Yüreğinin sesi zeytin ülkesi

Yazının başlığı bir kitabın adı aynı zamanda. Köy Enstitüleri’nin ışığında yetişmiş çınarlardan Mehmet Başaran hocanın öykü kitabının... 10 yıl önce bu vakitlerde veda etmişti dünyaya. Tanımak, sohbet etmek, elini öpmek, kütüphanesindeki kitapları karıştırmak, başta TÖS ve Devrimci Eğitim Şurası olmak üzere arşivindeki belgeleri görmek, kitaplarını imzalatmak ve o gür sesiyle anlattıklarını dinlemek şansına erişmiştim.

"Ağaçların bilgesi, zeytindir kuşkusuz... En çelimsizi bile kendini kabul ettiren bir ağırbaşlılık, bir suskunluk içinde... Yaşlarını bilen yok. Roma'nın, Bizans'ın izlerini taşıyor bazıları... Zamanlar geçmiş, sahipler değişmiş, ama onlar gene kendi ölümsüzlüklerinde... Gene kendi kendilerinin...” diyordu “Yüreğinin Sesi Zeytin Ülkesi”nde. Kaz Dağları’nı, mitolojiyle yaşamı, doğayı, zeytin ülkesindeki zorlu şartları anlatıyor. ‘Yaşamın zeytin acısı’yla yüklü yanını bir de…

En uzun süre yaşayan ağaçların başında geldiği için adına ‘ölmez ağaç’ da denin zeytinin gündemde olduğu bugünlerde Mehmet Başaran hocayı anmak ve kitabını da hatırlatmak istedim

Türkiye’de 205 milyon zeytin ağacının bulunduğu belirtiliyor. Bu ağaçların yaklaşık 172 milyonu meyve verirken, 32 milyon 500 bininin meyve vermediği ifade edilmekte. Hem toprak erozyonunu azaltması, uzun yıllar yaşaması sebebiyle doğaya, biyoçeşitliliğe hem de antioksidan özelliğiyle insan sağlığına yararları saymakla bitmeyen ‘hayat ağacı’mızı korumak, sayısını çoğaltmak geleceğimiz için de önemli.

“Yaşamak sadece sevmektir, inan bana.

Sevmeyenler dünyamızda yaşamıyor.

Yaşamak suda, toprakta, insanlarda görünerek;

bir zeytin ağacı gibi.

Bir zeytin ağacı gibi, ne güzel

denize yakın olacaksın,

uzayan dallarında, yapraklarında ışık

ta derinlerde köklerin.

Bir zeytin ağacı gibi, bin yıl severek

yaşamak her gün...”

Arif Damar

ŞİİRİN IRMAĞINDA ÖYKÜYLE YIKANAN YAZARIN 11'İNCİ KİTABI

İzmirli yazar-şair Erdinç Gültekin, üretmeyi sürdürüyor. On birinci kitabını kısa bir süre önce çıkardı. Yeni kitabı, 'Arıza Var' (Mahal Edebiyat) bir öykü kitabı…

Sabahattin Ali, Fakir Baykurt, Bekir Yıldız, Osman Şahin, Sulhi Dölek, Muzaffer Buyrukçu, Demirtaş Ceyhun gibi bu toprağın birikimlerinin öykülerini özümseyen, dünya edebiyatıyla yoğurduğu birikimini eserlerine aktaran bir yazar Erdinç Gültekin. Yaşadıklarını, gördüklerini anlatıyor öykü ve şiirlerinde. Yarasına küsmüş insanları, düzenin bencilleştirdiği, kirletip karşı karşıya getirdiği yaşamları… Mutluluğun hem çok yakın, hem çok uzak olduğumuz bir çağda; öykünün yapıcı, öğretici, aydınlatıcı gücüne inanan bir insanın öyküleri var…

8'inci öykü kitabını yayınlayan, 3 şiir kitabıyla birlikte 11'inci eserine imza atan Gültekin, emeğine, aklına ve kalemine sağlık. Bir yazarı tebrik etmek, desteklemek ve ‘okurunun bol olmasını’ sağlamak kitabını almakla mümkündür. Yanlış mı düşünüyorum?