Bana maaşını söyle sana ne iş yaptığını söyleyeyim!

Önceki gün sosyal medyada bir genç kadının isyanı vardı. Bir iş görüşmesinden çıkan kadın açtığı yayında serzenişte bulunmuştu. 15 bin TL maaş teklif edilen kadın “Ben boşuna mı okudum asgari ücret bile 22 bin lira” diyerek iş görüşmesinde kendisine teklif edilen maaşa isyan etmişti. 

Tabii haberi gazeteler de aldı kullandı ve genç kadının isyanı bir anda viral oldu. Hatta iş teklifinde bulunan kişinin “Ne olmuş yani okumuşsan, okudun diye yüksek maaş mı alacaksın” dediği öne sürüldü. 

Bugün gelinen noktada ne yazık ki okumanın bir değeri kalmadı. Artık yönetici olmak, okuyup bazı sektörlerde çalışmanın bir anlamı yok. 

Bakın size bazı meslek gruplarının aylık kazancından bahsedeyim.

Kendi mesleğimizden başlayalım.

Örneğin gazetelerde editör olarak çalışmak için ilgili üniversitelerin ilgili bölümünden mezun olacaksın. Türkçeye hatta mümkünse bir ikinci dile hakim olacaksın. Gündemi takip edeceksin. Onlarca sorumluluğu var. Ama gel gör ki bir gazetede editörlük yapan meslektaşlarım 35 bin ile 70 bin arasında maaş alıyor. 70 dediğime bakmayın 70 alanlar çok kıdemli gazeteciler. Yani ortalama 40-45 bin.

Ama halde bir firmada hamal olarak çalışan ilkokul mezunu bir işçi 50 bin TL maaş alıyor. Pratisyen hekimler ortalama 40 bin TL kazanıyor. Ama duvar ustasının yevmiyesi 40 bin liradan başlıyor. Günlük çalışanların daha da fazla olabiliyor. 

Banka memuru 40 bin lira, öğretmen 50 bin lira ortalama ile çalışıyor. Zanaatkar olmak elbette önemli ama mürekkep yalamanın da bir anlamı kalmadı. Nasıl ki orta direk kalmadıysa meslekler arasında da kazanç anlamında bir fark yok gibi hatta bazen beden gücü daha fazla kazandırıyor.   

Ama normal. Meslekler arasında gelir farkı olmaması toplumda huzuru sağlıyor. Herkes aynı derecede kredi kartına borçlu, herkes aynı derecede alım gücüne sahip.  

Milllet “paramız yetmiyor, iyi beslenemiyoruz” derken ucuz ekmek ve et kuyruklarında beklerken memleketin Sağlık Bakanı “Birçok sağlık sorunu fazla kiloyla bağlantılı. Kilo vermenin iki temel yolu var. Hareket edeceksiniz, midenizi tam doldurmayacaksınız” diyor.

Öğretmen de olsanız duvar ustası da olsanız midenizi fazla doldurmayın diye yetkililer elinden geleni yapıyor!