Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
46,8469
Dolar
Arrow
40,5798
İngiliz Sterlini
Arrow
54,2381
Altın
Arrow
4339,0000
BIST
Arrow
10.642

Zengezur Koridoru: Güney Kafkasya’da jeopolitik satranç

Ulaşım koridorları, jeopolitik ve jeoekonomik açıdan bölge devletlerine önemli avantajlar sağlamaktadır. Bu koridorlar, ticari bağlantıları güçlendirirken zaman ve maliyeti azaltarak ekonomik kazanç sunar. Tarih boyunca olduğu gibi günümüzde de ulaşım yolları üzerinde hakimiyet kurma yarışı sürmektedir. Güney Kafkasya da bu rekabetin yoğun yaşandığı bölgelerden biridir.

ZENGEZUR KORİDORU'NUN STRATEJİK SORUNU

Ermenistan’ın güneydoğusu ile Azerbaycan’ın güneybatısını birbirine bağlayacak olan Zengezur Koridoru, bölgesel ve küresel güçler açısından stratejik öneme sahiptir. Bölge, geniş ekilebilir arazilere sahip olsa da asıl değeri, Asya’yı Avrupa’ya, Akdeniz’e ve Orta Doğu’ya bağlayan potansiyel ulaşım hattı olmasıdır. Bu nedenle koridorun kontrolü, ekonomik getirilerinin ötesinde jeopolitik güç anlamına gelmektedir.

BÖLGE DEVLETLERİNİN KORİDORA BAKIŞI 

44 gün süren Karabağ Savaşı’nın (27 Eylül – 10 Kasım 2020) ardından imzalanan üçlü bildirinin (Azerbaycan–Rusya–Ermenistan) 9. maddesi, bölgedeki ulaşım koridorlarının yeniden açılmasını gündeme getirmiştir. Bu madde ile, bölge devletlerinin doğrudan ilişkiler kurmasının önündeki engeller kaldırılacak, Doğu-Batı ve Kuzey-Güney bağlantıları kolaylaşacaktı. Ancak Zengezur Koridoru, bir yandan bölge ülkelerine önemli fırsatlar sunarken diğer yandan karşılıklı güven eksikliği ve jeopolitik kaygıları da beraberinde getirmektedir.

Azerbaycan: Kendi toprağı olan Nahçıvan ile ana karası ve Türkiye arasında doğrudan bağlantı kurma imkânı olarak gördüğü koridorun açılmasını stratejik bir kazanım saymaktadır. Bu hedef doğrultusunda Türkiye ile diplomatik çabalarını yoğunlaştırmaktadır.

Türkiye: Dilsel, tarihsel ve kültürel bağlara dayalı olarak desteklediği koridor sayesinde Kafkaslar ve Orta Asya devletleriyle ekonomik, siyasi ve lojistik bağlarını güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Her ne kadar bazı çevrelerde Türkiye’nin bu süreçte “yayılmacı” bir politika izlediği algısı bulunsa da, gerçekte koridorun, bölgesel iş birliğini ve karşılıklı ekonomik ilişkileri geliştirecek bir imkân sunduğu açıktır.

Ermenistan: Koridoru toprak bütünlüğüne yönelik bir tehdit olarak değerlendirse de, uzun yıllardır süren izolasyonunu kırma ve bölgesel ticaret ağlarına yeniden entegre olma fırsatı sunduğunun da farkındadır.

İran: Zengezur Koridoru’nun, kendi ulusal çıkarlarını zedeleyebileceği ve Avrupa’ya uzanan kara bağlantısını zayıflatabileceği endişesini taşımaktadır. Ayrıca, Güney Kafkasya’da NATO ve İsrail gibi bölge dışı aktörlerin etkisinin artmasından ve kendi jeopolitik kuşatılmışlığının derinleşmesinden kaygı duymaktadır. Buna rağmen, koridorun açılması ekonomik izolasyonunu hafifletecek ticari imkânlar da sunmaktadır.

Rusya: Türkiye’nin Azerbaycan üzerinden Hazar Denizi, Orta Asya ve Uzak Doğu’ya erişimini kolaylaştıracak bu gelişmeyi dikkatle izlemektedir. Koridorun açılması, Rusya açısından hem bölgesel denge hem de kendi ulaşım ve ticaret stratejileri bakımından önem arz etmektedir.

ABD'NİN ROLÜ VE YENİ DENGELER

ABD Başkanı Donald Trump’ın öncülüğünde imzalanan anlaşma, Kafkasya’daki güç dengelerini değiştirecek potansiyele sahip. Anlaşma kapsamında ABD, Azerbaycan ve Ermenistan arasında kendi kontrolünde bir geçiş koridoru inşa edecek ve bu koridoru 99 yıl boyunca işletecek. Bu gelişme:

•Rusya’nın nüfuzunu azaltacak,

•Çin’in Tek Kuşak Tek Yol projesini koridora bağımlı hale getirecek,

•İran’ın Avrupa ve Karadeniz’e erişimini sınırlandıracak.

Böylece ABD, İran’a sınır komşusu konumuna gelecektir. İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ise, Ermenistan’ın koridorun kendi egemenliği altında kalacağı ve İran’ın Avrupa bağlantısının kesilmeyeceği güvenceleri nedeniyle bu plana olumlu yaklaşmaktadır.

TÜRKİYE'NİN POZİSYONU

Türkiye, Zengezur Koridoru’nun en büyük destekçilerinden biridir. Anlaşma masasında olmaması, devre dışı bırakıldığı anlamına gelmez. Azerbaycan ve ABD ile ilişkileri dikkate alındığında Türkiye, sürecin dolaylı da olsa önemli aktörlerinden biridir. Koridorun açılması Türkiye’ye ekonomik kazanç ve stratejik avantaj sağlayacaktır.

Sonuç 

Bu toprakların geçmişi, önemli bir ders veriyor: Haritalar masada çizilir, ama geleceği halklar ve liderlerin cesareti belirler. Zengezur Koridoru, sadece bir ulaşım hattı değil; güç dengelerini yeniden kurma potansiyeli taşıyan stratejik bir damar. Türkiye ve Azerbaycan açısından ekonomik ve siyasi kazanımlar vadederken, Ermenistan için yeni bir bölgesel entegrasyon fırsatı, İran içinse sınır hattında kritik bir meydan okuma anlamına geliyor. ABD, Rusya ve AB gibi dış aktörler de bu oyunun perde arkasında kendi taşlarını oynuyor.

Bugün koridor için tüm taraflar “masada” olsa da güvenlik kaygıları giderilmeden ve karşılıklı güvensizlik duvarı aşılmadan hamleler tamamlanamaz. Kafkasya’nın bu jeopolitik denkleminde kalıcı barışın kalıcı barışın yolu, hamlelerden değil, uzlaşıdan geçiyor.