PKK, Abdullah Öcalan’ın çağrısına uyarak silah bırakma ve kendini feshetme kararı aldı. Belli ki iktidarla DEM'ciler arasında sessiz sedasız yürütülen pazarlık nihayetlenmiş.
"Terörsüz Türkiye", “Barış süreci” filan diye yurdum insanına ittirmeye çalışsalar da oynanan tiyatronun amacını, siyaseti kenarından köşesinden takip eden herkes biliyor.
Tayyip Erdoğan'ın emri hak vaki olana kadar o koltukta oturmasını sağlayacak bir anayasa değişikliği yapılacak; karşılığında emperyalizmin gönüllü işbirlikçileri, Kürtçüler memleketin tapusuna ortak edilecek.
Geri kalan ne varsa, külliyen hepsi hikaye...
Zaten PKK da bunu hiç gizleme ihtiyacı duymamış.
Açık açık Türkiye'nin kurucu senedini, Lozan Antlaşması'nı sorgulama cüretini göstermiş:
“Önder Apo Kürt-Türk ilişkilerinin sorunsallaştığı Lozan Antlaşmasının ve 1924 Anayasasının öncesini referans alarak, Ortak Vatan ve Kürt-Türk halklarının kurucu öğe olduğu Demokratik Türkiye Cumhuriyeti perspektifini ve Demokratik Ulus anlayışını Kürt sorununun çözüm çerçevesi olarak benimsedi. Cumhuriyet tarihi boyunca gerçekleşen Kürt isyanları, 1000 yıllık tarihi Kürt-Türk ilişki diyalektiği ve 52 yıllık Önderlik mücadelesi Kürt sorununun ancak Ortak Vatan ve Eşit Yurttaşlık temelinde çözülmesinin kazandıracağını göstermiştir. 3. Dünya Savaşı kapsamında Ortadoğu’da yaşanan güncel gelişmeler de Kürt-Türk ilişkilerini yeniden düzenlemeyi kaçınılmaz kılmaktadır”
İktidar, yurdum insanını ikna etmek için pazarlık yapılmadığını, ortada hiçbir şart olmadığını söylüyordu ya, PKK pazarlığın daniskasının yapıldığını, hem de Türkiye'nin siyasal birliğini, toprak bütünlüğünü ortadan kaldıracak bir dizi şart getirmiş olduğunu açıklayıverdi.
Hiç çekinmeden, bizi memleketin tapusuna ortak edeceksiniz, dediler.
İktidar bunu kabul eder mi?
Eder tabii, kimsenin kuşkusu olmasın. Yeter ki, Tayyip Erdoğan'ın koltuğunu sağlama alacak bir Anayasal düzenleme yapılsın.
Zaten, PKK'nın istediği gibi ulus devletin yıkılması, yeni düzenin etnik ve dinsel bir zeminde kurulması tekemmül ettirmeye çalıştıkları neohamidyen rejim için adeta Şam'da kayısı olur.
Sarayın selvi boylu borazanı da “Artık her yönüyle yeni bir dönem başlayacak. Paradigma değişecek. Yeni dönemin parametreleri farklı olacak” diyerek işaret fişeğini atmış.
Sadece iktidar değil, ne yazık ki milyonların umut bağladığı Özgür Özel de buna teşne. Van'da yaptığı konuşmaya bakılırsa, bu ihanet sürecine dahil olmak için adeta can atıyor.
Bunu bildikleri için “Hükümet ve ana muhalefet partisi başta olmak üzere mecliste temsili bulunan tüm siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini, din ve inanç topluluklarını, demokratik basın kuruluşlarını, kanaat önderlerini, aydınları, akademisyenleri, sanatçıları, işçi-emekçi sendikalarını, kadın-gençlik örgütlerini, ekolojist hareketleri sorumluluk altına girerek barış ve demokratik toplum sürecine katılmaya çağırıyoruz” diyerek topu TBMM'nin kucağına bırakmışlar.
Ey Özgür Özel, miting meydanlarında hançerelerin yırtılana kadar bağırmakla olmuyor, madem öyle Meclis'e gelecek düzenlemelere destek ver, demeye getirmişler.
