalı Ersoy Yorulmaz, 27 yaşındaki Trabzonlu Ali Bulut, 26 yaşındaki Silifkeli Ragip Köse’yle birlikte evlerinden çıkartılarak 11 Ekim 1994’te acımasızca katledildiler. Dört öğretmenin her birinin bedeninde 35’er kurşun deliği bulundu… Toplamda 140 kurşun!
Zeki Ödük, Mahmut Çatalkaya, Erol Ercan, Ali Yıldız, 4 Kasım 1994.
Öğretmen Zeki Ödük Mardinliydi. Karanlığa inat aydınlık tarafta olmayı seçmişti Zeki. 4 Kasım 1994’te karanlığın, kötülüğün, bölücülüğün temsilcisi PKK, Mardin Savur’da yollarını kesti. Ali Yıldız, Mahmut Çatalkaya ve Erol Ercan öğretmenlerle birlikte arabadan indirilip yaylım ateşine tutularak katledildiler. Mahmut ve Erol öğretmenin şark görevi bitmiş, Batı’daki illerimize tayinleri çıkmıştı. Tayinlerini iptal ettirip “Biz burayı teröre teslim etmeyeceğiz” diyerek Mardin’de kalmışlardı.
Nesrin Ünügör ve üç ışık daha… 1 Ekim 1996
Nesrin Ünügör öğretmen, Cuma İbiş, Mustafa Sadettin Küçük ve Uğur Gören’le birlikte Diyarbakır Hantepe’de köyün dışına çıkartılarak 1 Ekim 1996’da katledildi. Korkmadan yürüdüler ölüme. Bir kez olsun yalvarmadılar, diz çökmediler katillerin önünde!
Dilay Kerman, 4 Eylül 2011
Öğretmen Dilay Kerman Gazi Üniversitesi Görme Engelliler Öğretmenliği bölümü mezunuydu. Mezun olduktan kısa bir süre sonra Komiser Cem Kerman ile evlenmiş aynı yıl Tunceli Rehberlik ve Araştırma Merkezi’nde göreve başlamıştı.
Kocası Komiser Cem Kerman polis arkadaşlarıyla halı sahada maç yapıyordu. Dilay da biricik sevdiğinin mutlu olduğu anları izleyerek keyif almak istemişti sadece. Hainler hem sahadaki polislere hem de o polislerin eşi olan izleyicilerin üzerine kurşun yağdırdı. 28 yaşında, Tunceli’de şehit edildi Dilay öğretmen. Hayat arkadaşıyla birlikte, insanlık ve vicdan yoksunlarının kurşunlarıyla ölümsüz oldu.
Şenay Aybüke Yalçın, 9 Haziran 2017
Osmancık’ta 1994 yılında doğdu Şenay Aybüke Yalçın. Memur bir babanın kızıydı. Öğretmenlik aşkıyla koşup gittiği Batman Kozluk’ta şehit oldu. Tarih, 9 Haziran 2017, akşam üzeriydi. “Öğretmen oldum ben” tivitini görmeye, okumaya başladık bu haberden sonra. Birkaç dakikalık videoda “Mağusa limanı, limandır liman, seni öldürende yoktur din, iman” diyen buğulu sesini dinledik Aybüke’nin. Gözümüzde yaşla…
***
Başlığa sığdıramadım bu isimlerim hepsini… Üstelik daha yarısını bile yazmadım!
Ben de çareyi isimlerinin baş harflerini yazmakta buldum…
Keşke onların da birer “çare”si olsaydı.
Olmadı, olamadı.
Devlet, “zor” bölgelere gönderdiği bu evlatlarını koruyamadı.
***
Bugün Öğretmenler Günü…
Cumhuriyet ilke ve devrimlerinden sapmayan bütün öğretmenlerin günü kutlu olsun…
Ama karanlığa ışık götürmek için canlarını feda eden öğretmenlerimizi unutmak benim içime sinmedi!
Onların da günü kutlu olsun…
Hepsini saygıyla anıyorum.
Çok Okunanlar
Gelinim Mutfakta kim elendi? 10 bileziği kim aldı? 22 Kasım 2024 puan durumu
22 Kasım 2024 burç yorumları
Fenerbahçe En-Nesyri için Al-Nassr'den gelen rekor bonservisi reddetti
BEDAŞ 22 Kasım'da İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı
Netenyahu'yu tutuklayacak ülkeler belli oldu!
Lüks araba markası Jaguar logosunu neden değiştirdi? Yeni logosu ne oldu?
Bakan Yusuf Tekin'den Teğmen Ebru Eroğlu ve diğer teğmenleri kurtaracak karar!
21 Kasım 2024 reyting sonuçları: Perşembe günü hangi yapım birinci oldu?
Mauro Icardi’nin Greeicy ile kulis paylaşımı Nara’yı çileden çıkardı
İsmi Fenerbahçe ile anılıyordu: Al Nassr'da flaş Talisca gelişmesi