Artık İngiltere’ye sadece vize ile bile girilemeyecek

Ülkemizin sınırları kevgire dönmüş… Alıştık artık doğudan, güneyden, kuzeyden… Suriyelilerin, İranlıların, Iraklıların, Afganların elini kolunu sallayarak dağ, taş, bayır gezerek sürüler halinde ülkeye girmesine… 

Ama dün farklı bir şey oldu. Normalde Ege kıyılarımızı geçiş noktası olarak kullanan düzensiz göçmenler Yunanistan’a gitmek için bizim sahil kentlerimizden botlara atlayıp Avrupa’ya gidiyordu. 

Dün bir Yunan sahil güvenlik teknesi, Bodrum’un Akyarlar sahiline kadar bir bot kovaladı. Normalde bizden gitmelerine alışığız ama bu sefer bot bize kaçtı ve içinde muhtemelen göçmen olduğu tahmin edilen kişilerse Akyarlar Sahili’nden Türkiye’ye geri giriş yaptılar ve dağıldılar. Nerde olduklarını bilen yok.

Şimdi “Bu olayın ne önemi var?” diyeceksiniz. Ülkenin bütün sınırları o kadar yol geçen hanı ki, giren çıkanın haddi hesabı yok! Anlayacağınız artık batı sahillerimizde yol geçen hanı… Eskiden kaçış noktasıydı şimdi geri de dönüyorlar. O kadar umursamazlar ki, giriyor çıkıyor yeniden giriyorlar…

Bakın Avrupalı bu işe nasıl çözüm bulmuş. Biliyorsunuz İngiltere’nin başı göçmenlerle dertte. Özellikle Manş Denizi’ni kullanarak Fransa üzerinden botlarla İngiltere’ye gelenler için İngiltere çeşitli yaptırımlar uyguluyor. 

Bunların bir tanesi kamuoyunun da yakından bildiği Ruanda planı. Düzensiz göçmenleri uçağı yükleyip doğru Ruanda‘ya gönderiyorlar. 

Ama İngilizler sınırlarını korumak için bununla da yetinmedi. İngiliz hükümeti şimdi yepyeni bir uygulamaya geçiyor. Dijital Takip Sistemi adı verilen bu uygulama artık ülkeye turist olarak gelen, geçici vize ile gelen, öğrenci vizesi ile gelenleri de takip edecek yeni bir sistem. 

Buna göre artık İngiltere’ye gelmek için vize almak yeterli değil. 13 dolar para ödeyip bu sisteme dijital olarak kayıt olmanız gerekiyor.

Siz İngiltere’deyken ister müzeleri gezin, ister spor müsabakalarına gidin, isterseniz buradaki eşinizi dostunuzu ziyaret edin. İngiliz hükümeti attığınız her adımı kontrol ediyor. Tabii ki bunun en büyük nedeni turist vizesiyle gelip burada göçmen olarak, kaçak olarak kalınmasının önüne geçmek. 

Yani elin oğlu hem dijital olarak sizin nerede olduğunuzu takip ediyor hem de bu uygulama için sizden ekstra bir de para alıyor. Peki bizde ne oluyor? Sınır kapılarımız ardına kadar açık. Zaten sınır kapısından giren de yok. Dağlardan gelen soluğu ülkede alıyor, hatta yukarıda anlattığım gibi Yunanistan’a gidiyor geri dönüyor. 

Avrupalı demografik yapısını korumak için vize verdiklerini bile geri çeviriyor biliyorsunuz. Daha geçen haftanın gündemiydi Almanya, Schengen vizesi olanları bile sınırda çevirip ülkeye almayabiliyor. 

Bizler ise sosyal medyada minik yavrularımızın çektiği videoları izleyip hayıflanıyoruz. Görmüşsünüzdür bir süredir sosyal medya platformlarında dönen bir video var minik bir öğrenci kardeşimiz, “Okulda Suriyeli öğrencilere kırmızı kalem bile dağıttılar bize hiçbir şey verdikleri yok” diye serzenişte bulunuyordu. 

Üstelik ülkemize giren göçmenlerin hızla çoğaldığı gerçeğini de unutmayacak olursak bir gün tarih o çocuklara verilen kırmızı kalemle şöyle yazılacak “Bu ülkeyi çoğalarak ele geçirdiler!” Çünkü onlar bu hızla çoğalmaya biz de sınır kapılarımızı açmaya devam edersek ülkenin demografik yapısı falan kalmayacak. Hesaplar ortada bu hızla çoğalırlarsa 50 yıla Türkiye’de Türk bulmak imkansız olacak.

El alem turisti bile dijital izi ile takip ederken biz kendi vatandaşlarımızın üzerini kırmızı kalemle çiziyoruz, yazık…