Ez cümle, Özgür Özel'i geçelim, o rengini zaten çoktan belli etti ama CHP'nin ve CHP'lilerin önünde tarihi bir sınav var!
Atatürk Cumhuriyetine, kurucu ilkelere, ulus devlete, Türkiye'nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğüne sahip çıkabilecekler mi, hep birlikte göreceğiz.
Tabii bu açıklama gündemi değiştiriverdi
İktidar borazanlarıyla mahcup muhalifler haber kanallarında, sosyal medyada “PKK’nın silahları bırakması ve kendini feshetmesi önemli bir karar” diye ahkâm kesmeye başladı.
Oysa yapılan açıklamaya baktığımızda kazın ayağı pek öyle, saray beslemelerinin, trollerin ve sureti haktan görünüp siyasal İslamcıların değirmenine su taşıyan sözün ona muhalif tayfanın yurdum insanına yedirmeye çalıştığı gibi değil.
Açıklamadaki şu cümlenin ne anlama geldiğini okuması yazması olan herkes anlayabilir!
“PKK’nin Olağanüstü 12. Kongresi PKK mücadelesinin, halkımız üzerindeki inkâr ve imha siyasetini parçaladığını, Kürt sorununu demokratik siyaset yoluyla çözme noktasına getirdiğini, bu yönüyle PKK’nin tarihi misyonunu tamamladığını değerlendirdi”
Yani, sadece bir zafer nağrası atmadıkları kalmış.
Sonra da “Bu temelde PKK 12. Kongresi, pratikleşme süreci Önder APO tarafından yönetilmek ve yürütülmek üzere PKK’nin örgütsel yapısının feshedilmesi ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırması kararlarını alarak PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdı” cümlesiyle kendilerince altın vuruşu yapmış.
Bu afili ifadelere takılmayalım.
Mealen, “Bundan sonraki siyasi süreci Öcalan yürütecektir, şimdilik PKK adını rafa kaldırıyoruz, başka isimler altında faaliyet yürütme hakkımız saklıdır” demeye getiriyorlar.
Tabii yersen dolma dolapta...
PKK’nın silah bırakması ve kendisini feshetmesi Türkiye’ye yönelik tehdidi elbette ortadan kaldırmayacak.
Çünkü, ortada bizzat Abdullah Öcalan tarafından kurulmuş KCK (Kürdistan Halk Topluluğu) var.
Suriye’de YPG, İran’da PJAK, Irak’ta PÇDK, işte bu çatı örgütün altında faaliyet gösteriyor. Nihai amacı, “Büyük Kürdistan” için bu dört coğrafi parçayı birleştirip, emperyalizmin Ortadoğu'daki gönüllü uşaklığını sürdürmek.
Irak’ın ardından Suriye’nin kuzeyinde de YPG-PYD’nin yönettiği özerk bir bölge kurulmuş olması, adım adım ilerlediklerini gösteriyor.
Kimsenin nihai amacından vazgeçtiği yok.
Sadece PKK'nın ortadan kalkmış olması pratikte hiçbir anlam ifade etmediği gibi “yeni paradigma” Türkiye'yi çok ciddi bir beka meselesi ile karşı karşıya bırakacak. Bu gerçek gün gibi ortada, diyerek yazımıza noktayı koyalım.
Çok Okunanlar

PKK ne diyor siz ne diyorsunuz? Milleti narkozlamaya utanmıyor musunuz?

Lozan'ı sorgulama cesaretini kimden aldı?

Terör örgütünün fesih kararı sonrası 'Yeni Anayasa' hazırlığı

Galatasaray, Napoli ile Osimhen transferi konusunda anlaştı

Gazeteler, terör örgütü PKK'nın fesih açıklamasını nasıl gördü?

BEDAŞ İstanbul'da bugün elektrik kesintisi yaşanacak ilçeleri sıraladı

Bölücü örgüt PKK fesih kararı aldı, yandaş medya yeni yol haritasını açıkladı

Emperyalizm Türkiye'den ne istedi, Erdoğan iktidarına ne vadetti?

Cemil Önal suikastının tanığı konuştu...

Reyting sonuçları belli oldu! 12 Mayıs'ta en çok izlenen yapım ne oldu?