Çocuklar ve hayvanlar arasındaki ilişkiye hiç dikkat ettiniz mi? Hayvanlar çocuklarla çok iyi anlaşırlar ve çocuklar da hayvanlara bayılırlar. İster evcil hayvanınız olsun ister sokakta ya da doğada gördüğünüz herhangi bir hayvan olsun çocuklarla hayvanlar arasında çok kısa sürede farklı bir bağ kurulduğunu hemen anlarsınız. Çocuklarla hayvanlar arasındaki bu bağ genellikle olumludur ancak bazı evcil hayvanların özellikle de kedilerin, sahiplerinin bebekleri olduğunda ya da eve herhangi bir çocuk geldiğinde kıskançlık sebebiyle bazen saldırgan davranışlar sergilediğine de bizzat şahit olmuş ya da çevrenizden duymuşsunuzdur. Aslında bu kıskançlık duygusunun temeli tüm canlılarda olan sahiplenme, bağlanma ve sevgi duygusudur. Dikkat ederseniz çocuklar da böyledir. Çocuklar da dünyaya sevgi penceresinden bakar ve sevdiklerini kimseyle paylaşmak istemezler, kaybetme korkusu yaşarlar, sevdikleri sadece kendileriyle vakit geçirsin ve oynasın isterler.
Evcil hayvan sahipleri bu durumu çok iyi bildikleri için çocuklarla hayvanların benzer davranışlarını yadırgamazlar; hatta çoğu zaman evcil hayvanlarını kendi çocukları gibi görür, onlara “kızım”, “oğlum” diye hitap eder ve ailenin bir parçası sayarlar. Ancak ne yazık ki insanlarla hayvanların ilişkisi her zaman bu kadar toz pembe değildir!
Ne yazık ki hâlen, insan vasfı taşımayan bazı canlılar hayvanlara eziyet ederek; onlara istismarda bulunarak insanlığımızı sorgulatacak davranışlarda bulunabiliyorlar! Bu davranışlar çoğu zaman tespit edilemiyor, tespit edilebilenler cezasız kalıyor bazen de çocuklar bu olumsuzluklara şahit oluyor. Çocuklar, bu tür olumsuz davranışları gördüklerinde, bunu normal zannedip, hayvanlara hatta bazen yaşıtlarına da şiddet uygulayabiliyorlar. Hayvan sevgisinin, doğa sevgisinin olmadığı ortamlarda büyüyen çocuklar empati duygusundan uzaklaşarak gaddar ve merhametsiz oluyor.
Oysaki, hayvanlarla çocuklar arasında kurulan sağlıklı ilişkiler, çocuklara empati, sorumluluk ve sevgi gibi değerleri öğretmek için eşsiz bir fırsat sunuyor. Çünkü evcil hayvanlar, çocuklara sadece neşeyi ve arkadaşlığı değil, aynı zamanda yaşamın döngüsünü, sorumluluğunu, sevgiyi ve paylaşmayı da öğretiyor. Bir çocuğun, herhangi bir hayvanın ihtiyaçlarını anlama çabası, onun duygusal zekasını geliştirmeye yardımcı oluyor. Hayvanlar, çocuklara sabırlı olmayı, nazik olmayı ve yaşamın değerini anlamayı öğretiyor. Bu değerlerle büyüyen çocuklar ileride çok sağlıklı toplumsal ilişkiler geliştirip, başarılı ve mutlu bireyler oluyorlar.
Hayvan sevgisi, sadece bireysel bir deneyim değil, aynı zamanda toplumun empati ve merhamet düzeyinin artmasına da hizmet eden bir araç. Hayvanlarla dostane ilişkiler kurmayı teşvik etmek hem çocukların gelişimi hem de daha insani bir toplum için kritik bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Hayvanları korumak, onlara şefkat göstermek ve sevgimizi paylaşmak, yalnızca onların değil, insanlığın da iyiliği için vazgeçilmez.
Gelin 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü’nde bu bilinçte olalım. Hiçbir ideolojik propagandaya alet olmadan; sokak hayvanları tarafından saldırıya uğrayıp hayatını kaybeden ya da çok ciddi yaralanan çocukları ve ailelerini düşünelim, onların feryatlarını her zaman aklımızda tutalım ve bu meselenin hem güvenli sokaklarla çocuklarımızı koruyacak hem de hayvanların haklarına saygı duyulacak şekilde çözülmesine katkı sunalım. Zira itidalli olmadığımız sürece kaybeden hep çocuklarımız, hayvanlarımız ve toplumumuz olacak. Bunu unutmayalım!
Çok Okunanlar
Netenyahu'yu tutuklayacak ülkeler belli oldu!
Lüks araba markası Jaguar logosunu neden değiştirdi? Yeni logosu ne oldu?
BEDAŞ açıkladı... İstanbul'da elektrik kesintisi
23 Kasım 2024 günlük burç yorumu
Mauro Icardi’nin Greeicy ile kulis paylaşımı Nara’yı çileden çıkardı
İsmi Fenerbahçe ile anılıyordu: Al Nassr'da flaş Talisca gelişmesi
Bankalardan promosyon yarışı
Yalı Çapkını dizisinde ayrılık
Al-Nassr'da kadroya alınmayan Talisca'nın gitmesine bu formülle izin verecek!
22 Kasım 2024 Cuma yayın akışı: Bugün TV'de neler var?