Suriye’de Esad’ın Rusya’ya sığınmasıyla ve HTŞ’nin iktidara gelmesiyle noktalanan süreç, dünya gündemindeki yerini koruyor. Şu an için söylenebilecek söz, ABD ve İsrail’in kazançlı çıktıkları, Rusya ve İran’ın Suriye’de elinin zayıfladığıdır.
Öte yandan dünya ekonomisindeki daralma, büyümenin yavaşlaması, ekonomik sorunlar yanında, yeni jeopolitik gerilimleri de tetikleyecek gibi görünüyor. Uluslararası Para Fonu’na (IMF) göre, dünya ekonomisi önümüzdeki 10 yıl, çok yavaş büyümeye devam edecek. İşsizlik, yoksulluk, hayat pahalılığı, enflasyon sadece yoksul ve gelişmekte olan ülkelerin değil, aynı zamanda gelişmiş ülkelerin de gündemlerinde üst sıralarda olmayı sürdürecekler. Ülkelerin borçları katlanacak. Yine IMF raporlarına göre; pek çok gelişmiş ülkenin borç stokları, ulusal hasılalarını aşıyor, bazılarında iki katına, bazılarında yaklaşık üç katına kadar ulaşıyor. Hem özel sektör hem kamu hem de hane halkı borcu artıyor.
Batıdaki bu tabloya karşın, çeyrek yüzyıl kadar, yılda ortalama yüzde 10’a yakın büyüyen Çin ekonomisi, son yıllarda o büyüme hızının altına düşse de, yine de yüzde 5’in üzerinde büyüyor. Bu da Çin’in elini sadece ekonomik ölçekte değil, dış politikada da güçlendiriyor.
Evet, ABD doları, halen dış ticarette en fazla kullanılan, rezerv para olarak açık farkla en fazla tercih edilen para birimi, lakin BRICS üyesi ülkeler, ulusal para birimleriyle ticareti öne çıkarıyorlar. Evet, ABD halen dünyanın en büyük ekonomisi, fakat 2. Dünya Savaşı bittiğinde (1945), dünya hasılasının yarısını tek başına yapan ABD; günümüzde ancak dörtte bire yakınını (yüzde 23) yapabiliyor. Evet, G 7 üyesi ülkeler dünya ekonomisinde çok önemli konumdalar, ama BRICS üyesi ülkeler de konumlarını güçlendiriyorlar.
Dünyadaki sıkıntı sadece ekonomiden ibaret değil. Avrupa dahil olmak üzere, ülkelerin iç siyasetinde de istikrarsızlık, gerilim, toplumsal ve siyasal kutuplaşma öne çıkıyor. Ortadoğu’ya yakın zamanda istikrarın geleceğini, İsrail’in zulmünün, katliamlarının, barbarlığının sona ereceğini, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın kısa zaman içinde biteceğini düşünen kimse yok.
Tüm bu şartlarda, dış politikayı daha temkinli, tedbirli, ihtiyatlı, dikkatli düşünmek, bu konuda iç siyasete yönelik söylemlere karşı mesafeli davranmak şart.
Çünkü dış politika; pek çok unsurdan, aktörden, gelişmeden etkilenen ve onları etkileyen bir alan. Ekonomik sorunlar, ulusal ve küresel ölçekteki gelir dağılımı adaletsizliği, ulusal ve küresel ölçekteki eşitsizlikler, doğal afetler, düzensiz göçler, çatışmalar, gerilimler, toplumsal meseleler, ülkelerin içindeki ve ülkeler arasındaki kutuplaşmalar, hep dış politikayı etkileyen unsurlar. Elbette konjonktürü de unutmamalı. Çünkü belli dönemlerde küresel ölçekte işbirliği arayışları, dünya siyasetinde yumuşama eğilimleri öne çıkarken, belli dönemlerde içe kapanma, küresel işbirliği konusunda isteksizlik dikkat çekiyor.
Son yıllarda dış politikada, ülkelerin şöyle bir çizgi izledikleri gözleniyor:
Ülkeler genellikle stratejik değil taktik ittifakları, uzun vadeli değil kısa vadeli ilişkileri, paktlar – bloklar arası değil ülkeler arasındaki ikili münasebetleri, çok konu başlığı içeren paket ilişkileri değil tek konulu, konu bazlı ilişkileri yeğliyorlar. Bu sayede daha hızlı, daha rahat, daha esnek davranabiliyorlar. Manevra sahalarının genişlediğini düşünüyor, ellerinin rahatladığına inanıyorlar.
Dış politikada, ihtiyaçlar değişince ittifaklar da değişiyor ve her ittifak karşısında bir başka ittifak doğuyor.
Sözün özü, dünyada diplomasinin, istihbaratın, emperyalizmin kitabını yazmış olan İngilizlerin ünlü başbakanı Lord Palmerston’un şu sözünü akıldan çıkarmamak gerekiyor:
“İngiltere’nin ebedi dost veya düşmanları yoktur, değişmez çıkarları vardır”.
Çok Okunanlar

Yıllar öncesinde yapılan plan gerçek oluyor: Suriye 5'e bölünecek

Saray'dan alınan kararlar partide rahatsızlık yaratıyor

Amerika yol haritasını 2007'de çizmiş

Operasyonlarda neden polis yerine jandarma yer aldı?

Bilal Erdoğan'dan Fenerbahçe için adaylık açıklaması!

BEDAŞ İstanbul'da bugün elektrik kesintisi yaşanacak ilçeleri sıraladı

Resmî Gazete / 5-19 Mayıs 2025

İBB'ye 3. dalga operasyonunda gözaltı kararı verilen isimler belli oldu!

Uzak Şehir dizisine 'boykot' kararı

Reyting sonuçları belli oldu! 19 Mayıs'ta en çok ne izlendi?