Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,2401
Dolar
Arrow
34,4862
İngiliz Sterlini
Arrow
43,5545
Altın
Arrow
2962,0000
BIST
Arrow
9.549

Nayib Bukele

Tüm salgınlar bir virüsün doğru yer ve zamanda üreyip yayılmasıyla oluşur. Her şey doğası gereği 1’den başlar ve bu sebeple bir cahil bin arif için, bir arif de bin cahil için ölümcül olabilir. Bugünlerde zihnen toplumsal yaşama dahil olamayan bireylerin bizleri nasıl adeta açık cezaevinde yaşamaya mahkûm ettiğini deneyimliyoruz. Ama ne yazık ki yine sadece sonuçları konuşuyoruz. 

İnsanın doğumla başlayan bir yaşam hakkının olması henüz 250 yıllık bir mesele. Çağdaş toplumların kadınların da insan olduğunu kabullenmesi ise henüz 100 yılını dahi doldurmadı. Bunların hiçbiri de rica üzerine olmadı. Tarih boyunca haklar zorla kan, ter ve gözyaşıyla alındı. Biz devlet zoruyla çağdaşlaşmış bir toplumuz. Daha doğrusu o toplumdan geriye kalanlarız.   

Türkiye’de 1970’lerde Türkiye’de ortalama beklenti eve sağ dönebilmek seviyesine inmişti. Amaçtan bağımsız olarak sonuçlar gündelik yaşamı bugünkü gibi vahşice tehdit ediyordu. 1973 genel seçimi, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ve 1977 genel seçimi, sayısız insanın ve bilinçli şekilde aydının öldürülmesi sonucu 1980 darbesini yaşadık. Süreç boyunca Türkiye kentleştiremediği köyden kente göçün yaratacağı beşerî ve 1979 İran İslam Devrimi’nin siyasi tehlikelerini hesap edemeyecek kadar meşguldü. %40’ı Azeri Türkü olan İran Halkı da Türkiye ile eş zamanlı çağdaşlaşmaya başlamıştı. 

1980 darbesi tarikat ve cemaatlerin yolunu açtı. Diyarbakır cezaevinde bilinçli şekilde ırkçı işkenceler yapıldı. Böylelikle Türkiye Cumhuriyetin iki doğal düşmanının ata tohumları ekilmiş oldu. 1983 genel seçiminden bugüne sağ partilerin oy sayısı hep arttı. Buna karşın sol partiler ülkenin başına gelen her çeşit kötülüğe rağmen oy sayısını anlamlı olarak arttıramadı. Burada matematiksel bir yanlış okumamız vardı, iki oldu. İlki; 1999 genel seçiminde Ecevit’in yalnızca %22 oy oranı ile başbakan olması. TBMM sandalye sayısı gereği hükümette çok zayıftı, birkaç ay sonra 17 Ağustos 1999 depremini ve doğal sonucu olan 2001 ekonomik krizini yaşadı. Hem çok zayıf hem de çok şanssızdı. Yani 1980 darbesinden bugüne 44 yıldır sağ bir hükümet tarafından yönetildik. Erken seçim olmazsa da en erken 48 yıl sonra başka bir ihtimal görebileceğiz.  İkinci yanılgı da 2024 yerel seçim sonuçları.

22-29 Eylül 2024 tarihlerinde yapılan 79. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda El Salvador’un Filistin kökenli genç devlet başkanı Nayib Bukele “özgür dünya artık özgür değil, insanlık yeni bir karanlık çağ ile karşı karşıya, dünya bölünmüş, düşmanca ve umutsuz” dedi. Bukele mafya ve çetelerin hüküm sürdüğü ülkesini başkan seçildikten sonra olağanüstü hâl rejimi uygulayarak güvenli bir hale getiren lider. Nüfusun şu an %2’si hapishanelerde tutuklu veya hükümlü. Bunları yaparken sayısız insan hakkı ihlali gerçekleştirdi. Suçluları toplumdan izole etti ve halkını kurtardı. Birleşmiş Milletlerdeki bu konuşmasını da huzur içinde yaşamak isteyen dünya insanlarını ülkesine davet ederek sonlandırdı. Yani ülkesini zorbalardan kurtardığıyla kalmadı. İkinci aşamada yabancılara huzurlu bir yaşam vaad ederek ülke ekonomisine sınıf atlatacak bir davet yapmış oldu.

Ülkemize dönersek günün sonunda Aziz Sancar ile benim oyum bir. 1970’te 35 milyon olan Türkiye 2002‘de 70 milyona dayandı. Yaşam şekline, bölgelere ve benzeri istatistiklere göre insan kümelerinin geçmişten günümüze üreme oranları da ortada. Ayrıca ortada olan başka bir şey daha var. Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner katliamı sonrası fısıldanan İslami yaşam tarzı söylemi ve katilin babasının geçmişteki sosyal medya paylaşımları. Rasim Ozan Kütahyalı söyledi ama kimse üzerine alınmadı. Gittikçe Lübnan’laşan ülkemizde seküler yaşamaya çalışan küçük bir azınlığız. Sonuçları sebeplere şikâyet etmeye son verip her kadın cinayetinin seküler yaşama ve laik devlete saldırı olduğunun farkına varmalıyız.