Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,6431
Dolar
Arrow
34,5572
İngiliz Sterlini
Arrow
43,8569
Altın
Arrow
2899,0000
BIST
Arrow
9.210

'Aydın uykusu'ndan uyanmanın vakti gelmedi mi?

Doğan Avcıoğlu’nun ölümünün üzerinden 41 yıl geçti.

Türkiye’nin geleceği zinde kuvvetlerin ‘yüzyıllık aydın uykusu’ndan uyanmasına bağlı demişti...

Günümüz popülist 'entelektüel'lerinin hamasetleri arasında unutmayalım!..

Siyasal tarihimizde, düşün hayatımızda özgün ve özel bir yere sahiptir Avcıoğlu. 

Milli Mücadele Tarihi” (4 cilt), “Türklerin Tarihi” (5 cilt) ve “31 Mart’ta Yabancı Parmağı” kaynak eserleridir. Kemalizm ile sosyalizmi birleştirmeye yönelik kuramsal çabanın önde gelen ismidir aynı zamanda.

Öncülüğünde yayına başlayan "Yön" ve " Devrim" dergileri bu çabanın yayın organları olmuştur.

20 Aralık 1961'de yayın hayatına “merhaba” diyen Yön dergisi, etkili ve döneme damgasını vurmuştur. Ama sadece bir dergi değil, aynı zamanda bir hareketin de adıdır!

'Yön' temel tezlerini, Kemalizmi tamamlamak için Kemalist ilkeleri Marksizmden faydalanarak bir kalkınma stratejisi etrafında yeniden anlamlandırarak oluşturmuştur.

Atatürkçü Türkiye’nin koşullarına uygun olarak sosyalizmin ne şekilde hayata geçirilebileceğine kafa yorulmuştur.

Haftalık olarak yayına başlayan Yön, toplam 222 sayı yayımlandı. Sıkıyönetim Komutanlığı’nca 5 Haziran 1963 tarihli 77’nci sayısından itibaren 14 ay süreyle kapatıldı.

Son sayısı 30 Haziran 1967’de yayımlandı.

Derginin kuruluşunun öncüsü, başyazarı, ideologu kısacası her şeyi Doğan Avcıoğlu’dur.

“Türkiye Kapitalist Yoldan Kalkınamaz”

Cumhuriyet tarihimizin en etkili fikir dergilerden Yön, 20 Aralık 1961’de “Çıkmazdan Kurtuluş Yolu” kapağıyla çıkan ilk sayısında, başlangıçta 156 aydının imzaladığı “Aydınların Ortak Bildirisi”ni (Yön Bildirisi) duyurur. 

İlk imzacılar arasında; Muammer Aksoy, Mete Akyol, Erdoğan Alkin, Çetin Altan, Melih Cevdet Anday, Sadun Aren, Özdemir Asaf, Türkkaya Ataöv, Doğan Avcıoğlu, Hamdi Avcıoğlu, Rona Aybay, Kahraman Bapçum, Deniz Baykal, Fakir Baykurt, Korkut Boratav, Alev Coşkun, Necati Cumalı, Cevat Çapan, Sencer Divitçioğlu, Orhan Duru, Süleyman Ege, Mustafa Ekmekçi, Oktay Ekşi, Tarhan Erdem, Muzaffer Erdost, Sabahattin Eyüboğlu, Ali Gevgilili, Sefa Giray, Turan Güneş, Nail Güreli, Rıza Güven, Abdi İpekçi, Tarık Dursun K., Arslan Başer Kafaoğlu, Ceyhun Atıf Kansu, Suphi Karaman, Coşkun Kırca, Mehmet Ali Kışlalı, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Alp Kuran, İdris Küçükömer, Mahmut Makal, Fethi Naci, Mustafa Özyürek, İlhan Selçuk, Turhan Selçuk, İlhami Soysal, Mümtaz Soysal, Kemal Tahir, Esin Talû, Server Tanilli, Erdoğan Teziç, Taner Timur, Cavit Orhan Tütengil, Tahsin Yücel gibi isimler vardır.

“Türk halkının, çok çetin iktisadi, siyasi ve sosyal meseleler ortasında, kendisini bütün özlemlerine kavuşturacak bir yön aramakta olduğu bu günlerde, toplum hayatının çeşitli kesimlerinde görev almış olan bizler, altına imzalarımızı attığımız bu bildiri ile ortak inançlarımızı açıklamayı doğru bulduk.

