Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,4911
Dolar
Arrow
35,3560
İngiliz Sterlini
Arrow
43,9968
Altın
Arrow
3001,0000
BIST
Arrow
10.085

Yunus Emre Vakfı skandalı büyüyor... 8 tutuklama... Almanya'daki eski başkandan açıklama...

Mütevelli Heyeti Başkanlığını Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yaptığı Yunus Emre Vakfı’ndaki “naylon fatura” soruşturması kapsamında gözaltına alınan 11 vakıf çalışanından 8'i gece yarısı biten sorgularının ardından tutuklandı. Bu arada Almanya'ya kaçtığı öne sürülen eski Başkan Prof. Dr. Şeref Ateş kaçmadığını, tedavi için Almanya'da olduğunu belirtip kendisine “kumpas” kurulduğunu iddia etti. Prof. Ateş, herkesi son 10 yıllık mal varlığını açıklamaya da çağırdı.

Maliye Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı müfettişlerinin yaptığı incelemelerde milyonlarca liralık yolsuzluk tespit edilmesi ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılması üzerine vakıfta Başkan Yardımcısı olan Aile Bakanı Mahinur Göktaş'ın eşi ve MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın'ın oğlu Kutalmış Yalçın istifa etti. Ardından da geçtiğimiz günlerde 18 çalışan hakkında yakalama kararı çıkarıldı.

Yakalama kararı kapsamında gözaltına alınan 11 çalışandan 8'i hakkında tutuklama kararı verildi.

ESKİ BAŞKANDAN İKİ ÖZEL KALEM MÜDÜRÜNÜ İŞARET ETTİ 

Öte yandan bu yolsuzlukların yapıldığı dönemde Yunus Emre Enstitüsü'nün Başkanı olan ve Almanya'ya kaçtığı öne sürülen Prof. Dr. Şeref Ateş de bu sabah eşinin avukatı kanalıyla bir açıklama yaptı.

Açıklamasında, Kültür Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Yunus Emre Vakfı'nda 2022 yılı sonu ve 2023 yılı başında kapsamlı denetim yapıldığını, tüm bilgi  ve belgelerin incelenip raporlaştırıldığını bildiren Prof. Ateş, “Tüm kayıtlar ve belgeler incelendiği halde neden bir yolsuzluk ya da uygunsuzluk tespit edilememiştir? Şayet uygunsuz işler tespit edildiyse neden sorumlular görevden alınmadı? Üstelik Eylül 2023'te başkanın görevi resmi olarak sona erdiği halde mütevelli heyet tarafından neden görev süresi uzatıldı?” diye sordu.

Prof. Ateş şöyle devam etti:

“2022 yılında geçirdiğim ameliyat sonrasında sağlık durumumun kötüye gitmesi nedeniyle o dönemde Kültür Bakanı Özel Kalemi Müdürü olarak görev yapan Sayın Batuhan Mumcu Beyefendiye [şu anda Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı] ve Sayın Hasan Doğan Beyefendiye [Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü] defalarca ve ısrarla görevden ayrılmak istediğimi arz ettiğim halde neden müsaade edilmemiştir? Yunus Emre Enstitüsü'nde alınan her türlü idari ya da mali karar ve uygulama Enstitü web sitesinde isimleri ve görevleri açıkça ifade edilen Yönetim Kurulu ve Mütevelli Heyeti üyelerinin oy birliğiyle verdikleri kararlar ve uygulamalardır. Yunus Emre Enstitüsü hem Vakıflar Genel Müdürlüğü hem Kültür Bakanlığı Strateji Başkanlığı hem de Maliye Bakanlığı tarafından bütçe harcamaları bakımından sürekli kontrol edilmekte ve ona göre bütçe verilmektedir. Bu kurumlar neden hiçbir usulsüzlük tespit etmemişlerdir? Yunus Emre Vakfı'nın Denetleme Kurulu Üyeleri farklı kurumlardan ve siyasi partilerden oluştuğu halde ve bu Kurul her yer yıl düzenli raporunu hazırlayıp Mütevelli Heyete sunduğu halde neden yıllarca bir usulsüzlük tespit edilememiştir? Yunus Emre Vakfı Denetleme Kurulu'nda; Maliye Bakanlığı temsilcisi olan Bakan Yardımcısı Başkandır. Ayrıca AK Parti, CHP, Kültür Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı temsilcileri yer almaktadır.”

GİRİŞ-ÇIKIŞ KAYITLARI... MAL VARLIĞI... 

Resmi izin alarak yurtdışına çıktığının bilindiğini, 2024 yılında emekliye ayrıldıktan sonra da sağlık durumunun iyileşmemesi nedeniyle aynı şekilde yurtdışında tedavisini sürdürdüğünü, bu süreçte de zaman zaman Türkiye'ye geldiğini bildiren Prof. Şeref Ateş, buna ilişkin giriş-çıkış kayıtlarını da paylaştı.

