Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
38,2634
Dolar
Arrow
34,1520
İngiliz Sterlini
Arrow
45,9557
Altın
Arrow
2934,0000
BIST
Arrow
9.777

Çürük yumurta!

Hiç yumurta deposunda bulundunuz mu?

Binlerce yumurtanın olduğu, genellikle güneş ışığı almasın diye penceresi olmayan ve soğuk kalsın diye sadece kireçle boyanmış olan büyük depolarda…

Neden bu soruyu sorduğumu şöyle anlatayım;

Bir kartonda 30 adet yumurta vardır. Bu kartonlara viyol denilir.

Bu depolarda 10 binlerce viyol vardır. Basit bir hesap yapacak olursak, 10000 x 30 = 300.000 yumurta eder…

Bu basit hesabı neden yaptık?

300 bin yumurta arasında bir yumurta çürümeye başladı mı vay ki ne vay! 300 bini de zan altında kalır hangisi çürük diye…

Yumurtanın çürüdüğünü anlamak imkansızdır. İçten içe çürür. Öyle ki görüntü olarak ilk başta çürüdüğünü anlamak mümkün değildir. Ama hızla etrafını da çürütmeye başlar. 

İnceden bir koku yayılır, ki bu koku üreticinin korkulu rüyasıdır. Çünkü o koku duyulmaya başladığında iş işten geçmiştir. 

Yumurtaların birçoğu artık kurtarılamaz bir hızda kurtlanmaya başlar. Ama bunun tek sorumlusu o ilk çürüyen yumurtadır. 

Hatta çoğu zaman kurtlu yumurtalar arasında asıl sorun olan o çürümüş yumurtayı bulmak çok zordur. Üreticiler bu yumurtaya ‘Bomba’ derler çünkü kırılırsa etrafa yaydığı koku dayanılmazdır…

İşte Türk futbolu da tam olarak bu çürük yumurta gibi etrafını hızla kurtlandıran korkunç bir koku yayıyor. 

Aylardır TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi spor kamuoyunun tartışılan en büyük meselesi. 

O koltukta oturan başkanı hiçbir kulüp istemiyor. Hatta 2008 yılından bu yana Galatasaray kongre üyesi olan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı’nı üyesi olduğu kulüp bile istemiyor. Üstelik diğer kulüplerin Galatasaray’ı TFF Başkanı’nın kolladığı iddialarına rağmen. 

Ben Süper Lig kısmında pek değilim. Önümüzdeki seçim sürecinde yeniden aday olup olmayacağı ile ilgili soruları bile yanıtlayamayan, icazet bekleyen başkanın döneminde olanlar zaten Süper Lig’i konuşmanın manasız olduğunu gösteriyor. 

Kulüp başkanı hakem yumrukladı. Taraftarlar sahaya girip futbolcu kovaladı. Futbolcular taraftar dövdü. Takımlar sahadan çekildi. Arabistan’da oynatmaya kalktığı Süper Kupa Finali’nde takımlar sahaya çıkmadı. Taraftarın önünde bir kulüp başkanına parmak salladı…

Ama en önemlisi Avrupa Futbol Şampiyonası’nda yaşanan skandallar…

Öyle iddialar dönüyor ki, bırakın gerçek olmasını başka bir ülkede olsa bu iddialardan sadece biri bile konuşulsa hemen istifa etmek zorunda kalırdı. 

“Türkiye’nin bana benim Türkiye’ye olandan daha çok ihtiyacı var” diyecek kadar kendini beğenmiş Milli Takım Sorumlusu ile beraber belki de yeni ‘Altın Jenerasyon’ olacak pırıl pırıl çocukların önünü kestikleri konuşuluyor. 

İddiaya göre yeniden başkan olmak isteyen Büyükekşi Avrupa Futbol Şampiyonası’na tüm masraflarını TFF’nin ödediği 613 kişi götürdü. Bunun da yeniden başkanlığa adaylığını koymak için bir lobi çalışması olduğu vurgulandı. TFF iddiayı yalanladı ve “197 kişi götürdük” dedi!

Milli Takım Sorumlusu Hamit Altıntop basın toplantılarında gazetecilerin yanında oturup toplantıya katılan futbolculara baskı yaptı iddiaları var. 

Milli Takımı Montella değil Altıntop ve TFF’deki bazı isimler yönetiyor iddiaları var. Daha da vahimi Ay Yıldızlı milli formayı giyecek olan futbolculara menajerler karar veriyor iddiası var. Kimin Avrupa arenasında boy göstereceğini onlar belirliyormuş piyasa değerlerini arttırmak için...

Tabii bu iddiaların doğruluğu kanıtlanmadığı sürece iddia olarak kalacak. Ancak yumurta örneğinde olduğu gibi çürük yumurta kokusu Türk futboluna öyle bir yayıldı ki, kokunun giderilmesi için depoyu boşaltmak gerekiyor!

Bugün Çekya maçımız ver. Ya Arda Güler, Kenan Yıldız, Semih Kılıçsoy gibi değerlerin önü açılacak ve bu gençler kendilerini gösterecek, ya da iddialar daha da güçlenecek. 

 “Asıl hedefimiz 2032 biz bu çocukları o turnuvaya hazırlıyoruz” diyorlar ya 2032’ye kadar ne siz kalırsınız ne de depoda tek bir sağlam yumurta…

Not: Milli Takım’ın pırıl pırıl genç yıldızları zaten dünyada hak ettikleri değeri görüyor. 2032’yi beklemeden Avrupa’nın en önemli takımlarında forma giyiyor. Sizin vizyonsuzluğunuz veya hesaplarınız onların önünü kesemez.