Böyle bir bildirinin meselelerimizi çözmekte faydalı olabilecek olumlu tartışmalara yol açacağını düşünüyoruz.

1- Atatürk devrimlerinin amacı olan Batılılaşmak, en geniş anlamıyla, Batının istihsal seviyesine yaklaştığımız ölçüde gerçekleşebilir. Türkiye’de istihsal (üretim) seviyesi yükseldikçe, memleketin sosyal yapısı değişecek, şehir-köy ikiliği ortadan kalkacak, imkânlar genişleyecek ve Batı uygarlığının temeli olan akılcı düşünce kütlelere yayılacaktır…”

Yeni Devletçilik…

Bildirinin ana fikri Türkiye’nin kapitalist yoldan kalkınamayacağıydı.

Türkiye’nin temel sorunlarının çözümü noktasında gereken ilk adımın topluma yön vereceği belirtilen sivil-asker aydın zümrenin bir iktisadi kalkınma felsefesi etrafında birleşmeleri gerektiği vurgulanıyordu.

Kapitalist yol bir kurtuluş olmamıştı. Devletçilik ilkesi (yeni devletçilik) kapitalizmden sosyalizme geçişin bir imkânı olarak sunuluyordu.

Yöncüler “Türkiye nasıl kalkınabilir” sorusuna ısrarla yanıt ararken bir yandan da gerçek milliyetçinin şu sorulara yanıt vermesi gerektiğini vurguluyorlardı:

“Artan nüfusu nasıl besleyeceğiz, bu nüfusa nasıl iş sağlayacağız, işsizliğe nasıl durduracağız, çocuklarımız nasıl okutacağız, büyükşehirlerin gecekondu diyarı haline gelmesine nasıl son vereceğiz, köylünün sömürülmesinin nasıl durduracağız, milleti fakirlikten nasıl kurtaracağız?”

Yön’ün sayfalarında Türkiye’nin bütün temel sorunları tartışılır.

Bildiri Büyük Yankı Uyandırır

Bildiriyi imzalayanların sayısı bir süre sonra 1042’yi bulmuştur. İmzacılar arasında toplumun çeşitli kesimlerinden insanlar bulunmaktadır: Bakanlar, senatörler, milletvekilleri, Kurucu Meclis Üyeleri, subaylar, sendikacılar, gazeteciler, bürokratlar, öğretmenler, işçiler, din adamları, köylüler, iş adamları, öğrenciler, futbolcular ve ev kadınları…

Avcıoğlu, ilk başyazısında, "Yirminci yüzyılın ikinci yarısında azgelişmiş memleketler için tek çıkar yol sosyalizmdir” demişti. 

İçinde bulunulan yüzyıl sosyal ve milli devrimler yüzyılıydı ve emperyalizme karşı milletçe mücadele milli kurtuluş cephesi’yle yürütülmeliydi...

Milli ekonomi, milli dış politika, halkçılık, milli cephe hep bu stratejiye tabiydi.

Yön, bu yönelimiyle dönemin en büyük sol-sosyalist siyasal kuvveti TİP’ten ayrı bir kulvarda yürümüştür.

Yalçın Küçük’e göre, Cemal Abdül Nasır'ın yıldız olduğu bir dünyada parlamıştı Yön.

Bir not düşelim: Yön hareketine en kapsamlı ve sert eleştiri Dr. Hikmet Kıvılcımlı’dan gelmiştir. “27 Mayıs ve Yön Hareketi’nin Sınıfsal Eleştirisi” adlı kitabında, Yön’ü “küçükburjuva” düşüncesi olarak nitelendirmiştir.

Bütün bunların yanı sıra Yön’ün Türkiye’ye bir katkısı da Nazım Hikmet’in yıllarca yasaklı olduğu kabul edilen şiirlerini ilk kez yayımlaması olmuştur.

30 Haziran 1967’de yayın hayatını sonlandırdı ve yerini, başta günlük gazete olarak tasarlanan, 79 sayı çıkacak olan Devrim dergisine bıraktı...

Marksizmden etkilenen ve yararlanan Kemalist aydınların sosyalizm için yol arayışlarının bir tartışma platformu olan Yön dergisine de değinerek anıyorum Avcıoğlu'nu.

Mücadelesine, anısına ve eserlerine saygıyla...