Kayıtlarda; Prof. Ateş'in, Enstitü Başkanlığı'ndan ayrıldığı Haziran 2024 ile 31 Aralık 2024 tarihleri arasında 9 kez giriş-çıkış yaptığı, son olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturması devam ederken 17 Aralık'ta Ankara'ya geldiği ve 22 Aralık'ta Almanya'ya gittiği görüldü.

Prof. Ateş, açıklamasında mal varlığı hakkında ise şu bilgileri verdi:

“2016 yılında Yunus Emre Enstitüsü Başkanı olarak göreve gelmeden önce yurtdışında uzun süre yaşamış ve çalışmış bir kişi olarak mal varlığımı paylaşmak istiyorum. Ailemizin sahip olduğu mülkiyet; Ankara'da 2 adet müstakil dubleks, Almanya'da 2 adet işyeri ve 2 adet müstakil ev, bir adet araç. 2024 yılında Başkanlıktan ayrıldığımda ailemizin sahip olduğu mülkiyet; Ankara'da 1 adet müstakil ev ve iki adet daire, Almanya'da 1 adet müstakil ev, emekli ikramiyesi olarak aldığımız 1 milyon 250 bin TL. Bu mal varlığı dışında ne çekirdek ailemin ne de yakınlarımın herhangi bir mal varlığı artışı olmamıştır. Zaten devlet memuru olarak her yıl verdiğim mal varlığı kayıtlarımda da bunu görmek mümkün. Özetle, Türkiye'de Enstitü Başkanı olarak çalıştığım süreç içerisinde mal varlığımda bir  artış olmamış, bilakis hem adet hem de maddi değer bakımından ciddi bir azalma  olmuştur.”

Prof. Ateş, açıklamasının son bölümünde de şunları kaydetti:

“Ne yazık ki, ülkemde 'büyük amaçlar uğruna' bu bu tür saldırılar, operasyonlar, tuzaklar sürekli kurulmakta ve uygulanmaktadır. Herkesin sorması gereken basit soru şu: Neden 2022'de denetim yapıldığı halde 2023 Eylül'de görev süreleri yenilenmiş ve 2024'te görevden ayrıldıktan tam 8 ay sonra böyle bir dosya ve kumpas gündeme gelmiştir? Bu arada ülkede nasıl değişiklikler yaşanmış? O zaman oyun kuran üst aklı görmek mümkün olur. Ben, kendimin ve aile üyelerimin son 10 yıllık varlığı ve değişimini açıkladım. Kimin 'kirli' kimin 'temiz' olduğunu görmenin en güzel yolu; tüm siyasilerin, bürokratların ve basın mensuplarının son 10 yıllık mal varlıklarını şeffaf bir şekilde açıklamalarıdır.”

BAKAN ''GÖNÜLDEN'' TEŞEKKÜR ETMİŞ 

Dün, 11 vakıf çalışanı gözaltındayken Yunus Emre Enstitüsü'nden şöyle bir açıklama yapıldı:

“Yunus Emre Enstitüsünde mali konulara ilişkin bazı işlemlerle ilgili şüpheler üzerine, Kültür ve Turizm Bakanlığının talimatıyla bir inceleme süreci başlatılmıştır. Bu kapsamda, Vakıf Mütevelli Heyeti tarafından 2024 yılı Haziran ayında, başta eski Enstitü Başkanı Şeref Ateş olmak üzere ilgili vakıf personeli görevden alınmış, ardından Temmuz 2024 itibarıyla teftiş süreci başlatılmıştır. Teftiş aşamalarının ardından sürecin şeffaf ve sağlıklı bir şekilde yürütülmesine katkı sağlamak amacıyla başkan yardımcıları kendi talepleri doğrultusunda görevlerinden ayrılmıştır. Yürütülen teftiş sonucunda elde edilen bulgular doğrultusunda, 23 Aralık 2024 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur.”

Açıklamada, “Enstitü Başkanı Şeref Ateş'in şüpheler üzerine Haziran 2024'te görevden alındığı” belirtiliyor; ama o dönemde hem yunus Emre Enstitüsü yönetiminin hem de Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un Ateş'e “teşekkür” ettiği ortaya çıktı.

Bakan Mehmet Nuri Ersoy'un 6 Haziran 2024 tarihli paylaşımı şöyle:

“Yunus Emre Enstitümüzün mütevelli heyeti ile biraraya geldik bakanlığımızda gerekleştirilen toplantıda Başkanlığı seçilen Prof. Dr. Sayın Abdurrahman Aliy'e yeni görevlerinde başarılar diliyorum. Enstütümüze uzun yıllar emek veren Prof. Dr. Sayın Şeref Ateş'e de bugüne kadar imza attığı başarılı çalışmaları için gönülden teşekkür ediyorum.”

Şimdilik şunu kaydetmekle yetinelim:

Yunus Emre Enstitüsü ve Vakfı'nda olup bitenler için şu ana kadar gündeme gelenlerle ilgili, “Bunlar ne ki?” dedirtecek öyle iddialar anlatılıyor ki, fırsat buldukça paylaşacağız.

Müyesser YILDIZ

4 Ocak 2025