Tarihi bir gün olan 15 Eylül’ün arifesindeyiz. Herkes adeta nefesini tutmuş, ne olacak diye bekliyor! Mahkemenin 15 Eylül duruşmasında ‘mutlak butlan’ yönünde karar vermesi halinde ana muhalefet partisinde iktidar değişecek. Bu aynı zamanda seçimle elde edilen görevlerin/makamların devrindeki yöntem nedeniyle seçimler ve demokrasinin de sorgulanmasına neden olacak!
Alınacak tavır sadece bir partiyi değil aynı zamanda ülkenin geleceğini de etkileyecek. Çünkü, mesele sadece CHP değil! CHP de iktidarı kimin elde edeceği ile sınırlı değil… Siyasal sistemi, muhalefet blokunun ana dinamosunun renginin şekillenmesini de etkileyebilir gibi görünüyor.
İKTİDAR…
Siyaset biliminin temel kavramlarından olan ‘iktidar’, kökeni itibarıyla ‘kudret’ kelimesinden türemiştir. Kuvvet, nüfuz, mülk, sultanlık, saltanat, güç, hakimiyet, otorite, idare gibi anlamları da içermektedir. İnsanların ya da toplumların kendi talepleri, rızaları bulunup bulunmadığından ziyade bireylerin hareketlerine tesir edebilme, onları yönlendirebilme ve kontrol altında tutabilme yetkisini elinde tutan otorite olan iktidar, Antonio Gramsci’nin de belirttiği gibi iknâyla, bilinçli inşayla hegemonik biçimde diğer insanların fikirlerini, istemlerini ve gereksinimlerini tanımlamak biçiminde de ortaya çıkmaktadır.
Siyasi iktidarı elinde bulunduran gücün rıza inşası ve en büyük rakibi olan siyasal yapının içerisindeki iktidar mücadelesine yönelik tavrı ve müdahalelerin anlamı bu bağlamda netleşmektedir.
MUTLAK BUTLAN
‘Mutlak butlan’ın ne anlama geldiği üzerine çokça yazıldı, konuşuldu. Bir kez daha hatırlayalım. Bir hukuki işlemin esasında yer alan ve işlemi tamamen geçersiz hale getiren ciddi bir eksiklik ya da bozukluk halini anlatır mutlak butlan. Söz konusu eylemler, hukuk sisteminde hiç yapılmamış sayılmaktadır. Bir başka ifadeyle en başından beri hükümsüzdür. Bu durum çoğunlukla kamu düzenine aykırılık, ahlâka aykırılık, imkânsız konular ya da tarafların ehliyetsizliği gibi sebeplerle ortaya çıkmaktadır.
TARİHİ AN…
15 Eylül günü davadan ‘mutlak butlan’ ya da bir başka ifadeyle ‘Kurultayın yok sayılması’ yönünde bir karar çıkması durumunda Kılıçdaroğlu’nun eski koltuğuna tekrar oturacağı veya oturmayacağı yönünde çokça değerlendirme yapılıyor. Müneccim değilim. Ne olacağını bilemiyorum. Ama tarihi bir anda alınacak kararın önemini birçok insan gibi değerlendiriyorum. İnsanlar konuştuklarının yanı sıra sustuklarından da sorumlu oluyorlar…
Mahkeme kararı ne olursa olsun alınacak tavır özellikle de ülkenin, demokrasinin, serbest seçimler ve siyasi rekabet özgürlüğünün geleceği açısından önemli!
Kemal Bey’in tarih önündeki sorumluluğu çok büyük! Bu sorumluluğun gereğini yerine getirip getirmeyeceğini hep birlikte göreceğiz…
Çok Okunanlar

Mideniz kaldıracaksa İmralı’ya gidin!..

Kurultay davası öncesi gündeme oturacak iddia

ROK, Kurultay davasından çıkacak sonucu açıkladı!

Binanın mimarı gözüyle… CHP Genel Merkezi işgal edilebilir mi?

CHP'ye kurultay davasını açanlar konuştu

Özlem Çerçioğlu sonrası 8 isim daha AKP'ye geçiyor

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Devrimi üzerine düşünceler

Kulislerde bomba iddia: Teröristbaşı Öcalan yeni parti hazırlığında!

Zeytin Çıtlatması...

Gazeteler, Bayrampaşa Belediyesi'ne operasyonu nasıl gördü?