Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
37,8412
Dolar
Arrow
33,9580
İngiliz Sterlini
Arrow
44,8874
Altın
Arrow
2747,0000
BIST
Arrow
9.771

Sanat yaşarsa, insanlık ölmez

İnsanın yaşam iksiridir sanat. İnsan kendisini ifade edebildiği, başka insanlarla düşünsel ve duygusal paylaşım yapabildiği sürece insanlığının hazzına varır, kendisini gerçekleştirebilir. Bu açıdan sanat en önemli dışavurum aracı olarak görülebilir. İnsanlar, sanatın estetikle sentezlenen yaratım alanında gerçekleştirdikleri duygu akışıyla birbirlerine yakınlaşmakta, kaynaşmakta, birbirleriyle empati kurabilmekte, sempatik ilişkiler geliştirebilmektedirler. Bu anlamda sanat insanın kendisine ve de başkalarına yabancılaşmasının önünde ciddi engel oluşturmakta. Dolayısıyla da sanat, insanın insan olmanın hazzını derinden duymasında önemli rol oynamaktadır. 

Sanat özgürleştirir. İnsan, sanat yoluyla duygularını, düşüncelerini özgürce dışavurur, paylaşır. Çoğu zaman doğrudan anlatamadığımız düşüncelerimizi ve duygularımızı sanatın estetize edilmiş kurmaca alanında özgürce ifade edebilmekteyiz. Sanatın dolaylı anlatıma olanak veren estetize edilmiş kurmaca dünyası eleştiri ve direnişin de en etkin alanıdır. Sanatın eleştiri ve direniş dünyasında ise yalnızca ve yalnızca insana özgü olanın, insana ait olanın savunusu vardır. Bu yanıyla sanat insancıldır, insandan yanadır. Tam da bu nedenle insanlığın gelişiminde sanatın ayrı bir yeri ve rolü vardır. 

Sanatın insanı insan yapmak yönündeki gücünü Azerbaycan ziyaretim esnasında bir kez daha anladım. Bakü’nün parklarında, sokak ve caddelerinde gezinirken rüzgârın esintisi içerisinden süzülüp gelen müziğin hoş nağmeleri bambaşka bir huzur veriyor insana. İnsanların yüzünden eksik olmayan gülümseme, kentin insana güven veren atmosferi, binaların estetik görünümü Hazar Denizi’nin sakin ve ritmik dalgalarıyla bütünleşince kendinizi iyi hissediyorsunuz. Daha da önemlisi insanca bir dünyada yaşamakta olduğunuzun farkına varıyorsunuz. 

Caddeler ve sokaklar boyunca, modern mimarinin estetik anlayışıyla sıralanan muhteşem güzellikteki binaların arasından yer yer postmodern anlayışı yansıtan plazalar yükselse de kompozisyonun bütünlüğünü bozmadıkları için rahatsız edici değiller. Bakü, tertemiz, bakımlı sokaklarıyla, caddeleriyle, son derece estetik bir anlayışla ışıklandırılmış binalarıyla, kapitalizme hafiften dokunan, ama insan unsurunu öne çıkarmayı ihmal etmeyen alışveriş merkezleriyle insanın içini ısıtıyor. Türkiyeli olmamızın Azerbaycanlılarda yarattığı sempatiyle de bütünleşince bir ömür yaşanası bir duygu kaplıyor insanın içini. 

Sanatın doğayla sarmalanan tarihsel yolculuğuna çıkmak ise bambaşka bir coşku. Azerbaycan’ın Şeki kenti bu anlamda görülmeye değer. İnsanı tarihin derinliklerine götüren kervansarayların, konakların, hanların, mabetlerin bin bir motifle nakşedilmiş duvarları, camları süsleyen vitraylar, asırlara meydan okuyan ağaçlarla sarmalanmış avlularıyla sanatın ve doğanın iç içe geçmişliğinde bir an için mevcut zamandan kopup kendi geçmişimize doğru düşsel bir yolculuğa çıkıyoruz. İnsanlığı, doğayı, sanatı, estetiği bırakıp yaşadığımız zamana dönmek hiç de çekici değil doğrusu. Derken yeşillikler içinden, tarihin derinliklerinden bir şair sesleniyor. Öylesine derin, öylesine kalpten gelen bir sesleniş ki, Şeki’nin çevresini saran sıra dağlarda yankılanıyor sözleri. 

“Koy eysin başını vügarlı dağlar,

 Matemi başlandı büyük bir elin. 

Mersiye söylesin akar bulaklar, 

Ağılar çağırsın bu gün kız, gelin!

Şeki’ye gidip de ünlü şair Bahtiyar Vahabzade’nin evini ziyaret etmemek olur mu? Yeşillikler içerisindeki bu muhteşem evin her köşesine büyük şairin vatan ve millet aşkı sinmiş. Evin verandasında çaylar içildi, şiirler söylendi. Her bir dize öylesine duygu yüklü, öylesine susamış özgürlüğe. Kalbimize her dokunuş yaş olup aktı gözlerimizden. Bir kez daha hissettik ta derinden sanatın kudretini. 

İnsanı insan yapan, insanı kalıcı kılan en önemli yaratım alanlarından biridir sanat. Sanatsal yaratı yoluyla insan kendisini gerçekleştirir, insan olduğunun hazzına varır. Müziğin kalitelisi, şiirin duygu yüklü dizeleri, resmin imgelem gücü, heykelin insanın görkemini anlatan kudreti insanın kendi tarihine  muhteşem bir izdüşümüdür. 

Toplumların kimlik kazanması, varlık göstermesi, kendine özgü karaktere bürünmesi sanatla mümkündür ancak. Sanatla etkileşim halindeki insanın insan hali de bir başkadır. İnsan kendisini ifade edebildikçe, duygu akışı yapabildikçe kendisini iyi hisseder, mutlu olur. Azerbaycan’a her gittiğimde iyi duygularla dönmem bundan olsa gerek. Azerbaycanlı soydaşlarımızın sanatla yoğun etkileşimleri, onlara bir başka güzellik katıyor, başka türlü bir insanlık. 

Yabancılaşmamışlık, insan kalmışlık.